hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Erdoğan'dan Haşim Kılıç'a yanıt

    Erdoğandan Haşim Kılıça yanıt
    expand

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın "yargıda kuşatma"yla ilgili sözlerine yanıt verdi. Erdoğan, "Yargının siyasallaşmasının karşısında ilk biz dururuz. Siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz. Siyasallaşmış yargı hukukun üstünlüğünü zedeler" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Erdoğan, Danıştay yeni binasının açılış töreninde konuştu.

    Başbakan Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:

    "İstiyoruz ki yargı mensuplarımız, yargı çalışanlarımız, işlerini ve işyerlerini bir ömür törpüsü olarak değil, huzurlu bir çalışma alanı olarak görsün. Şimdi Danıştay Bilgi Sistemi'nin Adalet Bakanlığı'nın UYAP sistemine entegrasyonunu tamamlanmış olması ile bu noktada önemli bir aşama daha geride kalacak. Personel konusunda da Danıştay'ın talepleri karşılandı ve karşılanıyor. Bu noktada da eksiklikler hızla gideriliyor inşallah Danıştay, Danıştay'la birlikte diğer yüksek mahkemelerimiz artık hızla üzerlerindeki iş yükünü eritecek, dosyaları azaltacak ve makul bir seviyeye indirmiş olacaklar.

    Burada önemli bir hususa da değinmek istiyorum, bakınız biz hem yasamanın hem yürütme erkinin mensuplarıyız, bizim sorumluluğumuz, bizim görev alanımız Anayasa ve yasalar tarafından belirlenmiş, kayıt altına alınmıştır. Taşıdığımız emanet şüphesiz ki millete aittir ve bu emaneti korumak, bu emanete halel getirmemek en önemli önceliğimizdir. Açıkçası biz bir insan olarak, bir vatandaş olarak da hükümet olarak da bu anayasal ve yasal sınırların aşılmasının bedelini her türlü keyfilik ve dayatmanın faturasını hayatımızın çeşitli safhalarında ödedik.

    Biz, erkler arasındaki ilişkinin sağlıksız şekilde kurulmasının hatta zaman zaman çekişme ve çatışma görüntüsü verilmesinin ülkeye ne büyük zararlar verdiğini gördük, yaşadık. Yargının, yasama ve yürütmeye müdahalesinin de yargıyı siyasalaştırmaya dönük siyasal müdahalelerin de olumsuz sonuçlarını yaşadık bedel ödemiş badireler atlatmış, kimi zaman engellenmiş kimi zaman yavaşlatılmış bir hükümet olarak, Türkiye'nin bu dönemleri tekrar tekrar yaşamaması için de çok samimi bir mücadele içinde olduk.

    Güçler ayrılığı prensibi şüphesiz ki bizim üzerinde ne hassasiyetle durduğumuz bir prensiptir. Bu ilkesel bir duruş olduğu kadar, evet yaşanan olumsuz tecrübelerin ortaya koyduğu büyük bir ihtiyaç ve gerekli bir duruştur. Yürütme, yargı ve yasama hiç biri diğerini tahakkümü altına almaya kuşatmaya veya onun yerine geçmeye çalışmadan, kimse kimseye üstünlük taslamadan sadece kendi işini en iyi şekilde yapmanın peşinde olmalıdır. Çünkü bizim ortak paydamız her şey Türkiye için, her şey insan için anlayışı olmalıdır. Zira demokrasinin gereği budur."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Üstünlerin hukuku karşısında hukukun üstünlüğünü savunduk"

    Başbakan Erdoğan, Anayasa'da ifade edilen demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti tanımındaki ilkelerin birbirinin önüne geçmeden, birbirinin gerisine düşmeden anlam bulması için yoğun çaba harcadıklarını belirterek, "Biz her zaman, üstünlerin hukuku karşısında hukukun üstünlüğünü savunduk. Siyasallaşmış bir yargının hukukun üstünlüğünü zedeleyeceğine de samimiyetle, gönülden inandık" dedi.

    İktidarları boyunca Anayasa'da ve yasalarda yapılan değişiklik ve düzenlemelerin hep hukukun üstünlüğünü sağlamayı amaçladığını, adalet sistemini güçlendirmek için yapılan çabaların ve yatırımların hep hukukun üstünlüğünü sağlayabilmek için olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

    "Demokrasiye olan samimi inancımızı ve bağlılığımızı devam ettirdiğimiz müddetçe, yorum farklılıklarından, yöntem farklılıklarından hatta çoğu defa olduğu gibi yanlış anlamalardan kaynaklanan sıkıntıları kolayca aşacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Yargının siyasallaşmasının karşısında ilk duracak olan, hiç kimsenin kuşkusu olmasın, biz oluruz. Yargının siyasallaşmasına müsamaha göstermeyecek, göz yummayacak olan ilk önce biz oluruz. Biz başından bu yana, bürokratik oligarşiyi, milli iradenin tecellisini törpüleyen, vesayetçianlayışları bir sorun olarak algıladık. Her türlü ideolojik, etnik, mezhepsel, grupsal odaklaşmaları bir tehlike olarak gördük.

    Milletin umumi menfaatini, ülkenin çıkar ve selametini, bunu bir tarafa koyup da belli bir zümre ve odağın menfaatini esas kabul eden anlayışları, aşılması gereken bir engel olarak gördük. Karanlık odaklarla da ideolojik maskesi takan menfaat şebekeleriyle de mücadele etmeyi, ileri demokrasi için gerekli gördük."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Eskiye dönüş söz konusu değildir"

    Başbakan Erdoğan, yeni anayasa konusundaki ısrar, samimiyet ve gayretlerinin de en başta hukuku güçlendirmeye, hukukun üstünlüğünü daha güçlü hale getirmeye yönelik olduğunu ifade ederek, "Şunu herkes bilmelidir; eski hal muhaldir, yani eskiye dönüş söz konusu değildir ve olamaz. 2023 yılında dünyanın en güçlü 10 ülkesinden biri olmayı hedeflemiş bir ülke olarak yasama organıyla yürütme organıyla, yargı organıyla biz geriye değil her zaman ileriye bakmalıyız" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Danıştay'ın yeni hizmet binasının Danıştay camiasına hayırlı olmasını dileyen Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay hizmet binalarının ile en kısa zamanda bitirmeyi amaçladıkları Yargıtay hizmet binasının birer gurur abidesi olduklarını söyledi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow