hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Selçuk İnan olanı biteni bir bir anlattı

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    Fenerbahçe derbisinde yedek kalıp oyuna alınmayınca sinirlenen Galatasaray futbol takımının kaptanı Selçuk İnan bir basın toplantısı düzenleyerek Ayhan Akman'la yaşanananlar, Sabri ve Sneijder'la aralarındaki durum, performansı ve milli takımla ilgili konuları aydınlattı. İşte Selçuk'un açıklamaları...

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    O açıklamalardan başlıklar:
    - Hiçbir takım arkadaşım benim arkamdan konuşmaz. Benim olduğum dönemde hiç kimse kimseyi satmadı, satmayacak da.

    Sneijder kimi kastetti?

    - Sneijder'ın bahsettiği '1 kişi' ben değilim. Ona saygım var, onun da bana saygısı var. Wesley'nin beni kastederek bir şey söylediğini düşünmüyorum, kastettiği hakem olabilir.

    Yedek kulübesinde neden sinirlendi?

    - Bütün takımlarda inişler çıkışlar olabilir. İyi bir seri yaşamıştık sonra 4 maçta 3 mağlubiyet aldık. Ben Galatasaray'ın kaptanıyım, 6. yılım burada. Hayatımda hiç kimseye saygısızlık yapmadım. Fenerbahçe maçı çok önemliydi. Çok oynamak istiyordum, gizleyemem. Ama oynamamayı asla sorun etmedim. Hep takım arkadaşlarımın yanında oldum. Sonuna kadar ısındım, oyuna girmeyi bekledim. Son hakta hocamız beni oyuna almak istemedi. Cavanda'yı aldı. O anki duygusal patlamayla kimseye saygısızlık yapmadım. Sadece Ayhan hocaya serzenişte bulundum. Keşke beni oyuna alsaydınız gibi bir şey söyledim. O anki duygusal bir reaksiyondu, kişisel bir olaydı. Ayhan hoca benim eski bir takım arkadaşım. Bu kadar nazımın geçtiğini düşündüm.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ayhan Akman'la içeride neler yaşandı?

    - İçeride Ayhan hocayla bir şeyler yaşadık, o ikimizin arasında yaşanan bir olaydı. Bunun takım arkadaşlarımla hocalarımla hiçbir ilgisi yoktu. Konuştuk aramızda çözdük. 

    Gruplaşma var mı?

    - Önceden bir gruplaşma var diye yazılıp çiziliyordu. Bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Bunu siz daha iyi bilirsiniz. Buna Galatasaray'da kimse tenezzül etmez.

    Sosyal medya meselesi

    Sosyal medyayla ilgili bir soruya yanıt olarak:

    - Öyle bir soru sordun ki, aslında bu seni ilgilendiren bir konu. Sosyal medya nasıl yönetilir, algı nasıl yaratılır benim işim değil. Kötü oynayabilirim, eleştirilebilirim ama hiçbir zaman kaçmadım. Büyük başarılar kazandım. şu anda bulunduğum duruma da hakederek geldi. Tabii ki taraftarlarımızın eleştirmesi tepki göstermesi doğal şeyler. Hiç kimseye bir kırgınlığım yok. Hayatında geriye dönük hiç bir şey yaşamadım. Hep önüme baktım. İnşallah uzun yıllar daha bu şerefli formaya hizmet etmeye devam ederim. Bütün takım arkadaşların da böyle düşünüyor. 

    Milli takım meselesi

    Milli takıma tekrar çağrılmasıyla ilgili soruya:
    - Beni kimse aramadı, kimseyle konuşmadım. Tekrar çağrılınca gittim, hizmet ettim, görevimi yaptım. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sabri'yle aralarında sorun var mı?

    Sabri'yle aralarında sorun olup olmadığı sorusuna:

    - Benim kimseyle sorunum olmadı. Kimseye kin tutmadım. Annem babam bana böyle öğretti. Kaptanları hocalar yöneticiler belirler. Biz kaptan olmak istiyoruz diye kapı çalamayız. Bunun kararını her zaman yöneticiler ve hocalar vermiştir. Ben buna saygı duydum.

    'İdmana gelme mesajı'

    İdmana gelmemesi için gönderilen mesajla ilgili soruya:

    - Bu olaydan sonra başta taraftarlarımız olmak üzere herkese verdikleri destekten dolayı teşekkür etmek istiyorum. Yöneticilerimiz olayın anlaşılması için bir rapor istenilmişti. Bu raporun yazılabilmesi için bana izin verildi. Bir günlük olaydı. Takımın kaptanı olduğumu ve hizmet etmeye devam edeceğimi söylediler. Konuştuk ve bugün yine takımımla beraberim. Çok mutluyum çünkü bu benim hayatım Galatasaray'ı çok seviyorum. Duygusal günler yaşadım doğruyu söylemek gerekirse.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'Formayı yere attı' iddiası

    - Hayatım boyunca bırakın Galatasaray formasını yere atmayı,  İki şampiyonluk yaşamış 5 kupa kazanmıştım. Ne kadar kupa varsa zaten biz alıyorduk o dönemde. Fenerbahçe'ye karşı oynuyorduk ve 1-0 öndeydik. Azınlıktaki bir grup tarafından tepki görmem kötü söz duymam zoruma gitmişti. Duygusal bir insanım. O yoğunluktan dolayı bir an yaşadım ama formayı çıkarınca yere atmadım, Tugay hocaya verdim. O 'Senin üzerinde kalacak her zaman' dedi ve ben forma omzumda soyunma odasına gittim. Halen bu konuşulur. Ben insanım robot değilim ki. Biraz da bu tarafından bakmak lazım. Yerimi bilirim, ne yapacağımı da bilirim her zaman. Hiçbir zaman böyle bir şey düşünmedim yapmam da, formayı da yere atmadım. 

    Performansı düştü mü?

    Performansı, hücuma olan desteğinin azalmasıyla ilgili soruya

    - Bugüne kadar hangi hoca geldiyse benden ne istediyse onu yapmaya çalıştım. Takım oyuncusu oldum. İlk senemde başka bir sistemle başka bir hocayla başka bir pozisyonda oynuyordum. O sene 13 gol atmam taraftarlarda beklenti yarattı. Ön libero oynuyordum. Dünyada bu pozisyonda oynayıp da 13 gol atan oyuncu göremezsiniz.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İkinci senemde ön liber oynarken 6 gol atmam aslında iyiydi ama beklentinin altında kaldığım söylendi.

    Türkiye'de dediğim gibi futbol bazen iyi oyunla bazen skorla seyredilebiliyor. Ben geçen sezon en kötü sezonumda kariyer rekorumu kırdım, 16 gol attım. Demek ki öyle bir bakmak gerekiyor ki, attığınız golden çok hocaların sizden ne istediği takımın ne kadar iyi olduğu önemli. Ben 16 gol attım işimi yaptım diyemem ki. Özeleştiri yapıyorum performansımı daha da üste çıkarmam lazım ama performans tek kişilik değildir. Eleştriler doğru ama takımla da hocayla da alakalı konular.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow