hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    CHP'den 3 Bakan'a suç duyurusu

    CHPden 3 Bakana suç duyurusu
    expand

    CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında, "görevi ihmal" gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. İnce, sınır karakollarının yenilenmemesini gerekçe gösterdi.

    İnce'nin, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı suç duyurusu dilekçesinde, uzun zamandan beri devam eden terör olaylarına rağmen özellikle yerleşik karakollara ilişkin tedbir alınmadığının, Mehmetçiklerin şehit edilebilmeleri için her türlü zafiyetin kamu eliyle hazırlandığının görüldüğü
    savunuldu.

    Yerleşik karakolların, güvenli koruma bir yana neredeyse açık hedef zafiyeti sağladığının vahim örneklerle anlaşılmasına rağmen, teknik ve fiziki önlemlerin alınmadığı öne sürüldü.

    Dilekçede sabit karakolların, değişen koşullar ve gelişen silah teknolojilerine uygun olarak yeniden konuşlandırılması gerekirken bu yönde neredeyse hiçbir önlem alınmayarak, Mehmetçiklerin şehit olmalarına sebebiyet verildiği iddia edilerek, şöyle denildi:

    "Derme çatma birer barakadan ibaret bu karakollarla bırakınız ülke güvenliğini sağlamayı, Mehmetçiklerimizin bile güvenliğinin sağlanamadığını Milli Savunma Bakanlığı dışında herkes bilmektedir. Hakkari'de 8 şehit verilen Geçimli Karakolu, teröristlerin geçiş yolları üzerine kurulmuş ve bir harabeden ibarettir. Mehmetçiklerin her an şehit olmalarına sebebiyet verebilecek bir saldırıya uğrayabileceklerinin öngörülemeyeceğini hiç kimse söyleyemez. Bu durumda güvenlik kuvvetlerimizin şehit olmaya sürüklendikleri açıktır. O halde böylesi bir durumun hukuki sonuçlarının olması hukuk devletinin gereğidir."

    Dilekçede, devletin, tüm asli fonksiyonlarıyla anayasal düzeni korumak ve yurttaşların haklarını eksiksiz, ödünsüz kullanabilmeleri için gerekli her türlü teknik, fenni, inşai, maddi tedbiri almak zorunluluğunda olduğu vurgulandı.

    Devletin, bu sorumluluğundan, gerekçe uydurarak kaçamayacağı ifade edilerek, "Yasaların siyasal iktidardan, ilgili ve bağlı bakanlardan beklediği hamasi nutuklar atmak değildir. Görev, yetki ve sorumluluklarının işletilmemesi hem hukuksal hem de siyasal sorumluluklarını gerektirir. Tüm bu sebeplerle görevinin gereklerini yerine getirmeyen ve bu suretle de kamunun mağduriyetine sebebiyet veren şüphelilerin, atılı fiili işledikleri, bir diğer anlatımla atılı suçun unsurlarının oluştuğu açıktır. Bu nedenle, şüpheliler hakkında kamu davası açılarak eylemlerine uyan ceza hükmü ile cezalandırılması gerekmektedir" denildi.

    "Terör yeniden azdı"

    AK Parti iktidara geldiğinde, terörün sıfır noktasında olduğunu ifade eden İnce, "AK Parti'nin kafa karışıklığı, vurdumduymazlığı, aymazlığının terörü yeniden azdırdığını" savundu.

    Bu durumu 2005'te gördüklerini, Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırdıklarını anımsatan İnce, "2011'de de Meclis'te terör konuşulacaktı ama Erdoğan, 20'li yaşlardaki gencecik çocuklarımız ölürken, 80 yaşındaki kralın taziyesi için Suudi Arabistan'a gitti. Meclis'i baypass etti. İmralı, Oslo, Barzani, Erbil'i çözüm yeri olarak görenler, ne yazık ki Meclis'i çözüm yeri olarak değil, ayak bağı olarak görüyorlar. 2005 ve 2011'de yaptıklarını ümit ediyoruz ki 2012'de yapmazlar, Meclis'e gelirler, olağanüstü toplantı çağrısına kulak verirler" diye konuştu.

    "AKP yapsaydı, tıpış tıpış gelirlerdi"

    Bir soru üzerine İnce, TBMM'nin olağanüstü toplantısı için başvurularını bugün yapacaklarını bildirdi.

    MHP'nin, olağanüstü toplantı çağrısına sıcak bakmadığını belirten gazeteciye İnce, "MHP, her zamanki gibi bir büyük yanlış daha yaptı. Türkiye'nin en ciddi sorunlarında, dönemeçlerde AKP'nin peşine takılmış bir partidir. Susuyorsak, terbiyemizdendir. Meclis'i AKP çağırsaydı, eminim ki MHP 10 dakika içinde 'hemen geliyoruz' diye açıklama yapar, tıpış tıpış gelirlerdi" karşılığını verdi.

    İnce, 22 Haziran 1919'da Amasya genelgesinde, "İstanbul Hükümeti görevini yapamıyor, vatanın ve milletin bağımsızlığı tehlikede, bu durumu milletin azim ve kararlılığı yenecektir" yazdığını ifade ederek, "TBMM Hükümeti görevini yapamıyor, yapsaydı analar ağlamazdı, Türkiye bu hale gelmez, ocaklar sönmezdi. Bu Meclis ne işe yarıyor? Türkiye'de analar ağlarken, savaşın eşiğine gelmişken, ocaklar sönerken, yangın yerine dönmüşken, bir ilçede haftalardır devam eden çatışma varken, TBMM toplanmayacak, soruna el koymayacak, sorunu tartışmayacak da ne zaman tartışacak?" diye sordu.

    3 bakana suç duyurusu

    İnce, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, İçişleri Bakanı İdris Naim  ahin, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında, "görevi ihmal" gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduğunu kaydetti. İnce, "TOKİ, villa, rant peşinde koşmasını biliyor. Hani dayanaklı karakol yapacaktı. Geçimli Karakolu'nun hali içler acısı" dedi.

    Taht kavgası var

    Bir soru üzerine, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasında "taht kavgası" bulunduğunu iddia eden İnce, sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Bir de kendi aralarında fitne, fesat var. Sayın Başbakan şunu bilsin ki; Cumhurbaşkanı ile arasındaki taht kavgasını çıkaran fitneci ve fesatçılarla, Alevi ve Sünnileri karıştırmasın. Alevi ve Sünniler arasına fitne, fesat sokmaya kalkmasın. Başbakan, kafayı mezheplere takmış durumda. Böyle bir Başbakan, ülkenin birliğini temsil edecek cumhurbaşkanı olmayı düşünüyor. Böyle bir yapıdan, insandan cumhurbaşkanı olur mu?

    Türkiye'nin, bölgenin siyasetini mezhepler üzerinde yapmak isteyen biri. 1071 Malazgirt Zaferi'nden bu yana bu topraklar, böyle bir cahil devlet adamı görmedi. Başbakan'a, Aleviler'i incitecek sözlerden kaçınmasını tavsiye ediyorum. Bir de hiç yakışmayacak şekilde, hoşgörü sözcüğünü ağzına almasını yakıştıramıyorum. Ramazan ayında bir Müslüman, Sünni böyle davranmaz. Nasıl davranması gerektiğini, biraz çevresindeki insanlara değil, karşısındaki insanlara sormasını tavsiye ediyorum."

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun MİT tarafından dinlenildiğine yönelik haberlerin sorulmasına İnce, "Ben sadece Sayın Kılıçdaroğlu'nun izlendiğini değil, AKP'lilerin de izlendiğini tahmin ediyorum. CHP'lileri, Hükümet'in, MİT'in dinlediği, izlediği bilinen bir gerçek. AKP'lilerin dinlenmesini daha fazla önemsiyorum. Vicdan sahibi AKP'liler, olası bir yanlışta konuşamayacak, kopamayacak, kaçamayacak" karşılığını verdi.

    "Gönüllü emekli olsaydınız..."

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un tutuksuz yargılanması gerektiğine yönelik sözlerini İnce, "Çakma demokrat Başbakan. MİT Müsteşarı'nın yargılanmaması için özel kanun çıkaran Başbakan. Kebap partileri, neşe içinde 4 ay hapis yattı, kahraman oldu ama 4 yıldır milletvekilleri tutuklu, bu konuda hiç sesini çıkarmayan Başbakan. Askerler için 'tutuksuz yargılanmalılar' demesinin nedeni şudur; 'Siz gönüllü emekli olsaydınız başınıza bunlar gelmezdi, sizi hapise attırmazdım. Şimdi emekli oldunuz, tutuksuz yargılanabilirsiniz' bunun Türkçesi budur" sözleriyle değerlendirdi.

    Şemdinli'yi anlattı

    Şemdinli'ye giden heyetin başkanı CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, Hakkari ve Şemdinli'de, toplumun bütün kesimleriyle, sivil toplum örgütleriyle, çatışmadan zarar gören köylülerle görüştüklerini anlattı.

    Yüksel, "Vali, İl Jandarma Komutanı, İl Emniyet Müdürü'nün verdiği bilgiler, bölgenin coğrafi açıdan zor bir bölge olduğu, bunun için seçildiği, sınır kontrolünün asla sağlanamadığı, İran ve Irak'tan her an PKK'nın rahatça girip çıkabildiği, sınır kontrolünün yapılamadığı yönündedir" diye konuştu.

    Bölgedeki PKK'lı sayısına ilişkin sorularına resmi makamların 100-150, Şemdinli Belediye Başkanı'nın ise 200-250 yanıtını verdiğini ifade eden Yüksel, büyük bir çatışma sürdüğünü, PKK'nın, bunu, cephe savaşına dönüştürmeye çalıştığını belirtti.

    Yüksel, Hakkari'de bütün vatandaşların, "Büyük yoksulluk, işsizlik yaşıyoruz ancak birinci önceliğimiz bölgeye huzur gelmesidir"; sivil toplum örgütlerinin ise "Bölgede barış istiyoruz" dediğini anlattı.

    Yüksel, hiçbir bakanın, o bölgeye gitmediğini, bölgenin kaderine terk edildiğini, askerin sorunlarının dinlenilmediğini ileri sürdü.


    BAKANIN CEVABI

    Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "Karakollar bugünün meselesi değil ki. Cumhuriyetin kuruluşundan beri gelen bir mesele. Hükümet dönemimizde çok ciddi bir karakol yenileme hamlesine gidildi" dedi.

    Samsun'daki şiddetli yağışın ardından kente gelen Bakan Bayraktar, gazetecilerin, "Güneydoğu'daki karakolların yenilenmesi konusunda CHP'nin yaptığı suç duyurusuna ilişkin görüşlerini" sorması üzerine şunları kaydetti:

    "Karakollar bugünün meselesi değil ki. Cumhuriyetin kuruluşundan beri gelen bir mesele. Bizim hükümet dönemimizde çok ciddi bir karakol yenileme hamlesine gidildi. Karakol yenilendikçe orada güvenliğimiz artıyor. Bundan sonra hızlı şekilde devam edeceğiz."

    CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında, "görevi ihmal" gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuştu.

    İnce, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği dilekçede, uzun zamandır devam eden terör olaylarına rağmen özellikle yerleşik karakollara ilişkin tedbirlerin alınmadığını ve her türlü zafiyetin kamu eliyle hazırlandığını öne sürmüştü.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow