Canlı Yayın
Volt bir otomobil paylaşım sistemi. Farz edin iş çıkışı trafik saatindesiniz, toplu taşıma çok yoğun. Aplikasyonu açıyorsunuz, gideceğiniz yeri seçiyorsunuz. Aplikasyon size o yöne hali hazırda gitmekte olan araçları gösteriyor. İstediğiniz bir aracı seçip, yan koltuğuna yerleşip, beraber otomobil konforunda yolculuk ediyorsunuz.
Tam tersi de mümkün. Siz trafiktesiniz ve yan veya arka koltuğunuz boş. Volt aracılığıyla aynı yöne giden birini alıp beraber yol alabilir, yol masraflarınızda da tasarruf yapabilirsiniz.
Volt’un detaylarını ve ulaşımın geleceğini Ali Halabi’yle konuştuk;
Ozan Onat: Nedir Volt? Bana ne faydası var?
Ali Halabi: İstanbul trafiğine tepeden bir bakış atarsanız 10 aracın 8’inde sadece sürücü var. Yani koltukların %85’i boş. Çok büyük bir kaynak israfı.
Biz de Volt’la size “Nereye gidiyorsunuz?” diye soruyoruz ve o yöne giden bir araç buluyoruz. Size yeni bir araç tahsis etmiyoruz. Uber’le farkımız bu mesela. Biz sizi zaten o yöne gidecek bir otomobille eşleştiriyoruz. Siz de sürücünün yol masrafını paylaşıyorsunuz. Yakıt, OGS, HGS, genel giderler vs.. Başka hiçbir ekstra maliyet yok.
Çanakkale Köprüsü'nden hızlı tren geçecek mi?
OO: Fikir nasıl doğdu?
AH: İnsanlar olması gerekenden fazla zamanı trafikte geçiriyor ve bu hiç normal bir durum değil. Yeni yollar, tüneller, köprüler inşa ediliyor ancak bu sorunu çözmüyor, tam tersi araçlara daha fazla yayılacakları alan sağlıyorlar. Bence trafik problemini çözecek iki şey var; biri daha fazla altyapı yatırımı, metro, demiryolu hatları gerekiyor, ki bence bu yatırımlar zaten yapılıyor.
İkinci çözümse yolculuk paylaşımı. Bence ulaşımı bütüncül bir model olarak düşünmek lazım. Sıradan bir vatandaş için hangi opsiyonlar var? Bazıları her zaman araba kullanmayı tercih eder. Avrupa’da da böyledir. Kimisi yürümeyi sever ama İstanbul’da bu oldukça zor. Şehir yürümeye elverişli değil. Bisiklet kullanmak bir tercih ve bu konuda gelişme de var İstanbul’da ama yaygın değil. Ardından dolmuşlar, otobüsler yani toplu ulaşım geliyor. Sonrasında fiyatlandırma konusunda ciddi bir boşluk var. Taksilere gelene kadar büyük bir fiyat aralığı. Biz Volt olarak bu boşluğu doldurmaya çalışıyoruz. Toplu taşımanın biraz üstünde yer almak amacımız. Volt teknik olarak taksilerden %70 daha ucuz.
OO: Sürücünün ne kazancı var burada?
AH: Siz sürücü olarak zaten yapacağınız masrafın bir kısmını geri kazanıyorsunuz. Şöyle düşünün; otomobil genelde evimizden sonra hayatımızdaki ikinci büyük yatırım kalemi. Ama bu çok manasız bir durum çünkü ömrünün %95’ini otoparkta yatarak geçiriyor. Günde 1-2 saat kullanıyorsunuz, ama size masrafı çok fazla. Ayrıca çok şikâyet ettiğimiz trafiğe de sebep oluyor. Biz de diyoruz ki, tamam otomobilin dursun orada ama yolculuklarında onu paylaş. Böylece hem maliyetini azalt, hem de trafiği. Volt’ta her yolculuğunuza birini alsanız ayda 400-500 TL kazanabilirsiniz. Bu para hayatınızı geçindirmeyebilir ancak arabanızın pek çok masrafını çıkarır. Bu arada yeni bir program başlattık, hiçbir yolcu bulamasanız bile biz size ayda 100 TL ödemeyi garanti ediyoruz.
Türkiye'nin ilk ve tek Mars aracı
OO: Aslında bu aynı firmada çalışan iki arkadaşın tek otomobille işe gitmesi gibi bir şey değil mi?
AH: Evet, aslında arkadaşıma “Aynı yöne mi gidiyoruz? Hadi beni de götür” diyorum. Diğer opsiyonlarım toplu taşıma ya da taksi çağırmaktı ki bu sadece kendimi taşımak için trafiğe bir araç daha sokmak demek. Bu sistemle ben senin aracına biniyorum. Unutmayalım ki bu araç ben olsam da olmasam da o yöne gidecek zaten.
OO: Volt yerel bir marka. Dünyada benzeri var mı?
AH: Bize benzer sistem dünyada birkaç tane var, Tel Aviv ve San Francisco’da Google Waze Rider’la bunu deniyor. Chicago’da Uber’in UberCommute sistemi var, ayrıca Hindistan ve Çin’de de deniyorlar bu sistemi.
OO: Peki ya BlablaCar?
AH: Blablacar bizden farklı. Onlar şehirlerarası çalışıyor, bizse İstanbul içinde. Blablacar’da planlı yolculuk yapılıyor. Bizse büyük şehrin karmaşasında anlık hizmet veriyoruz.
OO: Tüm dünyada insanlar otomobillerini, evlerini, ofislerini paylaşmaya başladı son dönemde. Bu sizce gelip geçici bir trend mi? Yoksa modern yaşamın getirdiği bir zorunluluk mu?
AH: Bence bu bir trend değil. Biz insanlar bir evrim geçiriyoruz. Paylaşım ekonomisini teknoloji destekliyor. Teknoloji verimsiz kaynaklara bir çeşit çözüm getiriyor. Evinizin önünde yatan otomobilinizde olduğu gibi. Daha önce ciddi bir israftı ama çok fazla alternatifiniz de yoktu. Şimdi teknoloji sayesinde bir alternatif var.
Paylaşım ekonomisi giderek daha da büyüyecek çünkü size daha basit ve daha ucuz yaşam vadediyor.
OO: Bu konuyu herkes soruyor biliyorum ama yine de sormam lazım. Aslında yaptığınız iş bir çeşit modern otostopçuluk değil mi? Güvenliği nasıl sağlıyorsunuz?
AH: Otostopçuluk tabirini pek sevmiyoruz çünkü güvenli bir yöntem değil. Volt’ta yoldan geçen herhangi bir otomobile binmiyorsunuz.
Volt'a üye olabilmek için Facebook hesabınızı ve telefon numaranızı doğrulamanız gerekiyor. Üye olduktan sonra Volt, kullancıların TC Kimlik numaralarını doğruluyor. Ayrıca Volt'la araba kullananların araba ve sürücü bilgileri kontrol ediliyor. Ehliyet, ruhsat, araç sigortası ve plaka numarası gibi onaylar gerçekleşiyor. Onaylı sürücülerin profillerinde özel bir rozet görebilirsiniz. Ancak yine de her zaman yolculuğu paylaşmak sizin kararınız. Bir sürücünün profili size güven vermiyorsa yolculuğu iptal edip başka bir araba bulabilirsiniz. Volt şehirdeki en güvenilir ulaşım alternatifini yaratmak için sürekli yeni özellikler geliştirmeye devam ediyor.
OO: Peki otomobil paylaşmak gerçekten ucuz ulaşım talebi mi, yoksa sosyal deneyim ihtiyacı mı?
AH: İkisi de. Örnek vereyim. Bir keresinde bir profesörle yolculuk yapıyordum. “Volt’u neden kullanıyorsun?” diye sordum. Bana her gün tek yöne 40 dakika yol gittiğini ve yolda sıkıldığını, konuşmak ihtiyacı hissettiğini söyledi. Yani trafikte geçirdiğiniz süre boyunca hem ekonomik hem de sosyal kazanç sağlamak mümkün.
OO: Son olarak, büyük şehirlerde ulaşımın geleceğini nasıl görüyorsunuz?
AH: Bence ulaşım sektöründe otomobil sahipliğinden, otomobil paylaşımına doğru hızlı bir geçiş var. Çünkü otomobili paylaşmak çok daha az maliyetli bir yöntem. Hatta koltuk paylaşımı için de büyük bir pazar olacak. İnsanlar otomobil satın almaktan yakında vazgeçecek.
Otomobiller elektrikli, çevreci ve otonom olacak. Böylece yollar da daha boş olacak. PWC’nin çok ilginç bir çalışması var. Diyorlar ki günümüzde aynı sayıda insanı taşımak için aslında tüm otomobillerin %1’i yeterli. Yakın zamanda elektrikli, paylaşılan ve tamamen otonom araçlara geçince, trafikte yer alan araç sayısı ciddi anlamda azalacak. Büyük otopark alanlarına da gerek kalmayacak.
OO: Böyle bir geleceğe ne kadar yakınız?
AH: Önümüzdeki 15 yılda gerçekleşeceğini düşünüyorum. Hatta şu anda 1 yaşında olan oğlum, sanırım hiçbir zaman otomobil kullanmayı öğrenmeye ihtiyaç duymayacak.
OO: Ben de kendi oğlum hakkında aynı şeyi düşünüyordum.
AH: Ben gelecek hakkında umutlu ve heyecanlıyım.
OO: Çok teşekkürler Ali Halabi bu güzel sohbet için.
AH: Ben teşekkürlerim ederim.
Volt bir otomobil paylaşım sistemi. Farz edin iş çıkışı trafik saatindesiniz, toplu taşıma çok yoğun. Aplikasyonu açıyorsunuz, gideceğiniz yeri seçiyorsunuz. Aplikasyon size o yöne hali hazırda gitmekte olan araçları gösteriyor. İstediğiniz bir aracı seçip, yan koltuğuna yerleşip, beraber otomobil konforunda yolculuk ediyorsunuz.
Tam tersi de mümkün. Siz trafiktesiniz ve yan veya arka koltuğunuz boş. Volt aracılığıyla aynı yöne giden birini alıp beraber yol alabilir, yol masraflarınızda da tasarruf yapabilirsiniz.
Volt’un detaylarını ve ulaşımın geleceğini Ali Halabi’yle konuştuk;
Ozan Onat: Nedir Volt? Bana ne faydası var?
Ali Halabi: İstanbul trafiğine tepeden bir bakış atarsanız 10 aracın 8’inde sadece sürücü var. Yani koltukların %85’i boş. Çok büyük bir kaynak israfı.
Biz de Volt’la size “Nereye gidiyorsunuz?” diye soruyoruz ve o yöne giden bir araç buluyoruz. Size yeni bir araç tahsis etmiyoruz. Uber’le farkımız bu mesela. Biz sizi zaten o yöne gidecek bir otomobille eşleştiriyoruz. Siz de sürücünün yol masrafını paylaşıyorsunuz. Yakıt, OGS, HGS, genel giderler vs.. Başka hiçbir ekstra maliyet yok.
Çanakkale Köprüsü'nden hızlı tren geçecek mi?
OO: Fikir nasıl doğdu?
AH: İnsanlar olması gerekenden fazla zamanı trafikte geçiriyor ve bu hiç normal bir durum değil. Yeni yollar, tüneller, köprüler inşa ediliyor ancak bu sorunu çözmüyor, tam tersi araçlara daha fazla yayılacakları alan sağlıyorlar. Bence trafik problemini çözecek iki şey var; biri daha fazla altyapı yatırımı, metro, demiryolu hatları gerekiyor, ki bence bu yatırımlar zaten yapılıyor.
İkinci çözümse yolculuk paylaşımı. Bence ulaşımı bütüncül bir model olarak düşünmek lazım. Sıradan bir vatandaş için hangi opsiyonlar var? Bazıları her zaman araba kullanmayı tercih eder. Avrupa’da da böyledir. Kimisi yürümeyi sever ama İstanbul’da bu oldukça zor. Şehir yürümeye elverişli değil. Bisiklet kullanmak bir tercih ve bu konuda gelişme de var İstanbul’da ama yaygın değil. Ardından dolmuşlar, otobüsler yani toplu ulaşım geliyor. Sonrasında fiyatlandırma konusunda ciddi bir boşluk var. Taksilere gelene kadar büyük bir fiyat aralığı. Biz Volt olarak bu boşluğu doldurmaya çalışıyoruz. Toplu taşımanın biraz üstünde yer almak amacımız. Volt teknik olarak taksilerden %70 daha ucuz.
OO: Sürücünün ne kazancı var burada?
AH: Siz sürücü olarak zaten yapacağınız masrafın bir kısmını geri kazanıyorsunuz. Şöyle düşünün; otomobil genelde evimizden sonra hayatımızdaki ikinci büyük yatırım kalemi. Ama bu çok manasız bir durum çünkü ömrünün %95’ini otoparkta yatarak geçiriyor. Günde 1-2 saat kullanıyorsunuz, ama size masrafı çok fazla. Ayrıca çok şikâyet ettiğimiz trafiğe de sebep oluyor. Biz de diyoruz ki, tamam otomobilin dursun orada ama yolculuklarında onu paylaş. Böylece hem maliyetini azalt, hem de trafiği. Volt’ta her yolculuğunuza birini alsanız ayda 400-500 TL kazanabilirsiniz. Bu para hayatınızı geçindirmeyebilir ancak arabanızın pek çok masrafını çıkarır. Bu arada yeni bir program başlattık, hiçbir yolcu bulamasanız bile biz size ayda 100 TL ödemeyi garanti ediyoruz.
Türkiye'nin ilk ve tek Mars aracı
OO: Aslında bu aynı firmada çalışan iki arkadaşın tek otomobille işe gitmesi gibi bir şey değil mi?
AH: Evet, aslında arkadaşıma “Aynı yöne mi gidiyoruz? Hadi beni de götür” diyorum. Diğer opsiyonlarım toplu taşıma ya da taksi çağırmaktı ki bu sadece kendimi taşımak için trafiğe bir araç daha sokmak demek. Bu sistemle ben senin aracına biniyorum. Unutmayalım ki bu araç ben olsam da olmasam da o yöne gidecek zaten.
OO: Volt yerel bir marka. Dünyada benzeri var mı?
AH: Bize benzer sistem dünyada birkaç tane var, Tel Aviv ve San Francisco’da Google Waze Rider’la bunu deniyor. Chicago’da Uber’in UberCommute sistemi var, ayrıca Hindistan ve Çin’de de deniyorlar bu sistemi.
OO: Peki ya BlablaCar?
AH: Blablacar bizden farklı. Onlar şehirlerarası çalışıyor, bizse İstanbul içinde. Blablacar’da planlı yolculuk yapılıyor. Bizse büyük şehrin karmaşasında anlık hizmet veriyoruz.
OO: Tüm dünyada insanlar otomobillerini, evlerini, ofislerini paylaşmaya başladı son dönemde. Bu sizce gelip geçici bir trend mi? Yoksa modern yaşamın getirdiği bir zorunluluk mu?
AH: Bence bu bir trend değil. Biz insanlar bir evrim geçiriyoruz. Paylaşım ekonomisini teknoloji destekliyor. Teknoloji verimsiz kaynaklara bir çeşit çözüm getiriyor. Evinizin önünde yatan otomobilinizde olduğu gibi. Daha önce ciddi bir israftı ama çok fazla alternatifiniz de yoktu. Şimdi teknoloji sayesinde bir alternatif var.
Paylaşım ekonomisi giderek daha da büyüyecek çünkü size daha basit ve daha ucuz yaşam vadediyor.
OO: Bu konuyu herkes soruyor biliyorum ama yine de sormam lazım. Aslında yaptığınız iş bir çeşit modern otostopçuluk değil mi? Güvenliği nasıl sağlıyorsunuz?
AH: Otostopçuluk tabirini pek sevmiyoruz çünkü güvenli bir yöntem değil. Volt’ta yoldan geçen herhangi bir otomobile binmiyorsunuz.
Volt'a üye olabilmek için Facebook hesabınızı ve telefon numaranızı doğrulamanız gerekiyor. Üye olduktan sonra Volt, kullancıların TC Kimlik numaralarını doğruluyor. Ayrıca Volt'la araba kullananların araba ve sürücü bilgileri kontrol ediliyor. Ehliyet, ruhsat, araç sigortası ve plaka numarası gibi onaylar gerçekleşiyor. Onaylı sürücülerin profillerinde özel bir rozet görebilirsiniz. Ancak yine de her zaman yolculuğu paylaşmak sizin kararınız. Bir sürücünün profili size güven vermiyorsa yolculuğu iptal edip başka bir araba bulabilirsiniz. Volt şehirdeki en güvenilir ulaşım alternatifini yaratmak için sürekli yeni özellikler geliştirmeye devam ediyor.
OO: Peki otomobil paylaşmak gerçekten ucuz ulaşım talebi mi, yoksa sosyal deneyim ihtiyacı mı?
AH: İkisi de. Örnek vereyim. Bir keresinde bir profesörle yolculuk yapıyordum. “Volt’u neden kullanıyorsun?” diye sordum. Bana her gün tek yöne 40 dakika yol gittiğini ve yolda sıkıldığını, konuşmak ihtiyacı hissettiğini söyledi. Yani trafikte geçirdiğiniz süre boyunca hem ekonomik hem de sosyal kazanç sağlamak mümkün.
OO: Son olarak, büyük şehirlerde ulaşımın geleceğini nasıl görüyorsunuz?
AH: Bence ulaşım sektöründe otomobil sahipliğinden, otomobil paylaşımına doğru hızlı bir geçiş var. Çünkü otomobili paylaşmak çok daha az maliyetli bir yöntem. Hatta koltuk paylaşımı için de büyük bir pazar olacak. İnsanlar otomobil satın almaktan yakında vazgeçecek.
Otomobiller elektrikli, çevreci ve otonom olacak. Böylece yollar da daha boş olacak. PWC’nin çok ilginç bir çalışması var. Diyorlar ki günümüzde aynı sayıda insanı taşımak için aslında tüm otomobillerin %1’i yeterli. Yakın zamanda elektrikli, paylaşılan ve tamamen otonom araçlara geçince, trafikte yer alan araç sayısı ciddi anlamda azalacak. Büyük otopark alanlarına da gerek kalmayacak.
OO: Böyle bir geleceğe ne kadar yakınız?
AH: Önümüzdeki 15 yılda gerçekleşeceğini düşünüyorum. Hatta şu anda 1 yaşında olan oğlum, sanırım hiçbir zaman otomobil kullanmayı öğrenmeye ihtiyaç duymayacak.
OO: Ben de kendi oğlum hakkında aynı şeyi düşünüyordum.
AH: Ben gelecek hakkında umutlu ve heyecanlıyım.
OO: Çok teşekkürler Ali Halabi bu güzel sohbet için.
AH: Ben teşekkürlerim ederim.
SON DAKİKA
