hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Tuncel Kurtiz son yolculuğuna uğurlanıyor!

    Tuncel Kurtiz son yolculuğuna uğurlanıyor
    expand

    Yaşamını yitiren sanatçı Tuncel Kurtiz için Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde tören düzenlendi. Vasiyet ettiği köye gömülmesine engel çıkartılan Kurtiz, Kazdağları'ndaki Çamlıbel Köyü'nde toprağa verilecek.

    Kurtiz için Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde tören düzenlendi.

    Törene, Tuncel Kurtiz'in eşi Menend ve oğlu Mirza Kurtiz, CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal ile aralarında Ayla Algan, Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Nur Fettahoğlu, Barış Falay, Demet Akbağ, Melek Baykal, Kıvanç Tatlıtuğ, Leman Sam, Şevval Sam, Zeliha Berksoy, Hamdi Alkan, Burçin Terzioğlu'nun olduğu sanatçılar ve oyuncular katıldı.

    Törende, Kurtiz'in tabutunun alkışlar eşliğinde sahnede oluşturulan platformun üzerine konulmasının ardından sanatçı için saygı duruşunda bulunuldu.

    Tiyatro ve sinema sanatçısı Ayla Algan, törende yaptığı konuşmada, Kurtiz'in cenazesinin Balıkesir'in Güre ilçesine bağlı Çamlıbel köyünde defnedileceğini belirterek, yolun uzun olması nedeniyle sanatçı dostlarının Kurtiz ile ilgili duygu ve düşüncelerini yazarak Muhsin Ertuğrul Sahnesi'ne yollamalarını istedi.

    Ayla Algan, daha sonra bu görüşleri kitapçık haline getirmek istediklerini ifade etti.

    Tuncel Kurtiz'in sevdiği eserin piyanoda çalındığı törende, sanatçının kendi sesinden hayatının anlatıldığı sinevizyon gösterimi de yapıldı.

    Törenin ardından sonra sanatçı dostları ve sevenleri tarafından omuzlara alınarak alkışlar eşliğinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait cenaze nakil aracına konulan Kurtiz'in cenazesi, yarın toprağa verileceği Balıkesir'in Güre ilçesine gönderildi.

    Törende, sanatçının eşi Menend Kurtiz'in çok üzgün olduğu ve yakınlarının desteğiyle ayakta durduğu görüldü.

    Vasiyetine, ihtiyar heyeti engeli

    Vefatının ardından ailesi, vasiyetini yerine getirmek için Kurtiz’in Balıkesir'in Tahtakuşlar Köyü’ne defni için girişimde bulundu. Yaklaşık 10 yıldır Kaz Dağları’ndaki Çamlıbel Köyü’nde yaşayan Kurtiz, yakınlarına komşu köy olan 800 nüfuslu Alevi köyü Tahtakuşlar’a gömülmek istediğini söylemişti. Ancak köyün ihtiyar heyeti Kurtiz'in vasiyetini uygun görmedi. Köy muhtarı, Hasan Bozkurt, konuyu ihtiyar heyetine danıştığını ve uygun görülmediğini söyledi. Gerekçe, köy mezarlığında yer olmadığıydı.

    Güre Belediye Başkanı Kamil Saka ise sanatçı için Çamlıbel köyü mezarlığında çok daha uygun bir yer ayarlandığını, Kurtiz’in buraya defnedileceğini söyledi.

    "Daha genç kuşaklara örnek olacaktı"

    Törenin ardından gazetecilere açıklama yapan sanatçı Melek Baykal, Kurtiz'in ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

    Bir şey söylemenin çok zor olduğunu ifade eden Baykal, şunları kaydetti:

    "Çok kötüyüz dünden beri. Hiç beklenmedik bir şeydi. Böyle süpriz, hiç beklenmeyen ölümler geride kalanlar için çok kötü oluyor. Herhangi bilinen bir rahatsızlığı yoktu. O nedenle de böyle aniden aramızdan ayrılışı bizi çok etkiledi. Keşke aynı projede yer alabilseydim. Keşke o onuru yaşayabilseydim. Olmadı..."

    Sanatçı Aliye Uzunatağan, ölümün sözün bittiği yer olduğunu dile getirerek, "Tuncel, çok eski bir arkadaşım. İçindeki çocuğu hiç öldürmemiş, herşeye aşık, çok büyük bir oyuncu, çok özgür bir ruh. Niçin böyle erken gitti, bir türlü onu anlayamıyorum. Tabii ki elimizde olmayan bir şey bu ama daha genç kuşaklara örnek olacaktı. O bir filozof, o bir küçük çocuk, o bir neşe ve hayat küpüydü. Çok iyi, dev gibi ve kocaman yürekli bir adamı kaybettik. Başımız sağolsun" diye konuştu.

    "Yapacağı, öğreteceği çok şey vardı"

    Oyuncu Demet Akbağ, çok üzgün olduklarını belirterek, "O bizim ustamızdı ama her türlü delikanlıydı o. Yapacağı, öğreteceği çok şey vardı. Çok ani oldu. Bu sene çok fazla bu tip acılı günde beraber olduk. Gerçekten ben artık şaşırıyorum ve buralarda görüşmek istemiyorum sizlerle. Herkesin başı sağolsun" ifadelerini kullandı.

    Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, sinemanın devini kaybettiklerini söyleyerek, "Gerçekten üzüntülüyüz. Bizim 9 yıldır yaptığımız Ustalara Saygı Programını bu sezon birlikte başlatacaktık. Ancak maalesef onsuz ama onu yaşayarak başlayacağız" dedi.

    Eski CHP milletvekili Mehmet Sevigen, bugün bütün alkışların sadece Kurtiz için olduğunu dile getirerek, "Onun yüzündeki çizgiler Türkiye'nin kendi öz karekterini gösteren bir çizgilerdi. Böyle bir insanı kaybettik" diye konuştu.

    Sanata adanmış bir ömür...

    Tiyatro ve sinemaya, sanata adanmış bir ömürdü onun hayatı...

    Tuncel Kurtiz, ilk kez 1959 yılında Dormen Tiyatrosu'nda oyunculuğa adım attı.

    Pek çok önemli filme adını yazdırdı.

    Son yıllarda dizilerin Ramiz dayısı, Ebussuud Efendisi olarak milyonların gönlüne yerleşti.

    İşte Kurtiz'in sanatla dolu hayatı...

    Felsefeye, geleneklere, edebiyata, sanata sıkı sıkıya bağlıydı. Çok yönlülüğü, muhalif yanı sanatına da yansıdı.

    Oyunculuk, yapımcılık, senaristlik yaptı. Tiyatronun da sinemanın da çilesini çekti.

    77 yaşında hayata gözlerini yuman Tuncel Kurtiz, bir şubat günü 1936 yılında İzmit'te dünyaya geldi.

    Babasının kaymakamlık, valilik gibi görevleri nedeniyle öğrenim hayatı Anadolu'nun farklı yerlerinde geçti.

    Hukuk fakültesine girdi, ardından İngiliz filolojisi, sanat tarihi, felsefe okudu ama hepsi de yarım kaldı. Çünkü gönlünde yatan tiyatroydu, oyunculuktu.

    Okul tiyatrosunda çıktığı sahne ona Dormen Tiyatrosu'nun kapılarını araladı. 1959 yılında profesyonel sanat hayatı başladı.

    Üniversite yıllarında iktisat fakültesine devam eden Yılmaz Güney'le çok iyi arkadaş olmuştu. Onun aracılığıyla sinema serüveni başladı. İlk filmi 1962'de ''Şeytanın Uşakları'' oldu.

    Tuncel Kurtiz, sonrasında Yılmaz Güney ile sinema dünyasında önemli filmlerde birlikte rol aldı. Senaryosu o yıllarda cezaevinde olan Yılmaz Güney'e ait ''Sürü'' filmiyle adını geniş kitlelere duyurdu. Senaristliğini, yönetmenliğini, yapımcılığını ve başrol oyunculuğunu Yılmaz Güney'in yaptığı "Umut" filmi de onun için bir dönüm noktasıydı.

    Tuncel Kurtiz ''Umut''u Cannes Film Festivali'ne götürdüğü sırada 12 Mart harekatı başladı. Onun da yurtdışı macerası.

    1974'e kadar Türkiye'ye dönemedi. Meslek yaşamını Norveç'te, İsveç'te sürdürdü. Almanya'da Almanca, İsveç'te İsveççe, ABD'de İngilizce oynadı. 1974'ten sonra Türkiye ile yurtdışı arasında mekik dokudu.

    Sonrasında çok istemese de televizyon dizilerinde rol aldı. Ama diziler usta oyuncuyu geniş kitlelere ulaştırdı, ününe ün kattı.

    2009 yılında Ezel adlı dizide Ramiz Dayı, ardından Muhteşem Yüzyıl dizisinde Şeyhülislam Ebussuud Efendi karakterine hayat verdi.

    Bir yandan dizi ve film işleriyle uğraşırken, diğer yandan çok sevdiği Edremit'e yerleşti. Eşiyle birlikte Çamlıbel Köyü'nde işletmeye başladıkları butik otelde bambaşka bir dünya kurdu.

    Sanat yaşamına onlarca ödül sığdıran Tuncel Kurtiz en son 2011 yılında 48. Altın Portakal Film Festivali'nde "Yaşam Boyu Onur Ödülü"ne layık görülmüştü.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow