hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Yrd.Doç.Dr. Mehmet Emin Güneş Yrd.Doç.Dr. Mehmet Emin Güneş

    Sahursuz iftar mide hastalıklarına davetiye çıkarmakta

    22.06.2015 Pazartesi | 20:58Son Güncelleme:

    Ramazan ayı, ruh ve beden temizliğinin ön planda olduğu, bir bakıma bedenin dinlenmeye geçtiği aydır.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ramazan ayı ile beraber, günlük besin tüketimi önemli değişikliklere uğrar. Alışılmış üç öğün yemek ramazanla birlikte tek yahut ikiye düşer. Bununla birlikte uzun süren açlık ve susuzluk, bedensel ve zihinsel aktivitede azalmaya neden olur. Dikkatte azalma, halsizlik ve yorgunluk bu dönemde en çok görülen yakınmalardır. Bu yakınmaları ortadan kaldırmanın, bedensel ve zihinsel yönden kaybı önlemenin en önemli  yolu, sahura kalkmaktır.

    Tek öğün ile tutulan oruçta, uzun açlık sonrası, iftarda bolca yenilen pide, bolca tüketilen yemek, mide hastalıklarının aktifleşmesine yol açmaktadır. Uzun süren açlık sonrası hızla tüketilen besinler, midede dolgunluğa ve mide asit salgısının artmasına neden olmakta, gastrit, mide ülseri veya reflü hastalığı olanlarının şikayetlerinin belirginleşmesine neden olmaktadır.

    Oruç tutarken sahura kalkmak önemlidir. Bu sayede uzamış açlık süresi azaltılmış ve günlük yaşamda eksik olan öğün sayısı nispeten tamamlanmış olur. Sahursuz iftar sadece mide hastalıklarının ortaya çıkmasına değil, kan şekerinde bozulmaya ve tansiyon dengesizliğine de neden olmaktadır. Sahur, oruçlunun gün boyu yaşadığı yorgunluğu, halsizliği ve dikkatteki azalmayı önleyecektir.

    İftarda yağlı yiyeceklerden ve şerbetli tatlılardan uzak durmak gerekir. İftara çorba ile başlamak, arkasından hafif bir kahvaltı ve istenirse bir sebze yemeği ile tamamlamak doğru olandır. Yemek yavaş yenmeli ve iyice çiğnenmelidir. İftarda gazlı içecekler yerine, su, ayran, taze meyve suları tercih edilmelidir. Su alımı iftarın sonuna değil, iftar boyunca içilecek şekilde olmalıdır. Yemek sonunda içilen su mide hacmini daha da dolduracak, reflü şikayetlerinin artmasına neden olacaktır.

    İftar ile sahur arasına, yoğurt, sütlü tatlı veya meyve gibi ara öğün eklemeli, sahurda protein ağırlıklı gıdalar tercih edilmelidir. Sahur için önerimiz, süt, yoğurt, peynir ve haşlanmış yumurtadır. Sahurda protein ağırlıklı beslenmek, gün içindeki doygunluğu uzatacaktır. Uzun süren susuzluk, sonucu olabilecek kabızlığı önleme adına, iftar ve sahur arasında 1.5-2 litre sıvı tüketilmeli, iftar ve sahur sofralarının vazgeçilmezi olan sıcak pidelere zaman zaman ara verilerek, bol tahıllı, kepekli ekmekler tercih edilmelidir.