hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Yasemin Bilgel Yasemin Bilgel

    ABD'nin PYD açıklaması neden inandırıcı değil?

    10.02.2016 Çarşamba | 10:55Son Güncelleme:

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Senin ortağın ben miyim Kobani'deki terörist mi?" sözüne "PYD´yi terör örgütü olarak görmüyoruz" açıklamasını yapan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby'nin sözleri neden inandırıcı değil?

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Neden ABD´nin PYD Açıklaması İnandırıcı Değil?

    ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, ABD´nin PYD´yi terör örgütü olarak görmediğini ve PYD´ye olan desteğin devam edeceğini söyledi. Ne Kirby´nin açıklaması, ne de Türkiye´nin tepkisi şaşırtıcı. ABD ve Türkiye´nin PYD´ye bakış açılarındaki farklılık zaten Ekim 2014 Kobani krizinde açıkça ortaya çıkmıştı. Kobani krizinden bu yana ABD, Türkiye´nin bu konudaki hassasiyetine rağmen, PYD´ye askeri ve stratejik destek vermeye devam ediyor.

    ABDnin PYD açıklaması neden inandırıcı değil

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    ABD´nin PYD´yi Destekleme Sebebi

    ABD´nin neden PYD´yle Suriye´de işbirliği yaptığının sebebi açık. PYD, ABD´nin Suriye´de IŞİD ile mücadelede en etkin gördüğü grup. Ne Rusya, ne Türkiye, ne İran, ne de Esad rejiminin Suriye´de önceliği IŞİD ile mücadele. Bu durumda, Suriye sorununa ağırlıklı IŞİD ile mücadele bağlamında bakan ABD için de IŞİD sorununda kendine en yakın ortak olarak gördüğü grup PYD. Bu nedenle de PYD´yi destekliyor ve görünen o ki desteklemeye devam edecek. Ancak, ABD´nin bu politikasına devam ederken PYD-PKK bağlantısını/ilişkisini inkâr edebilmesi mümkün değil. ABD Kongre Araştırma Servisi´nin (Congressional Research Service) Amerikan Kongresi´ni bilgilendirmek için hazırladığı raporlar dahi açıkça PKK-PYD ilişkisinden bahsediyor.

    Kongre Araştırma Servisi Raporları ve PYD-PKK Bağlantısı

    Kongre Araştırma Servisi´nin Jim Zanotti tarafından hazırlanan 5 Ekim 2015 Türkiye raporunda, PYD´nin PKK´nın kardeş örgütü (sister organization) olarak tanımlandığını görüyoruz. Zanotti, 23 Aralık 2015 Türkiye raporunda da yine PKK ve PYD´nin yakınlığı ve ortak elemanları olduğuna dair iddialar oluğunu yazıyor. Özetle, ABD, PKK ve PYD bağlantısından haberdar. Bu durumda, PKK´yı terör örgütleri listesine alan ABD´nin, PYD´yi PKK´dan tamamen ayrı tutması ciddi bir tutarsızlık. ABD´nin bu tutarsızlığın farkında olmaması da mümkün değil. Ancak, menfaatleri gereği PKK ve PYD arasındaki ilişki yokmuşçasına davranıyor. Bu durumda Türkiye ne yapabilir?

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Türkiye Ne Yapabilir?

    AKP hükümetinin yapabilecekleri bu durumda kısıtlı gözüküyor. Bunun temel sebebi de bugün Türkiye´nin Suriye´de bir müttefiki yok. AKP hükümeti, Suriye politikasında ABD´ye gereğinden fazla güvendi ve bir şekilde ABD´yi ikna edebileceğini varsayarak hareket etti. Bugün bu varsayımın, ABD´nin Suriye politikasını doğru okuyamamanın, bedelini ödüyor. Son olarak, AKP, Rusya´yı da karşısına alarak, Suriye´de iyice çaresiz duruma düştü. Hâlbuki doğru bir Suriye politikası – Suriye sorununda tarafsızlık, Rusya ve İran ile PYD öncelikli bir işbirliği – Türkiye´nin bugün bu durumda olmasını önleyebilirdi. Ancak, halen yapılabilecekler var.

    Öncelikle, AKP hükümeti, tüm diplomatik kanalları kullanarak, Türkiye´nin PYD konusundaki hassasiyetlerini dile getirmeli ve kanıtları ile PKK-PYD arasındaki bağlantının altını çizmeli. Türkiye´nin söylemlerinin burada kanıtlar ile desteklenmesi özellikle önemli. Sadece sert çıkışlar, ne yeterli ne de yapıcı olacaktır.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Rusya ile ilişkilerin düzeltilmesi de diğer bir öncelik olmalı. AKP hükümeti, artık Rusya´nın Suriye´de en etkin oyuncu olduğunu ve ABD´nin Suriye sorununu Rusya´ya devretmede problem görmediğini kabul etmeli. Rusya´nın giderek Suriye´de istediklerini elde etmede yol aldığı da düşünülürse, AKP Rusya´yı yok sayarak, sadece ABD ile işbirliğiyle, Suriye´de Türkiye´nin menfaatlerini koruyamaz. Rusya ile ilişkiler ne kadar dibe vurmuş olursa olsun, unutmamak gerekir ki devletler diğer devletlerle ilişkilerinde, menfaatleri gereği, her zaman geri dönüşler yapabilir. Dün dost olan devlet yarın düşman olabildiği gibi, dün düşman olan da yarın dost olabilir. Türkiye´nin de Rusya ile tekrar ilişkilerini yapıcı bir duruma getirmemesi için hiçbir sebep yok. Neticede, Rusya ile Türkiye´nin Suriye´de menfaatleri çakışmıyor. Rusya´nın Suriye krizi başladığından bu yana Esad rejiminin ayakta kalması ve Suriye´nin bölünmemesi gerektiği yönündeki politikası zaten Türkiye´nin de menfaatine gelen bir Suriye politikasıydı. Her ne kadar Rusya bugün PYD´yi desteklemeye başladıysa dahi, Rusya için PYD Suriye´de bir öncelik değil. Bu sebeple, Türkiye, ABD´yi ikna etmeye gösterdiği çabayı, Rusya ile ilişkileri düzeltmek için de göstermeli.