Normalde birlikte mi yaşıyorsunuz?- Tabii tabii. Biz şimdiye kadar hep birlikte yaşadık. Ama hafta sonu olduğu için arkadaşlarımla birlikteydim. İki saat önce konuşmuştuk. Ali’ye, “Arama Gurur’u, bana uyku ilacı ver, ben uyuyayım geçer!” diyor. Meğer o sırada aort damarı yırtılmış. Etkisini yavaş yavaş gösterirmiş. Tabii farkında değil. Sonradan Ali bakıyor, annem biraz yalpalamaya başlıyor filan, koluna giriyor, duşa sokuyor. Elini yüzünü yıkıyor soğuk suyla. Sonradan bir bakıyor ki, sol taraf felç etkisi göstermeye başlamış. Şansa, Ali tecrübeli, anneanneme de bakmıştı zamanında. Anneannem vefat ettiği yıl doğmuşum. Annemin en değerlisi oydu, sonra ben oldum. Ali anneannemde olan bazı şeylerin benzerini görünce, “Abla arayacağım Gurur’u” diyor ve beni arıyor. Apar topar eve geldim. 15 dakika sonra evdeydim. O panikle üç ambulans aradım. Eve ulaştığımda üçü de kapıdaydı. Apar topar annemi hastaneye götürdük.Kendinde miydi o zaman?- Evet, yarım yamalak. Bizi duyuyordu ama çok konuşamıyordu. Sol tarafını hareket ettiremiyordu.Sen ne hissettin o sırada?- Şoktaydım galiba. Hâlâ çok olup biteni kavrayabildiğimi söyleyemem. Daha evde yalnız uyumadım. Sağ olsun beni yalnız bırakmıyor ailem, dostlarım, arkadaşlarım. Annemin acısı gelip gidiyor, yokluyor beni. Birden ağlamaya başlıyorum. Koca adamım ama öyle oluyor işte. Fakat Allah herkesten razı olsun. O kadar çok seveni, o kadar sağlam dostlukları varmış ki, şimdi kimlere ne iyiliği olmuşsa, hepsi bir bir gelip anlatıyor. Meğer anne-babasıyla kavga eden arkadaşlarıma bile harçlık dağıtırmış, “Annenden şöyle özür dile, böyle dile!” diye tüyo verirmiş. Herkesin Oya Ablası, Oya Teyzesi. “Keşke o ölmeseydi de ben ölseydim!” diyen kanserli bir teyze aradı. “Teyze neler söylüyorsun” dedim, içi yırtılarak ağlıyor, onun da ilaçlarını alıyormuş. Cenazede bir çocuk geldi, “Bütün eğitim masraflarımı karşıladı” dedi. Başka bir kadın geliyor, “Anneniz, yıllarca anneme baktı!” dedi. İnanılmaz yakın bir anne-oğulduk. Bunların büyük bölümünden haberim yoktu.