hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    İdris Arıkan İdris Arıkan

    Şimdi "intikam" zamanı mı?

    04.03.2015 Çarşamba | 16:25Son Güncelleme:

    28 Nisan sabahı arardım. "Bugün orada bir şeyler olacak, aman dikkat" derdik. Olurdu da, her 28 Nisan'da bombalı saldırı yapılırdı. Saldırıların hedefi de genelde valilik olurdu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ammar, 28 yaşındaydı o zamanlar...

    Bir çocuğu vardı, 2 yaşında... Amerikan tankı, aracının üzerinden geçmiş, yaralı olarak kurtulmuştu. O anı gülerek anlatması ve yarasını göstermesini hiç unutmayacağım. Savaş insanı ne deli ne de çok akıllı yapmıştı. O anı yaşarken, zaman durmuş gibiydi. Olayların gerçekliğini anlamamıştım, hayatını kaybedenler, yaralananlar ve korku içindeki insanlar hayatın akışı içinde bir şeymiş gibi geliyordu.

    O günlerden birinde, "Ağabey nasıl biliyorsun bir şey olacağını" diye sormuştu. "Meslek sırrı" demiştim önce... Sonra da, nedenini söylemiştim. Aslında nedeni çok basitti, 28 Nisan Saddam Hüseyin'in doğum günüydü. Memleketi Tikrit'te, her doğum gününde Amerikan ya da Irak askerleri hedef alınırdı. Şii ölüm mangalarından korkulurdu o zamanlar... Uluslararası Televizyonlar, "secterian violence" başlığı altında verirlerdi haberleri...

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Başkent Bağdat'ın sünni yoğunluk mahallesi Amiriye'de bir eve giren silahlı kişiler, baba, anne, çocuk birkaç kişiyi öldürdü. " denir geçilirdi. Aslında fazlasıyla bir çatışma ortamı yoktu, bir taraf diğer tarafı yavaş yavaş kıyıma uğratıyordu. Amerikan işgali sonrası bir de kıyım... IŞİD denen terör örgütünün çıkmasının asıl nedeni o dönemdeki kıyımlar oldu. Hem İbrahim Caferi hem de Nuri El Maliki'nin başbakanlığı döneminde, durmadı, arttı, insanlar işyerlerinde, evlerinde, odalarında, yataklarında hedef alındı.

    Büyük bir kırılma yaşandı, şiiler ve sunniler birbirine güvenemez oldu. Birbirlerine karşı, "Bunlar Müslüman değil" diyerek saldırdılar. IŞİD bu sürecin devamında geldi. Bir toplum "intikam" denen "insanın yok olduğu" döneme girdi.

    IŞİD katliamları sonrası, şimdi "intikam sırası" Şiilerde mi?

    İran'ın yönlendirmesiyle bölgeye gelen gruplar, Hizbullah üyeleri, kefene sarılmış Ashaib-ül Hak milisleri, diğer milis gruplar, Irak ordusunun desteğiyle yaklaşık 30 bin kişilik bir askeri güçle, IŞİD militanlarına saldırıyor, hedef Tikrit'i yeniden ele geçirmek... Yani, yine bölge insanı “ölümü övüyor”, onu kutsuyor. Bu kez ABD önderliğindeki koalisyon uçakları yok ancak Irak jetleri, IŞİD'e yönelik Tikrit operasyonunda karadaki Şii güçlere destek veriyor. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bölgeden gelen fotoğraflardan bazılarında korkutan mesajlar var. Örneğin birinde, zırhlı aracın üzerinde "İntikam için geldik" yazıyor.

    Şimdi intikam zamanı mı

    Bölge halkının da korkuya kapıldığı gelen bilgiler arasında... Binlerce kişinin şimdiden, ülke içinde evlerinden olan milyonlarca kişi gibi yollara düştüğü belirtiliyor. Kaçabilen siviller, savaştan kaçıyor. Ama herkes bu soruyu soruyor.

    Eğer Şii milisler, Saddam Hüseyin'in doğduğu kent Tikrit'i ele geçirirse, yeni bir katliam olur mu? Umarım olmaz ancak bugüne kadar ki tecrübeler aksi yönde...