hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Yolsuzluk yapan bakanları açıkla"

    Yolsuzluk yapan bakanları açıkla
    expand

    Cumhuriyet Halk Partisi Genel BAşkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bazı bakanların şaibeli olduğu için aday gösterilmediğinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından söylendiğini belirterek, "Erdoğan, sende zerre kadar onur varsa çık yolsuzluk yapan bakanları kamuoyuna açıkla" dedi.

    Kılıçdaroğlu, Keçiören'de partisince düzenlenen mitinde halka seslendi. 

    Mitingin başlangıcında meydanda toplananların okuduğu İstiklal Marşı'na Kılıçdaroğlu'nun yanına davet ettiği işitme engelliler de işaret diliyle eşlik etti.

    Konuşmasına "halkın umudu gençlik" sözleriyle başlayan Kılıçdaroğlu, gençlerin yurt sorununu en geç iki yıl içinde çözeceklerini söyledi.

    Hiçbir anne babanın üniversiteyi kazanan çocuğunun barınma sorunu için endişe etmeyeceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, modern yurtlar yapacaklarını ifade etti.

    On beş aylık askerlik süresini önce dokuz, sonra altı aya indireceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, "Üniversitede okuyan gençlerimiz arzu ederlerse yaz tatillerinde askerlik yapacaklar. Askerlikleri üniversite bittiğinde bitmiş olacak" dedi.

    "Recep Bey'in ezberi bozuldu" diyen Kılıçdaroğlu, memleketi kim savunacak eleştirilerine de "Bu memleketi dişimizle tırnağımızla savunduk, gencimizle yaşlımızla savunduk, kadınımızla erkeğimizle savunduk, yeri gelir koşullar oluşursa değil dokuz ay, dokuz yıl askerlik yapmaya hepimiz hazırız" sözleriyle cevap verdi.

    Engellileri engelsiz bir kente kavuşturacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, Ankara'nın kocaman bir köye dönüştürüldüğünü ileri sürdü.

    Kılıçdaroğlu, metro inşaatının bitirilemediğini hatırlatarak, en sonunda inşaatı merkezi hükümete devrettiklerini kaydetti.

    Bir dönem Keçiören'in sosyal demokrasinin kalesi olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, bölünmelerle yanlış yapıldığını belirterek, "Şimdi bütünlük zamanı, şimdi birleşme zamanı, şimdi güçlenme zamanı, şimdi ortak ses çıkarmak zamanı, şimdi özgürlük zamanı" diye konuştu.

    Eskiden CHP'nin sadece eleştiri yaptığının söylendiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, CHP'nin son altı ayda bir üniversite gibi çalışarak projeler ürettiğini ve her konuda çözümleri bulunduğunu anlattı. 

    Her kadına ekonomik güvence getireceklerini bildiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

    "Bunun temel taşı da 'Aile Sigortası'dır. Hiçbir kadın 'akşam evde tencerem kaynamıyor' demeyecek. Hiçbir kadının kucağında bebeği açlıktan ölmeyecek. Bütün kadınları onurlu bir birey haline getireceğiz. Kadınlar evde, toplumda güçlü olacak. Söz verdim, dedim ki 'gençler ve kadınlar CHP'de daha fazla olacak'. Sözümü tuttum. İlk kez CHP'nin tarihinde parlamentoda otuz sekiz tane kadın milletvekilimiz olacak, en büyük sayıyı CHP parlamentoya taşıyacak. Gençleri de göreceksiniz onlar da yarın parlamento kürsüsüne çıkıp sizin haklarını savunduğu zaman 'helal olsun' diyeceksiniz."

    YGS'de uygulandığı belirtilen şifreleme yöntemini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Erdoğan'a soruyorum 1 milyon 700 bin çocuğun günahını boynunda taşıyorsun sen. Madem 'şifre var' diyorsun 'kopya yok' diyorsun kopya yoksa şifre niye var. Yargı demiş ki 'biz kopya çekeni bulamadık' aramazsan bulamazsın. Bir sınavı yapamayan, yüzüne gözüne bulaştıran bir iktidar ülkeyi sağlıklı yönetemez. Hele bir de ÖSYM Başkanı var, Ali Demir. Allahlık adam ne diyeyim ben. Ar damarı çatlamış bir adam ancak o koltukta oturabilir" dedi.

    Annelere seslenen Kılıçdaroğlu, "çocuklarının umutlarını söndüren iktidara" 1 milyon 700 bin çocuğun annesinin oy vermemesi gerektiğini ileri sürdü.

    AK Parti'nin yoksullukla yolsuzlukla yasaklarla mücadele etmediğini iddia eden CHP Genel Başkanı, "Yoksulluğu sizin oylarınızla tarihe gömmek 21'inci yüzyıl Türkiyesinde yoksulluğu yok etmek, Kemal kardeşinizin boynunun borcudur" diye konuştu.

    İsimleri açıkla

    Başbakan Erdoğan'ın son günlerde kendisiyle ilgili belge açıkladığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

    "Boğazımdan aşağı haram lokma inmedi. Namusumla görev yaptım, milletvekili olduğum gün bütün mal varlığımı internet sitesine koydum verilmeyecek hesabım yok. Keçiören'den çağrı yapıyorum, eğer gücün varsa kendine güveniyorsan istediğin televizyonda gel beraber sosyal sigortayı konuşalım. Sen sorarsın ben cevaplarım, ben sorarım sen kaçarsın. Sen kendini yetersiz buluyorsan al Bakanlar Kurulunu gel. Önemli bir soru sorayım, Recep Tayyip Erdoğan karşıma çıkabilir mi? Karşıma çıkması için geçmişinin temiz olması lazım, kul hakkı yememesi lazım ve mangal gibi yürek olması lazım."

    Başbakan Erdoğan'ın bazı bakanların şaibeli oldukları, yolsuzluk yaptıkları için aday gösterilmediğini söylediğini ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

    "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir başbakanın kendi bakanlarının yolsuzluk yaptığını ve o gerekçeyle listeye alınmadıklarını söyledi. Bu bakanlar kimler? Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, çık açıklama yap, ya 'ben yolsuzluk yapmadım başbakan yalan söylüyor' de ya da sesini kes, yolsuzluk yaptığını kabul ediyorsun. Tarım Bakanı Sami Güçlü, çık konuş. Orman Bakanı Osman Pepe çık konuş, Enerji Bakanı Hilmi Güler çık konuş, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan çık konuş. Ne diyordu bana Başbakan, 'sende zerre kadar onur varsa...' Ben de bakanlarına söylüyorum, sizde zerre kadar onur varsa bu kadar ağır konuşuyorum çıkarsın nasıl yolsuzluk yapıldığını, hangi bakanların yolsuzluk yaptığını açıklarsın. Erdoğan, sende zerre kadar onur varsa çık yolsuzluk yapan bakanları kamuoyuna açıkla. O bakanların da adlarını söyleteceğim sana. O bakanlarda da zerre kadar onur varsa 'biz yolsuzluk yapmadık' diyorlarsa çıksınlar, konuşsunlar. Konuşmuyorlarsa onlar da onurlarını yitirmiş demektir."

    Gazetelere, televizyonlara, köşe yazarlarına baskı yapıldığını iddia eden Kılıçdaroğlu, basılmamış kitabı toplatan yargıcın çocuklarına dünyanın en kötü mirasını bıraktığını savundu.

    Başbakan Erdoğan'ın milletvekili seçilmesi için destek verdiklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Ona oy veren bütün yurttaşlara duyduğumuz saygının gereği olarak Anayasa'yı, yasaya değiştirdik, 'gel sen de vekil ol' dedik. 'Ama halka hizmet et, halka zulmetme' dedik sana. Geldi firavunlaştı, halka zulmediyor yasak getiriyor. 12 Haziran'da halka zulmedenden hesap soracağız" diye konuştu.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow