hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Rasmussen NATO'nun yeni genel sekreteri

    Rasmussen NATOnun yeni genel sekreteri
    expand

    Türkiye'nin karşı çıktığı Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, NATO'nun yeni genel sekreteri oldu. Devreye AB ve ABD girdi. Düğümü deyim yerindeyse ABD Başkanı Barack Obama çözdü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da bunu doğruladı, "ABD Başkanı Barack Obama çekincelerimizi giderdi" açıklamasını yaptı.

    Rasmussen ile birlikte basın toplantısı düzenleyen de Hoop Scheffer, bütün üye ülkelerin bu konuda anlaştığını belirterek, Rasmussen'in genel sekreterlik için en uygun aday olarak görüldüğünü ifade etti.

    Rasmussen'i tebrik eden de Hoop Scheffer, yeni NATO Genel Sekreterine görevinde başarılar diledi.

    Scheffer, düzenlenen basın toplantısında, Türkiye'nin itirazlarının nasıl aşıldığının sorulması üzerine, Rasmussen'in oy birliğiyle seçildiğine dikkat çekti.

    De Hoop Scheffer, NATO'daki görüşmelerde 10'dan fazla NATO üyesi ülkenin, Afganistan'a asker, polis, eğitim ve para yardımı taahhüdünde bulunduğunu da söyledi.

    De Hoop Scheffer, "Afganistan'daki seçimler sırasında görev yapacak askerleri ve polisi destekleyeceğiz. Bu, belki de zirvenin en önemli sonucudur" dedi.

    Rasmussen: "Türkiye'nin endişelerini anlıyorum"

    Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, "yeni NATO Genel Sekreteri olarak elimden gelenin en iyisini yapacağını" söyledi.

    Rasmussen düzenlenen basın toplantısında, "Bugün tarihi bir gün. Sadece NATO genel sekreterliği üzerinde karara vardığımız için değil. Bugün en başarılı barış hareketlerinden birini kutluyoruz. Fransız-Alman dostluğunu kutluyoruz, Avrupa'nın birliğini kutluyoruz, NATO müttefikliğinin 60. yılını kutluyoruz" dedi.

    Rasmussen, NATO'nun bugünkü toplantısından sonra yeni bir sayfa açıldığını belirterek, "21. yüzyılın yeni zorluklarına karşı hazırız" diye konuştu.

    Anders Fogh Rasmussen, "Türkiye'nin endişelerin anladığını" belirtti ve "genel sekreterlik görevi boyunca Türkiye ile yakın işbirliği içinde olacağını"söyledi.

    "Türkiye'nin stratejik olarak önemli bir ittifak üyesi olduğunu" belirten Rasmussen, "Türkiye'nin aynı zamanda Avrupa ve Ortadoğu arasında köprü rolü oynadığını" bildirdi.

    "Türkiye'nin bölücü terör örgütünün Danimarka'dan TV yayını yapması" ve "karikatür krizi" ile ilgili olarak çekincelerinin hatırlatılması üzerine Rasmussen, "Türkiye'nin endişelerini tamamen anlıyorum. Türkiye ile yakın işbirliği içinde olacağım. Müslüman dünyası ile iyi ilişkiler kuracağım" dedi.

    Rasmussen, bölücü terör örgütünün yayın organı ile ilgili olarak gerekli kanıtlarını sağlanması ve mahkemenin bu konuda karar alması halinde Danimarka'nın da gerekeni yapacağını ifade etti.

    Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy,
    "NATO Genel Sekreteri seçiminde bir sonuca ulaşılacağına inancımız tamdı" dedi.

    Nicholas Sarkozy de Rasmussen ile ilgili, "Rasmussen, insan haklarına daima saygılı bir isim olmuştur" diye konuştu.

    Sarkozy, ilk defa bir NATO zirvesine katılan ABD Başkanı Barack Obama'nın da zirvede somut çözümler alınması çerçevesinde büyük çaba gösterdiğini belirtti ve ittifak üyeleri arasında görüş ayrılıkları olmasının son derece doğal olduğunu, görüş ayrılıklarının G-20 zirvesinde de ortaya çıktığını, önemli olanın sorunların yapıcı ortamda çözülmesi olduğunu söyledi.

    Rasmussen'i tebrik eden ve yeni görevinde başarılar dileyen Almanya Başbakanı Angela Merkel de "Türkiye engelinin nasıl aşıldığının" sorulması üzerine, toplantıya katılan bütün liderlerin, Rasmussen'i desteklemesi konusunda kararlı olduklarını kaydetti.

    Rasmussen'in genel sekreterliği için oy birliği gerektiğini hatırlatan Merkel, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmelerin ardından mutabakat sağlandığını ifade etti.

    Belçika Başbakanı Herman Van Rompuy,
    NATO'ya genel sekreter seçilmesi tartışmalarına doğrudan katılmadığını, ancak sonuçtan memnuniyet duyduğunu söyledi.

    Van Rompuy, NATO zirvesi sonunda düzenlediği basın toplantısında, Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen'in adaylığına destek verdiğini ancak tartışmalar dışında kaldığını, taraf ve etkili olamadığını anlattı.

    Belçika Başbakanı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile özellikle ABD Başkanı Barack Obama, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi'nin yoğun görüşmeler yaptığını söyledi.

    "Önemli olan sonuçtur" diyen Van Rompuy, oybirliği ile seçilen Rasmussen'in, Gül tarafından "sıcak bir şekilde tebrik edildiğini" de anlattı.

    Türkiye olumsuz bakıyordu


    Karikatür krizi ve ROJ TV nedeniyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "olumsuz baktığı"nı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "rahatsız olduğu"nu açıklamalarının ardından, NATO zirvesinde Türkiye Rasmussen markajına alınmıştı.

    AB ülkelerinin ve NATO müttefiklerinin, bu tavrı değiştirmek için yoğun çaba harcadıkları, baskı girişimlerinde bulundukları, NATO zirvesinde Türkiye'yi temsil eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bu konuyu ağırlıklı olarak konuştukları gözlemlendi.

    AB Komisyonu üyesi Olli Rehn'in Finlandiya'da, bir televizyon kanalına "apar topar" verdiği demeçteki değerlendirmeleri de Ankara'ya yönelik baskı girişimleri çerçevesinde ele alındı.

    Rehn, "Türkiye, çok beğenilen Rasmussen'i desteklemeyerek hata yapıyor" derken, "ifade özgürlüğü" ilkesinden söz etti ve Ankara'nın tavrının, Türkiye-AB ilişkilerini olumsuz etkileyeceğini ileri sürdü.

    Rehn, "Bu durumda, AB üyesi ülkeler ve AB vatandaşları, ifade özgürlüğü gibi değerler konusunda Türkiye'nin uyum düzeyini sorgulayacaklar" dedi.

    Öte yandan, Alman Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Sekreteri Alexander Dobrindt, Türkiye'nin, Rasmussen'in NATO genel sekreterliğine seçilmesini engellemesi nedeniyle Türkiye'yle sürdürülen AB üyelik müzakerelerinin bir an önce sona erdirilmesini istedi.

    Bu arada, Bulgaristan Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Başkanı ve eski dışişleri bakanlarından Solomon Pasi, NATO genel sekreterliğine seçileceğine inandığını söyledi.

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Rasmussen'in NATO genel sekreterliği adaylığına olumsuz bakıyorum" açıklaması, NATO zirvesinde şok etkisi yaratmıştı.

    NATO zirvesinde Türkiye'yi temsil eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, Erdoğan'ı destekleyen açıklamalarda bulunmuş; rahatsızlığını net bir biçimde belli etmişti.

    Reuters haber ajansı, bir Türk yetkiliye dayandırdığı haberinde "Türkiye'den Rasmussen'e zirvede onay yok" ifadesine yer vermişti.

    Diplomatik kaynaklar, zirvede ilk kez böyle bir kriz yaşandığını dile getiriyor.

    Gül-Obama görüşmesi

    Gül, NATO zirvesi sırasında yaptığı ikili temaslar çerçevesinde ABD Başkanı Barack Obama ile görüştü.

    Zirvenin resmi açılışından önce yapılan ve açılışı yarım saat geciktiren ikili görüşme yaklaşık bir saat sürdü.

    Görüşmenin bir bölümüne Rasmussen'in de katıldığı öğrenildi. Görüşmede, NATO'nun yeni genel sekreterinin kim olacağı konusunun öncelikle gündeme geldiği yorumları yapıldı.

    Berlusconi-Erdoğan görüşmesi


    İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi de bugün Başbakan Erdoğan ile konuyla ilgili uzun bir telefon görüşmesi yaptı.

    ttifak kulislerinde, Rasmussen'in adaylığına destek konusunda ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın uzlaşma sağladığı, ancak Türkiye'nin tavrının belirleyici olacağı ifade ediliyor.

    Batı Avrupa basınında çıkan haber ve yorumlarda "karikatür krizi" üzerinde duruluyor, Rasmussen'in bu kriz sırasındaki hatalı tavrının Ankara tarafından hoş görülmediği ileri sürülüyor.

    Liderler yeni seçilecek NATO genel sekreteri konusunda dünkü oturumda anlaşma sağlayamadı. Genel sekreterlik konusunda Rasmussen adı üzerinde bir anlaşmaya varılamamasında Türkiye'nin itirazlarının etkili olduğu belirtiliyor.

    ABD: "Aciliyet yok"

    Konuyla ilgili olarak konuşan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, "Başkan Obama bu konuyu bugün de görüşecek. Biz ABD olarak herhangi bir aday yönünde açıklama yapmadık. Biliyorsunuz prensip olarak da yapmıyoruz. Ama mevcut genel sekreterin süresi temmuza kadar devam ediyor. Konunun bu zirvede aciliyeti yok" demişti.

    NATO Genel Sekreteri Joop de Hoop Scheffer'in görev süresi, 31 Temmuz 2009'da sona erecek.

    Danimarka Başbakanı Rasmussen, tartışmalara rağmen genel sekreter adaylığını resmi olarak açıkladı.

    NATO'nun yeni genel sekreterinin isminin, "tüm ittifak üyelerinin mutabakatıyla" belirlenmesi için 31 Temmuz'a kadar vakit bulunuyor.

    NATO'nun Rasmussen'den önceki genel sekreterleri

    NATO'nun Genel Sekreteri, Kuzey Atlantik İttifakı'nın sivil olan en üst düzey idari yetkilisi olma özelliğini taşıyor ve bu sıfatıyla uluslararası kuruluşlarda NATO'yu temsil ediyor.

    Bu göreve seçilebilmek için uluslararası alanda önemli bir tecrübeye sahip olmak gerekiyor. Genel Sekreterler genel olarak artı bir yıl uzatılabilecek şekilde 4 yıl görev yapıyor olsa da kesin belirlenmiş bir görev süresi bulunmuyor.

    Geleneksel olarak bir Avrupalının seçilmesine rağmen ABD askeri komuta kademesinde etkili oluyor.

    1949'da kurulan NATO'nun tarihinde ilk kez bir Danimarkalı bu göreve seçilirken, 12. Genel Sekreter olacak Rasmussen'den önceki 11 Genel Sekreter şöyle sıralanıyor:

    1952-1957 : Lord Ismay (İngiltere)
    1957-1961 : Paul-Henri Spaak (Belçika)
    1961-1964 : Dirk Stikker (Hollanda)
    1964-1971 : Manlio Brosio (İtalya)
    1971-1984 : Joseph Luns (Hollanda)
    1984-1988 : Lord Carrington (İngiltere)
    1988-1994 : Manfred Wörner (Almanya)
    1994-1995 : Willy Claes (Belçika)
    1995-1999 : Javier Solana (İspanya)
    1999-2003 : Lord Robertson (İngiltere)
    2004-2009 : Jaap de Hoop Scheffer (Hollanda)

    CNN TÜRK HABER PAKETİ ÜYELERİNİN YORUMLARI:


    - Rasmussen hakkinda yorum yapabilecek yeterli bilgim yok. Uzgunum, yorum yok. Ozur dilerim. Iyi gunler.
    - Dogru bir karar. Turkiye Aldigi karardan geri adim atmamali.
    - Neden onay yok. Yine etnik sorun mu huzurlu, dünyali yasamaya engel mi ne? Hani bütün vatandaslarin basbakaniydi? Ne halleri varsa görsün....
    - Onay verilmemesini destekliyorum
    - Din ile Dünya islerini birbirlerine karistirmanin sonucu, milli menfaatler yerine dini menfaatler ön plana çikar.
    - Rasmussen'in Nato Genel Sekreterligine HAYIR.
    - Konustugumuz sozlerin arkasinda dik durmaliyiz artik dayatmalardan Turk Milleti olarak çok çektik Onurlu durusumuzu gorsunler artik
    - Davos tavrini bekliyoruz insallah
    - AYNEN KATILIYORUM AHMET SENOL
    - Bence dogru tum avrupa birligi icinde ve NATO Icinde cok onemli olan makam butun dunyada da saygin tum inanclara saygili bir kisi olmasi arzu edilen demokrari anlayisimizdir. Saygilar.
    - Türkiye bu tutumunda devam etmelidir .iyi günler
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow