hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Erdoğan Zana'nın görüşme talebine yanıt verdi

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu talep etti. Cumhurbaşkanı Zana'nın talebine ilişkin, "Kanatim kabulden yanadır. Kabul edip kendisi ile görüşebiliriz" dedi. HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş ise o randevunun 7-8 ay önce istendiğini açıkladı ve "Kişisel olarak çaba sarfetmek istiyor, partimizi temsilen alınmış bir randevu değil. Bizim açımızdan sorun olmaz" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Akabe Camisinde kıldığı cuma namazının ardından çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan Leyla Zana'nın görüşme talebi için şu ifadeleri kullandı:

    Leyla Zana Erdoğan'dan randevu istedi

    "Böyle bir talebi oldu. Dün Beştepe sofrasında bunu da arkadaşlarımızla paylaştık. Şu anda arkadaşlarımıza da bu konuyla ilgili bir değerlendirelim dedim. Ve bu değerlendirme neticesinde kanaatim kabulden yanadır. Kabul edip kendisiyle görüşebiliriz" 

    "128 imzaya çok ilginç bir cevap"

    Diyarbakır'da karneler dağıtılırken meydana gelen patlamaya ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, çok üzüntü verici bir olay olduğunu belirterek, olayın terör örgütünün ne denli ahlaksız, alçak ve adi girişimler içinde bulunduğunu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu olayın bin 128 imzaya çok ilginç bir cevap olduğunu ifade ederek, sözde akademisyenlerin kimlerin yanında olduklarını çok net ortaya koyduklarını, karnelerini alan öğrencilere karşı yapılan adice saldırının arkasında bulunduklarını kaydetti. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bunların, öğrenci ve talebe ile ne denli alakaları olduğunun açıkça görüldüğünü aktaran Erdoğan, "Bunlar da bir şey ortaya koyuyor; 'biz buyuz, bizim aslımız bu. Biz öğretmen, muallim böyle bir derdimiz yok. Biz terörün yanındayız, teröristin arkasındayız'. Bugünkü olay bunun aslında yaşama bir kez daha geçtiği bir olaydır. Bugüne kadar okullarımızı yaktılar mı yaktılar. Camilerimizi yaktılar mı yaktılar. Bombaladılar mı bombaladılar. Hastanelerimize bunları yaptılar mı yaptılar. Ambulanslar ha keza. Ambulans şoförlerimizi şehit ettiler mi ettiler. Bütün bunlar ortada. Bugünkü olay da adeta bunun bir zirvesi. Tek tesellimiz şu an itibarıyla o yavrularımızdan şehidimiz yok. Durumlarının iyi olduğuna dair haber aldım, bundan dolayı mutluyum" diye konuştu.

    "Bakanlık sayısını çoğaltmak ülkede yürütmeyi güçlendirmeyi getirmez"

    Erdoğan, "Barış ve Kardeşlik Bakanlığı'nın kurulmasına yönelik bir talep geldi mi?" şeklindeki soruya şöyle cevap verdi: 

    "Evet, öneri geldi.O öneriye karşı hocalarımıza şunu söyledim; biz zaten bu süreci üç kademede değerlendirmiştik. Birincisi demokratik açılım süreciydi. İkincisi milli birlik ve kardeşlik projesiyle ilgili süreçti. Üçüncüsü ise çözüm süreciydi. Zaten bunun milli birlik ve kardeşlik projesinin içeriği neyse kuracağınız böyle bir bakanlığın da içeriği bu olacak. Sadece adı ne olacak? Şimdi bir bakanlık kurduk olacak.Şu anda o bakanlıkta yapacağınız şeyi zaten bu proje kapsamında biz yürütüyoruz. Bundan sonra da bunu yürüteceğiz. Hükümetimizin de gündeminde böyle bir şey kulağıma gelmedi, böyle bir şey de yok. Bana da istişare edildiği zaman söyleyeceğim, gerek yok. Bakanlık sayısını çoğaltmak ülkede yürütmeyi güçlendirmeyi getirmez. Bugün ABD 14 bakanlık ile yönetiliyor. Bizde bir ara 35 bakanlık vardı. Başbakan olduğumda ilk işim onu 25'e indirmek oldu. 25'e indirdik, çok daha başarılı olduk."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "PKK, YPG, PYD ve DAEŞ hiçbirinin farkı yok"

    Erdoğan, sınırda Rusya askeri varlığına yönelik iddialara ilişkin soruya karşılık, özellikle Irak sınırından Akdeniz'e kadar olan bölgede yani kuzey koridorunda bu tür bir farklı yapılaşmaya müsaade etmeyeceklerini belirtti. Bu nedenle koalisyon güçleri ile yaptıkları bir çalışma olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bu süreçte Rusya'nın 100 askerinin olduğu kulağımıza geliyor ama bölgede bizim hassasiyetlerimiz aynı şekilde devam ediyor. Bu konuda hassasız ve sürekli olarak koalisyon güçlerine söylediğimiz, PKK, YPG, PYD ve DAEŞ bunların hiçbirinin birbirinden farkı yok, bunlara karşı tavrımız aynı olacaktır diye. Yarın da bunları Sayın Biden ile çok açık görüşeceğiz. Salı günü Sayın Obama ile yaptığımız görüşmede kısa olarak ele aldık ama detaylı olarak yarın bunu konuşacağımızı Obama ile de paylaştım. Kendisiyle bunları teferruatı ile görüşüp ona göre ABD ile bu süreci işleteceğiz. Tabii bu sürecin içinde malum Fransa, İngiltere, Almanya, Suudi Arabistan ve Katar gibi birçok ülke de bulunuyor. Temenni ederim ki buradaki ortak tavır, Suriye'nin kuzeyinde böyle yanlış bir yapılanmaya fırsat vermemeye yönelik olacaktır. Buna da biz fırsat vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Hepsi dedikodu"

    Erdoğan, PYD'nin Fırat'ın batısına geçtiği yönündeki iddiaların hepsinin dedikodu olduğuna vurgu yaparak, zaman zaman böyle şeylerin söylendiğini, bunlara bu zamana kadar müsaade etmediklerini ve etmeyeceklerini söyledi.Kısmi olaylara, yapılan operasyonlarla özellikle Mare-Harcele hattındaki operasyonlarla fırsat vermediklerini dile getiren Erdoğan, koalisyon güçleri ile fırsat vermemeye devam ettiklerini kaydetti. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Kanaatim kabulden yanadır"

    "Leyla Zana'nın da sizinle bir görüşme talep ettiği söylendi" şeklindeki soru üzerine, "Böyle bir talebi oldu. Dün Beştepe sofrasında bunu da arkadaşlarımızla paylaştık. Şu anda arkadaşlarımızla da bu konuyla ilgili bir değerlendirelim dedim. Bu değerlendirme neticesinde, yani kanaatim kabulden yanadır. Kabul edip kendisiyle görüşebiliriz" dedi.

    Torunlarının karnesinin nasıl olduğuna ilişkin soru üzerine de Erdoğan, ikisinin de takdirname aldığını söyledi. 

    "Cenaze merasiminde bulunacağız"

    "Türk sanayisinin önde gelen isimlerinden biri olan Mustafa Koç hayatını kaybetti. Ölümünden bir gün önce sizinle görüşmüştü, neler diyeceksiniz?" sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti: 

    "Kader planı işliyor. Kader planından kurtuluş yok. Bu yaşa falan bakmıyor. Ne bir an ileri ne bir an geri, olay bu. Bakın bir gün önce, iki kardeş Mustafa bey ve Ali bey bendeydiler. Akşam saatlerine kadar oturduk hatta şakalaştık. Hatta bu kilo verme sürecini kendisiyle paylaştık, sayın hanımefendinin kilo verme olayını yine aynı şekilde konuştuk. Hatta latife yaptık, ne yaptın alkolü azalttın mı falan diye. 'Azalttım' dedi. Dedim hep bırak. Bunları da konuştuk. Bu süreç içerisinde tabii özellikle Koç Grubu'nun gerek savunma sanayisine yönelik, gerek diğer sanayide attıkları adımlar, komşu ülkelerle yapılacak bazı ticari ilişkiler, bunları aramızda konuştuk. Bu sürece yönelik de daha neler yapılabilir, yatırımlar noktasında. Özellikle biliyorsunuz bu Altay tankı projesini biz onlara vermiştik. Başbakanlığım dönemimdi ve onlar geliştirdiler. Buna benzer konuları iki kardeşle beraberce değerlendirdik. Sabah kalktım, televizyonu açtığımda bu haberi görünce hakikaten ben de şok oldum. Anında Ali beyi telefonla aradım. Başsağlığı diledim. Rahmi bey de yanındaydı, babasıyla da görüşmeyi yaptık. Tabii kendilerine Allah'tan rahmet diliyorum. Ailelerine sabırlar diliyorum. Türk sanayisinde özellikle son 12-13 yıl içerisinde Koç Grubu içerisinde ciddi bir performans sergilediler. Çok önemli bir atak, sıçrama grubun içerisinde vardı. Kendilerine rahmet temennimizden başka bir şeyimiz yok. Pazar günü inşallah defnedilecek zaten, biz de cenaze merasiminde bulunacağız. Tekrar tüm aileye, tüm sektöre başsağlığı dileklerimi burada iletmek istiyorum."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow