hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Erdoğan bu kez "çıkar şebekesi" dedi

    Erdoğan bu kez çıkar şebekesi dedi
    expand

    İstanbul'da "Kutlu Doğum Haftası" nedeniyle düzenlenen etkinlikte konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, isim vermeden Gülen cemaatini hedef aldı. "Çıkar şebekesi" ifadesini kullanan Erdoğan, "Putlara, güce tamah edenler gerçek müminler değildir'' dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Başbakan Erdoğan, Sinan Erdem Spor Salonu'nda, Diyanet İşleri Başkanlığı'nca düzenlenen "Kutlu Doğum Haftası" programındaki konuşmasına besmeleyle başladı.

    "Alemlere teşrifinin miladi seneyi devriyesinde sevgili peygamberimiz, efendimiz, önderimiz, rehberimiz, Muhammed Mustafa üzre selam salat olsun" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yine Rabbimin salat ve selamının hazreti nebi efendimizin ailesinin onun ehlibeytinin üzerine olmasını diliyorum. Peygamber efendimizi görme şerefine nail olmuş, onu duymuş, onu dinlemiş, onun mübarek cismini temaşa etmiş, onun sohbet ve muhabbetini kana kana içmiş ashabı kirama da Allah'ın selamını iletiyorum. Hira Dağı'nda, Nur Mağarası'nda 'oku' emriyle mana, derinlik ve aşk hüvviyetine bürünen ilim pınarından beslenen, 14 asır boyunca insanlığı aydınlatan tüm evliyayı, tüm gönül insanlarını, tüm alimleri de rahmet ve minnetle yad ediyor, 'mekanları inşallah cennet olsun' diye dua ediyorum."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "İman en önce kalpte tecelli eder"

    Hazreti Muhammed'in "Allah sizin suretlerinize ve mallarınıza bakmaz. Ancak kalplerinize ve amellerinize bakar" buyurduğunu anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti: "Evet kalp bir organ değil, bir et parçası değil, insanın varlık sebebini içinde taşıyan kimi zaman ilmin, aşkın, muhabbetin mekanı; kimi zaman nefretin, kinin zemini olan adeta beden ülkesinin saltanat merkezidir. İman en önce kalpte tecelli eder. İlahi mesajında buyurduğu gibi 'iman kalbe yazılır'. Allah kalplerde olanı bilendir. İçinizde kalpte olanı açığa vursanız, gizleseniz de Allah ondan dolayı hesaba çeker. Dilediğini affeder, dilediğine azap eder.
    Hazreti Mevlana 'testinin içinde ne varsa dışına da o sızar' diyor. Evet kalpte ne varsa dilde, gözde, elde, ayakta, tüm bedende o vardır. Dil neyi söylerse söylesin, el neyi eylerse eylesin eğer iman dilden öteye gitmeyip kalbi kuşatmıyorsa, kalbi tesiri altına almıyorsa, mühürleri kırarak kalbe yazılmıyorsa o gerçek iman değildir. Münafık odur ki kalbi başka yöne bakar dili başka yöne…"

    Başbakan Erdoğan, "Allah'tan başkasına kulluk eden kaybetmiştir. Kur'an-ı Kerim dışında delil arayan, yolundan sapmıştır. Resul-ü Kibriya Efendimiz dışında rehber arayan, ışığı arkasında bırakmıştır. Müslümanların idarecilerinden hatta bütün Müslümanlardan samimiyetini esirgeyen, bunun yanında başka idarecilerle başka otoriterelere boyun eğen, saygı gösteren, başka Müslümanlardan yüz çeviren hem aldatan olmuş hem de aldanan olmuştur" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Erdoğan, "Masum, temiz, saf insanların duyguları üzerine bir çıkar şebekesi asla bina edilemez. İnsanlara iftira atmak, insanların iffetlerine dil uzatmak, insanların mahremlerine girmek, bunları kaydedip tehdit
    ve şantaj aracı olarak kullanmak, bu dinin, güzel dinimizin hiçbir ilkesiyle asla bağdaşmaz" diye konuştu.

    Erdoğan, "Allah Resulü istismar edilemez. Bütün müminlerin efendisi olan Hz. Muhammed Mustafa (SAV), dünyevi hırslar için, tamah için, iktidar ve güç arzusu için hiçbir şekilde, ne mesajlarıyla ne yaşantısıyla, ne de rüyalarda ve filmlerde istismar aracı yapılamaz" ifadelerini kullandı.

    Erdoğan şöyle konuştu: "Çıkar şebekelerinin kirli oyunları adına istismar edilen kardeşlerime, işte onun için tekrar hatırlatıyorum; bize Allah yeter, bize Kur'an yeter, bize alemlere rahmet olarak gönderilmiş Hz. Nebi yeter. Sınırlar belliyken, helal ile haram dairesi belliyken; örgüt çıkarları adına sınırları aşmak, helal ve haram dairesinden çıkmak, iman ve samimiyet dairesini de terk etmektir. Açık açık ifade etmeliyim ki, din ne devletin ne siyasetin ne de arzularına yenik düşmüş hırslıların elinde elverişli bir imkan olarak görülemez. Tam tersine, görevi hakka ve halka hizmet etmek olan her kurum, her oluşum ve her şahsiyet, bu milletin milli ve manevi değerlerini görmek, gözetmek ve ona saygı duymak durumundadır."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow