hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Münevver Karabulut için rekor tazminat

    Münevver Karabulut için rekor tazminat
    expand

    İstanbul Etiler'de bir çöp konteynerinde cesedi bulunanMünevver Karabulut'un anne, baba ve kardeşi tarafından cinayet sanığı Cem Garipoğlu'nun ailesi aleyhine açılan tazminat davasında, Garipoğlu ailesinin 37 bin 500 lira maddi, 1 milyon 250 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verildi.

    Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi'ndeki duruşmada, Garipoğlu ailesi aleyhine açılan toplam 2 milyon liralık tazminat davası karara bağlandı.

    Mahkeme, Cem Garipoğlu ile babası Mehmet Nida ve annesi Makbule Tülay Garipoğlu'nun, Münevver Karabulut'un annesi Nagihan ve babası Süreyya Karabulut'a toplam 37 bin 500 lira maddi tazminat ödemesine hükmetti.

    Yine mahkeme, Garipoğlu ve ailesince, Münevver Karabulut'un anne, babası ve kardeşi İbrahim Enver Karabulut'a toplam 1 milyon 250 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.

    Duruşmanın detayları...

    Duruşmaya, Münevver Karabulut'un ailesinin avukatı Rezan Epözdemir ile Cem Garipoğlu ve ailesinin avukatı Orhan Şahin katıldı.

    Duruşmada söz alan avukat Epözdemir, olayın müvekkillerinde büyük ölçüde psikolojik ve travmatik etki yarattığını belirterek, Cem Garipoğlu'nun anne ve babasının olayda sorumluluğu olduğunu savundu.

    Epözdemir, yapılan araştırmada Garipoğlu ailesinin ekonomik durumunun tam olarak tespit edilemediğini, dosyaya sundukları gazete kupürleri ve bankadaki mal varlığına ilişkin ihtiyati tedbir kararı sonucu tespit edilen değerler ile şirket hisseleri ve taşınmaz kayıtlarıyla ailenin sosyo-ekonomik durumunun ortaya konulduğunu ifade etti.

    Garipoğlu ailesinin 2 milyon lira değerinde ziynet eşyasının tespit edildiğini söyleyen Epözdemir, mahkemenin maddi ve manevi tazminat ödenmesi yönünde karar vermesini istedi.

    Garipoğlu ailesinin avukatı Orhan Şahin de Nida Garipoğlu'nun zengin bir insan olduğunun bilindiğini, ancak Sümerbank'ın batmasının ardından bütün mal varlığına ve şirketlerine el konulduğunu anlatarak, mal kaçırma iddiasının doğru olmadığını dile getirdi.

    Davayı karara bağlayan mahkeme, davacılar Süreyya ve Nagihan Karabulut yönünden maddi tazminat talebinin kabulüne karar vererek, 18 bin 138 lira maddi tazminatın olay tarihi olan 3 Mart 2009'dan itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar Mehmet Nida Garipoğlu, Cem Garipoğlu ve Tülay Garipoğlu'ndan tahsil edilerek anne Nagihan Karabulut'a verilmesine hükmetti.

    Yine 19 bin 348 lira maddi tazminatın da olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle Cem Garipoğlu ile anne ve babasından tahsil edilerek baba Süreyya Karabulut'a verilmesini kararlaştıran mahkeme, maktulün kardeşi İbrahim Enver Karabulut yönünden açılan maddi tazminat talebini ise reddetti.

    Mahkeme, Garipoğlu ailesinin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle Münevver Karabulut'un anne ve babasına 500'er bin, kardeşi İbrahim Enver Karabulut'a da 250 bin lira manevi tazminat ödenmesini hükme bağladı.

    "Sembolik bir karar"

    Adliye çıkışında karara ilişkin basın mensuplarına açıklama yapan Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, yaklaşık 4 yıldır hukuki mücadele verdiklerini belirterek, davayı sosyal sorumluluk projesi olarak ele aldığını söyledi.

    Aileden vekalet aldıktan 2 yıl sonra dava açtıklarını ifade eden Epözdemir, "Kamuoyunda 'materyalist kaygılarla hareket ediliyor' denilmesin diye, ailenin böyle bir kaygı taşımadığını ortaya koymak için bekledik.

    Bu arada, cinayetten hemen sonra aile üzerine kayıtlı ev, araba ve gayrimenkul gibi varlıklarını satmışlar. Bu durum yargılama safhasında da tespit edildi. Bugün mahkeme manevi tazminat bakımından emsal sayılabilecek önemli bir karara, imza attı ama bu karar sembolik bir karar, uygulanabilirliği olan bir karar değil" diye konuştu.

    Cem Garipoğlu'nun cezaevinde olduğunu ve adına kayıtlı hiçbir şey olmadığını bildiren Epözdemir, şöyle devam etti:

    "Diğer davalılar üzerinde de hiçbir kayıtlı varlık yok. Bütün varlık kalemleri kaçırılmış. Zaten mahkeme de buna atıfta bulundu ve zannedersem gerekçeli kararda da bunu belirtecektir. Onun için bu kararın alınması uygulama ve içtihat açısından sevindirici ve önemli. Çünkü manevi tazminat caydırıcı olmalıdır. Manevi tazminat, ailenin elem ve kederini bir an olsun azaltabilmelidir. Tatmin edici olmalıdır, sadaka tarzında olmamalıdır. Bugün bu mahkeme bunu uyguladı. Kararın olumlu olduğunu düşünüyorum."

    Tazminatı tahsil için icra yoluna başvuracaklarını anlatan Epözdemir, ancak ailenin üzerinde kayıtlı bir varlık bulunmadığı için herhangi bir şey alamayacaklarını aktardı.

    Maddi tazminat miktarını eleştiren Epözdemir, "Çünkü insanlık onuruyla bağdaşmayacak bir sonuç. Maalesef bizim ülkemizde böyle. Zaten bilirkişiler böyle rapor veriyor, mahkemede ona göre davranıyor. Mahkemenin bu konuda yapacağı birşey yok. Mahkeme sadece manevi tazminat konusunda takdir hakkını kullanabilirdi, bunu da kullandı" şeklinde konuştu.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow