hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Bahçeli'den Hrant Dink çıkışı

    Bahçeliden Hrant Dink çıkışı
    expand

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "şehitlik, gazilik ve malullük kapsamının daha dagenişletileceğini, şehit yakınları ile gazilere geniş imkanlar sunulacağını" söylediğini hatırlatarak,"Mesela, Hrant Dink'i nasıl ve hangi yetkiyle şehitlik mertebesine çıkarmak mümkün olacaktır?" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun teklifinin Genel Kurul'da görüşülmesine başlanacağını anımsattı.

    MHP milletvekillerinin gerekli çalışmaları yaparak, görüş ve eleştirilerini, demokratik adap ve seviye sınırları içerisinde milletin bilgisine sunacağını belirten Bahçeli, "Dileğim Adalet ve Kalkınma Partisi'nin inadından vazgeçerek uzlaşmaya yanaşması, ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi'nin sakin ve soğukkanlı bir şekilde demokrasinin ruhuna uygun hareket etmesidir" diye konuştu.

    "Türkiye, risk ve tehditlerle çevrelenmiş ve tuzaklanmış bir dar boğazdan geçmektedir" ifadesini kullanan Bahçeli, "İç ve dış gelişmelerin tetiklediği ağır sorunlar, çözüm bekleyen problem alanları gün geçtikçe katlanmakta ve maalesef kökleşmektedir. Ne acıdır ki aziz milletimiz kurulan taviz ve teslimiyet çarkının içinde törpülenmekte ve zaafa düşürülmektedir" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bahçeli, Şırnak'ta, teröristlerle girdikleri çatışmada şehit düşen polislere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileğinde bulundu. Bahçeli, şöyle devam etti: "Defnedildikleri yer yalnızca toprak olmayıp, aynı zamanda bizim yüreğimizdir. Merhum şairimiz Mithat Cemal Kuntay'ın dizelerinde ifade bulduğu gibi 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.' Bizim aklımızdan şehitliği ve şehit cenazelerini siyasetin dar mahzenlerine sıkıştırmak ve istismar etmek asla geçmemiştir. Onların son yolculuklarında dini ve milli vecibemizi yapmak dışında da bir eğilimimiz ve tercihimiz katiyen bulunmamıştır.

    Bu çerçevede Başbakan Erdoğan'ın, geçtiğimiz hafta bizi hedefine alan mesnetsiz ve temelsiz sözleri aslında kendi çarpık zihniyetinin yansımasından başka bir anlama gelmemiştir. Bizim şehitleri ve şehit cenazelerini siyasi protesto gösterisine dönüştürdüğümüz, bunun da milli, manevi değerlerimiz ve şehitlerimizin aziz hatırası adına son derece çirkin, sorumsuz, edep ve adap dışı bir davranış olduğu Başbakan;ın ağzından işitilmiştir.

    Şu kadarını ifade etmeliyim ki, şehitliğin anlam ve önemini, onları Hakk'a uğurlarken son görevimizi nasıl yapacağımızı Başbakan Erdoğan'dan öğrenecek ve onun çizdiği sınırlarla bilecek değiliz. Başbakan, şehitleri kelle olarak tarif ettiğini unutmuş ve düştüğü müfterilik çukurunun boyutu kendisinin aklını başından almıştır.
    Allah'a hamdolsun ki Milliyetçi Hareket'in hiçbir mensubu şehide kelle, katile sayın diyecek bir çürümüşlüğün tarafı ve kesimi olmamıştır."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    -"Şehitlik..."

    Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, geçen haftaki grup konuşmasında açıkladığı şehit ve gazilerin yakınlarını içine alan bazı düzenlemelerle ilgili görüşlerini de ifade etmek istediğini söyledi.

    "Şehitlerimizin aileleri milletimize emanettir, onların rahatını ve huzurunu temin etmek hepimiz için tartışılmaz bir zorunluluktur" diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Anlaşıldığı kadarıyla, şehitlerimizin dul ve yetimleriyle, gazilerimizi ilgilendiren çeşitli kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde 20 maddelik bir değişiklik öngörülmektedir. Başbakan Erdoğan, şehitlik, gazilik ve malullük kapsamının daha da genişletileceğini, şehit yakınlarıyla gazilerimize sözüm ona geniş imkanlar sunulacağını iddia etmektedir. Biz bu kapsamda atılacak her adımdan, yetersiz de olsa her girişimden memnuniyet duyarız ve seviniriz. Ancak 'yeni' diye takdim edilen hazırlıkların, 'eski' uygulamanın lokal onarımından ve iyileştirmesinden başka bir manaya gelmediğini de bu vesileyle ifade etmek isterim.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Şehit ve gazi sayılma kapsamının genişletilmesi hususudur. Bir aşamaya kadar bunun olumlu bir niyet ve girişim olduğunu biz de inkar etmiyoruz. Bizim için şehit ve gazilerimizin aileleri ve bakmakla yükümlü oldukları yakınları çok büyük bir önemdedir. İlave önerilerimizin, hükümet tarafından değerlendirmeye tabi tutulmasını istiyor ve bekliyoruz. Şehit ve gazi
    çocuklarının, anne veya babalarının mesleklerini icra etmek istemeleri halinde, gerekli şartları taşıyanların bu mesleklere sınavsız ve doğrudan intisapları sağlanmalıdır."

    -"Sivil şehitlik"-

    Bahçeli, yine Başbakan Erdoğan tarafından dile getirilen, "terör eylemlerinde hayatını kaybeden sivillerin de şehit kategorisine alınmasının" bir dereceye kadar doğru ve haklı bir düşünce olduğunu ifade etti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ancak "sivil şehitlik tanımlamasıyla basına yansıyan bu gelişmenin, bazı soru işaretlerini ve sorgulamaları da beraberinde getirdiğini" savunan Bahçeli, şöyle konuştu:

    "Buna göre, Uludere'de ölenlerle birlikte Hrant Dink'in de şehitlik kapsamına alınabileceği konuyla ilgili çalışmaları yürüten bakan tarafından duyurulmuştur. Öncelikle şunu söylemek lazımdır ki şehitlik hukuki bir terim veya içerik değil, dini ve milli bir kıymet hükmüdür. Kimlerin şehit sayılacağını ve kimin şehitlik makamına yükseldiğini hukuki müdahalelerle tayin etme mezuniyeti kimsede yoksudur.

    İnancımız, şehitliğin hangi hallerde olacağını ve kime şehit denileceğini ifade etmiş ve bu konudaki sınırları kalın olarak çizmiştir. Yüce Allah'ın isimlerinden birisi olan şehit, ölmeyen, aksine Rabbimizin katında diri olan ve O'nun ikram ettiği nimetleri gören, kıyamet günü inkarcıların aleyhine Peygamber efendimizle birlikte şahitlik yapacak ayrıcalıklı ve mukaddes bir kimsedir. Her hal ve şart altında vefat eden birisinin şehit olabilmesi için Müslüman olması
    mutlak anlamda gerekliliktir.

    Bunlara aldırmadan, Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti'nin savurganca ve düşüncesizce şehit tanımını genişletme çabası abesle iştigal olduğu kadar, Allah ve vatan uğruna hayatlarından olan kahramanların ruhlarına haksızlık ve saygısızlıktır. Şehitliği sulandırmak, şehitlerimizi ayağa düşürmek hiç kimsenin haddi değildir."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow