hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Ermenek davasında iş güvenliği uzmanı konuştu

    Ermenek davasında iş güvenliği uzmanı konuştu
    expand

    Ermenek'te 18 işçinin öldüğü maden kazasına ilişkin davada dinlenen iş güvenliği uzmanı Engin Yetim, su patlamasının da iş kazası riski olduğunu söyledi, "Yapmış olduğum tespit ve denetimlerde ocağı ani kapatmaya gerektirecek bir unsurla karşılaşmadım" dedi. Ehliyeti olmamasına rağmen barutçu defteri tutturulan Naci Özsoy da "Olaydan sonra geriye dönük imzaları attım" ifadelerini kullandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Karaman'ın Ermenek ilçesindeki kömür ocağında 18 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciasıyla ilgili davanın ikinci duruşması başladı.

    Ermenek Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar maden ocağının sahibi Saffet Uyar, maden sahasının ruhsat sahibi Abdullah Özbey, teknik nezaretçi Ali Kurt, tutuksuz sanıklar Mehmet Zeybek, Şerafettin Zeybek, Naci Özsoy, Mustafa Ayan, madenci yakınları ile taraf avukatları katıldı.

    Ermenek davasında ölen madencilerin yakınları konuştu

    İlk duruşmada tutuklanmasına karar verilen daimi nezaretçi maden mühendisi Yavuz Özsoy'un duruşmada olmadığı görüldü.

    Tutuksuz yargılanan bazı sanıklar, bulundukları illerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya dahil oldu.

    Ermenek faciası davasında ikinci duruşma

    "Özel belgede sahtecilik" suçlaması

    Duruşmada, her vardiyada barut kullananlar ve barutu teslim edenlerce imzalanması gereken barutçu defterinin, ehliyeti olmamasına rağmen bir kısmını doldurup imzaladığı ileri sürülen sanık Naci Özsoy'a söz verildi. Hakkında "özel belgede sahtecilik" suçlaması yapılan Özsoy, ocakta sürekli kalması nedeniyle depoyu kontrol etmesi için mühendisin kendisini görevlendirdiğini ifade etti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ehliyeti olmamasına rağmen depo teslim edilmiş

    "Benden önceki barutçu işi bırakınca, ehliyetim olmamasına rağmen depo bana emanet edildi" diyen Özsoy, kazadan yaralı kurtulduğunu, herhangi bir art niyet taşımadan barutçu defterine imza attığını kaydetti.

    Kazadan kurtulduktan sonra ne yapacağını bilemediğini anlatan Özsoy, "Bana defterleri sağlam tutmam ve imzaları attırmam gerektiğini söylenmişti.

    Ermenek’te ilk duruşma gergin başladı

    Barutçu defterini teslim etmem gerektiğini düşünerek olaydan sonra geriye dönük imzaları attım. Kaza günü olay yeri, ana baba günüydü. Defterleri yakar ya da yok edebilirdim ama ben toplayıp ilgililere verdim" diye konuştu.

    Tutuksuz yargılanan sanıklardan firma yöneticisi Hüseyin Hüsnü Özbey ve teknik nezaretçi Ahmet Dağdeviren de SEGBİS aracılığıyla savunma yaptı.

    İş güvenliği uzmanı ifade verdi

    Ermenek Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmanın öğlenden sonraki oturumunda tutuksuz yargılanan sanıkların, bulundukları illerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla söz verilmesine devam edildi. İş güvenliği uzmanı Engin Yetim, denetim yaptığı süre içinde herhangi bir tehlike arz edecek durumla karşılaşmadığını dile getirdi. Sondaj makinesinin alımı ve siparişinin verilmesiyle ilgili duyum aldığı için makul süreyi yetkisi dahilinde kullandığını aktaran Yetim, şirket yetkililerinin sondaj makinesi alamayacak durumları olsaydı, kendisinin de söz konusu yetkisini kullanmayacağını bildirdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Hiç vicdan azabı duymadınız mı?"

    Müşteki avukatlarından birisinin, "Hiç vicdan azabı duymadınız mı, sondaj makinesi olmadan çalışılmasına izin vermişsiniz?" sorusuna Yetim, yasanın kendisine verdiği hakları kullanabildiğini, yasalara göre konuştuğunu belirtti. Çalışılan yerde daha önce muhtemelen su patladığını anlatan Yetim, su patlamasının da iş kazası riski olduğunu söyledi.

    Olaydan bir hafta önce iş güvenli uzmanı ocaktaymış

    Eski imalatların varlığını savcılık soruşturmasında öğrendiğini aktaran Yetim, şöyle devam etti:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Kazadan bir hafta önce ocaktaydım. Yapmış olduğum tespit ve denetimlerde ocağı ani kapatmaya gerektirecek bir unsurla karşılaşmadım. Bana herhangi bir sıkıntıdan da bahsedilmedi. Ocağın bir ucundan girip diğer ucundan çıktım. Her bir noktada ölçüm yaptım. Hatta kazada yaşamını yitiren rahmetli Recep Çiloğlu ile de görüştüm. Ama bir problem görmedim. Ocakta acil alarm sistemi görmedim ama iki ay önce acil eylem planı oluşturulmuş. Bu plan çerçevesinde de herhangi bir iş kazası durumunda işçilerin nasıl davranması gerektiği ayrıntılarıyla belirlenmiş. Yönlendirme tabelalarıyla da kaçış yolları ortaya konulmuş."

    Eski imalata girilmiş olabileceği düşünülmüş

    Teknik nezaretçi Öjen Ünlü, daha önce ocağı su bastığında kontrollerini yaptığını, su çekildikten sonra ne gördüyse onu yazdığını kaydetti. Dört kez su patladığını bilmediğini, kendisinin bir kez karşılaştığını ifade eden Ünlü, "Kimse bana daha önce eski imalata girildiğini söylemedi. Su sızıntısı olduğu söylenince eski imalata girilmiş olabileceğini belirterek, imalat haritalarını birleştirme kararı aldık. Su patlayan yerin tersi istikametinde sondaj yaptık. Burada da eski imalata hiç rastlanmadı" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Ocak altında su damlaları gayet normal bir durum"

    Maden mühendisi Nuray Yetiş ise yeraltında birçok yerde su damlacıkları olduğunu, bunda uyarılacak bir durum görmediklerini söyledi. Su damlalarının yeraltında gayet normal bir durum olduğunu ifade eden Yetiş, baş yukarının göçtüğünü gördüğünü ancak tehlikeli bir durum olduğunda işçilerin dışarıya çıkartıldığını bildirdi.

    Ermenek ilçesindeki kömür ocağında geçen yıl 28 Ekim'de 18 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciasıyla ilgili 3'ü tutuklu 16 sanık yargılanıyor.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow