hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Can Dündar ve Erdem Gül'den açıklama

    Can Dündar ve Erdem Gülden açıklama
    expand

    Silivri Cezaevi'nden bugün sabaha karşı tahliye olan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, öğle saatlerinde gazete binasına geldiler. Girişte konuşan Erdem Gül, "İşimizi yapmaya devam edeceğiz" dedi, Can Dündar da mesleğin kıdemli ismi Mete Akyol'un başlattığı ''Umut Nöbeti''ne teşekkür etti. "Bazen bir sandalye bile çok şeyi değiştiriyor" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Tutuklu gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül tahliye olduktan sonra Cumhuriyet Gazetesi'ne gitti. Gazetenin önünde açıklama yaptı.

    Erdem Gül açıklamasında, ''Bir iki şeyin altını çizmek lazım; birincisi bizim tutuklanmamız ve bir kere ağırlaştırılmış, öleceğiz cezaevinde sonra dirilip geleceğiz ve tekrar geleceğiz sonra bir daha dirileceğiz. Sonra bir 30 yıl daha yatacağız. Bu istemle bir dava da yargılanıyoruz. Dünkü karar kaybettiğimiz bir şeyi kaybedip yeniden bulacağız gibi bir hal. Aslında normal bir şey olması lazım, düşünce özgürlüğü, basın özgürlüğü. Bunu mahkeme kararıyla kazanmak gerekmez, bu zaten olması gereken bir şey. Bunun bedelleri bu ülkede daha önce ödendi. Aslında muhalif gazetecilik diye bir şey olmaması lazım, gazetecilik zaten bir denetleme faaliyetidir. İktidarı denetler. İktidar varken, güçlüler varkem herhalde daha zayıfları denetlemeyecektir. Denetleyen bir faaliyet olduğu için muhalif gazeteci, iktidarın gazetecisi diye bir ayrım olmaması gerekir. Ama Türkiye'de bırakın eleştiriyi normal bir haber bile bir suçlama konusu, müebbet konusu olabildiğine göre yapmamız gereken daha çok iş var. Yaptığımız işlere devam etmemiz gerekir. Bizim kişisel olarak 90 günlük, 100 günlük meselemiz önemli değil, bunun zaten herkes tarafından haber yazmak isteyen herkes tarafından ödenebileceği ama bundan sonra içerideki gazetecilerin, tutuklu gazeteciler sorunu devam ettiğine göre yazmaya, çizmeye bu yolda yürümeye devam etmemiz gerekiyor'' dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül tahliye oldu

    Gazeteci Dündar ve Gül'ün tahliyeleri yurtdışında da yankı buldu

    Can Dündar'ın tahliye sonrası açıklamalarının tamamı

    Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar'dan ilk açıklama

    Can Dündar ise sözlerine gülerek başladı. Gazeteden bir arkadaşının yaptığı espriyi anlattı. ''Murat'ın bir esprisi vardı onu söyleyeyim; diyordu ki ben genel yayın yönetmeni olduğum zaman, 'genel yayın yönetmeni ve Ankara temsilcisi günde iki kere falan haberleşmesi gerekir' demişti. Kendi aramızda böyle konuşmuştuk ama 24 saat birlikte yatmamız gerekmiyordu. Onun için Erdem'le bir bekar hayatı yaşadık. Çok mutluyuz, gazete ilişkileri açısından çok bağlayıcı oldu. Ben sayın Cumhurbaşkanı'na teşekkür etmek istiyorum, bu birlikteliği yarattı. Bizi birbirimize yakınlaştırdı. Gizlemeye çalıştıkları sırrı bütün dünyanın bilmesini sağladı. Gerçekten biz istesek bu kadarını yapamazdık. Gerçekten çok ağır bir suçlamayla karşı karşıya olup bu kadar Türkiye'nin en gözde casusları olduk. Onun için seviniyoruz. Anayasa Mahkemesi kararı ne kadar bize yöneltilen suçlamanın dayanaksız olduğunu ortaya çıkarmakla kalmadı, basın özgürlüğünün ne kadar hayati ve elzem olduğunu ortaya koydu. Birazcık yattıysak işe yaradı diye düşünüyorum bundan sonra yatması muhtemel arkadaşların önünü kestiysek ne mutlu, içeridekilere bir dayanak olduysa ne mutlu. Cumhuriyet bize sahip çıktı. Kendi gazetem diye söylemiyorum çok güzel bir gazete. Arkadaşlarımız tatil yapmadan, gece gündüz demeden çalıştılar. Erdem de ben de sabah kapı çalınıp Cumhuriyet uzandığı zaman odanın aydınlandığını gördük. Herbirine tutunarak o çileyi öyle göğüsledik. Gazetemiz olmasaydı bu kadar sağlam ve çabuk çıkamazdık.  Onun için sizin huzurunuzda her bir arkadaşımıza teşekkür etmek istiyorum. Sabah meslek büyüğümüz Mete Akyol ile konuştum. Türkiye'de bazen bir sandalyenin, bir iskemlenin ne kadar kıymetli olabileceğini o iskemleyi çekip oraya oturmanın nasıl bir büyük umut direnişini tetikleyebileceğini gösterdi bize. Bir örnek verdi. O umut nöbeti de bizi dışarıya çıkaran unsurlardan birisi. Ona da teşekkür etmek istiyorum. Hakikatten bazen bir sandalye bir tahtı devirebiliyor. Bazen bir çadır bir sarayı devirebiliyor. O çadır gerçekten müthiş bir etki yarattı. O küçücük çadırdan biz bir umut yarattık. O sayede hep beraber dışarı çıktık. Umarım bir daha böyle şeyler yaşamayacağız'' dedi. 

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow