Canlı Yayın
Metin Güneş
Peki beyinlerinizin bir üst modeline sahip olmak mümkün mü? Evet mümkün. Şaşıracaksınız belki ama paranız varsa beyininizi de “son model” yapabileceksiniz.
Eskiden annelerimiz zeki olalım, en azından insanların tercihlerine bağlı olan zorunlu din dersiyle pozitif bilimlere ait fizik, kimya ve matematik derslerini aynı kategoride değerlendirme hatasına düşmeyelim diye biz süt içirirdi. Sütteki proteinin beynimizi geliştireceği, bizi daha zeki bir insan yapacağı düşünülürdü.
Zamanında yeteri kadar süt içmeyenler için, ya da içtiği sütün yeterli olmadığını düşünenler için yeni bir fırsat var artık.
İnsanlık tarihi için bir dönüm noktası olarak görülen bu yeni buluş bir mühendislik ürünü. Makine, elektronik, kimya ve genetik mühendislikleri alanlarında elde edilen ilerlemelerin birleştirilmesiyle beyinleri de bir üst modele yükseltmek mümkün hale geliyor.
Şimdilik bu devrim, kalp yetmezliği, işitme sorunları, görme bozukluklarını gidermek amacıyla kullanılıyor ve başarı oranı beklenenin çok üzerinde. İlerde bu teknolojinin doğal performansı yükseltmek ve parası olanları biyolojik açıdan parası olmayanlara kıyasla daha formda, daha zeki hale getirmekte kullanılabilecek.
İnsanların beyinleri doğrudan internete bağlanabilecek, böylece çok daha geniş bir hafızaya sahip olmak ve bilgiye anında ulaşmak mümkün olacak. Hatta istediğiniz zaman istediğiniz kadar kedi videosu seyredip kendi kendinizi eğlendirebileceksiniz. Ve bunu telefonsuz, bilgisayarsız yapabileceksiniz.
Bilgisayarların hafızalarının yükseltilmesi gibi insanlar için de hafıza arttırıcı bir çözüm bulunduğunda, böyle bir hizmeti kabul etmeye hazır olduğumu şimdiden söyleyebilirim.
Tarihe baktığımızda homo sapienlerin, yani insanoğlunun ilk çağlarda o kadar da zeki yaratıklar olmadığını görüyoruz. Eski çağlarda, insanın farklı türlerinin de yaşadığını biliyoruz. Örneğin, Avrupa ve Asya kıtalarında neandertal insanlarının yaşadığını biliyoruz. Endonezya’da küçük hobbit gibi insanlar yaşamış. Ural dağlarında ise Denisovanlar denilen gizemli bir tür varmış.
Belki biz insanlar da artık zamanımızın sonuna yaklaşıyoruz. Teknolojinin gücü sayesinde insanlar da artık kendilerini daha zeki yaratıklar olarak yeniden yaratabilecekler. Kendimizin bir üst modelini yaparak evrimleşmeyi beklemden sıra atlayabileceğiz. Yani hızımızla evrimi geçebileceğiz.
En sonunda da tamamen yeni bir canlı türü olup, insanlık tarihi sonrasında sahne alacağız.
Aslında bu senaryo onlarca yıldır bilim kurgu roman ve filmlerinde işlenen bir konu. Ama İsrailli tarihçi Yuval Noah Harari’nin “Sapiens” adlı kitabından sonra daha da ciddiye alınmaya başladı. Harari, kitabında geleceğin sorunlara gebe olduğunu söylüyor. İnsanların biyolojik olarak daha iyileştirilmesinin sadece zenginlerin ulaşabileceği bir imkan olduğunu söylüyor. Böylece 21. yüzyılda toplumlar arasında tarihin hiç bir döneminde görülmediği kadar uçurumlar olacağını, eşitsizliğin zirve yapacağını savunuyor.
Harari’ye göre son teknolojik gelişmelere ilk ulaşanlar hep zenginler olacak: “Maliyetler ne kadar düşerse düşsün, hep bir son model tedavi ya da iyileştirme teknolojisi olacak ve bunu da sadece zenginler satın alabilecek. Uçurumlar öyle büyük olabilir ki, treni bir kez kaçırdınız mı artık yakalamak için çok geç olabilir.”
Yani artık zengin kızla fakir oğlan için mutlu son daha da imkansız hale gelecek diyor. O gün gelene dek, şimdilik, konvansiyonel yollarla zekamızı dinç tutmaya çalışalım. Okuyalım.
Peki beyinlerinizin bir üst modeline sahip olmak mümkün mü? Evet mümkün. Şaşıracaksınız belki ama paranız varsa beyininizi de “son model” yapabileceksiniz.
Eskiden annelerimiz zeki olalım, en azından insanların tercihlerine bağlı olan zorunlu din dersiyle pozitif bilimlere ait fizik, kimya ve matematik derslerini aynı kategoride değerlendirme hatasına düşmeyelim diye biz süt içirirdi. Sütteki proteinin beynimizi geliştireceği, bizi daha zeki bir insan yapacağı düşünülürdü.
Zamanında yeteri kadar süt içmeyenler için, ya da içtiği sütün yeterli olmadığını düşünenler için yeni bir fırsat var artık.
İnsanlık tarihi için bir dönüm noktası olarak görülen bu yeni buluş bir mühendislik ürünü. Makine, elektronik, kimya ve genetik mühendislikleri alanlarında elde edilen ilerlemelerin birleştirilmesiyle beyinleri de bir üst modele yükseltmek mümkün hale geliyor.
Şimdilik bu devrim, kalp yetmezliği, işitme sorunları, görme bozukluklarını gidermek amacıyla kullanılıyor ve başarı oranı beklenenin çok üzerinde. İlerde bu teknolojinin doğal performansı yükseltmek ve parası olanları biyolojik açıdan parası olmayanlara kıyasla daha formda, daha zeki hale getirmekte kullanılabilecek.
İnsanların beyinleri doğrudan internete bağlanabilecek, böylece çok daha geniş bir hafızaya sahip olmak ve bilgiye anında ulaşmak mümkün olacak. Hatta istediğiniz zaman istediğiniz kadar kedi videosu seyredip kendi kendinizi eğlendirebileceksiniz. Ve bunu telefonsuz, bilgisayarsız yapabileceksiniz.
Bilgisayarların hafızalarının yükseltilmesi gibi insanlar için de hafıza arttırıcı bir çözüm bulunduğunda, böyle bir hizmeti kabul etmeye hazır olduğumu şimdiden söyleyebilirim.
Tarihe baktığımızda homo sapienlerin, yani insanoğlunun ilk çağlarda o kadar da zeki yaratıklar olmadığını görüyoruz. Eski çağlarda, insanın farklı türlerinin de yaşadığını biliyoruz. Örneğin, Avrupa ve Asya kıtalarında neandertal insanlarının yaşadığını biliyoruz. Endonezya’da küçük hobbit gibi insanlar yaşamış. Ural dağlarında ise Denisovanlar denilen gizemli bir tür varmış.
Belki biz insanlar da artık zamanımızın sonuna yaklaşıyoruz. Teknolojinin gücü sayesinde insanlar da artık kendilerini daha zeki yaratıklar olarak yeniden yaratabilecekler. Kendimizin bir üst modelini yaparak evrimleşmeyi beklemden sıra atlayabileceğiz. Yani hızımızla evrimi geçebileceğiz.
En sonunda da tamamen yeni bir canlı türü olup, insanlık tarihi sonrasında sahne alacağız.
Aslında bu senaryo onlarca yıldır bilim kurgu roman ve filmlerinde işlenen bir konu. Ama İsrailli tarihçi Yuval Noah Harari’nin “Sapiens” adlı kitabından sonra daha da ciddiye alınmaya başladı. Harari, kitabında geleceğin sorunlara gebe olduğunu söylüyor. İnsanların biyolojik olarak daha iyileştirilmesinin sadece zenginlerin ulaşabileceği bir imkan olduğunu söylüyor. Böylece 21. yüzyılda toplumlar arasında tarihin hiç bir döneminde görülmediği kadar uçurumlar olacağını, eşitsizliğin zirve yapacağını savunuyor.
Harari’ye göre son teknolojik gelişmelere ilk ulaşanlar hep zenginler olacak: “Maliyetler ne kadar düşerse düşsün, hep bir son model tedavi ya da iyileştirme teknolojisi olacak ve bunu da sadece zenginler satın alabilecek. Uçurumlar öyle büyük olabilir ki, treni bir kez kaçırdınız mı artık yakalamak için çok geç olabilir.”
Yani artık zengin kızla fakir oğlan için mutlu son daha da imkansız hale gelecek diyor. O gün gelene dek, şimdilik, konvansiyonel yollarla zekamızı dinç tutmaya çalışalım. Okuyalım.
SON DAKİKA
