hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Varlık Barışı Yasası'nda süre 2 Mart'ta bitiyor

    Varlık Barışı Yasasında süre 2 Martta bitiyor
    expand

    Yurtiçi ve yurtdışı varlıkları ekonomiye kazandırmayı hedefleyen Varlık Barışı Yasası'nda süre 2 Mart'ta doluyor. Şimdiye kadar kaç kişinin yasadan yararlandığı ve ne kadarlık varlığın beyan edildiği belli değil. Maliye, "İstatiki veri toplama arayışına girmedik. Daha fazla mükellefin bu imkandan yararlanmasını istiyoruz" dedi.

    Maliye Bakanlığı Müsteşarı Aktan ile Gelir İdaresi Başkanı Mehmet Akif Ulusoy, kamuoyunda "varlık barışı" olarak bilinen "Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanun" uygulamalarıyla ilgili bilgilendirme toplantısı düzenledi.

    Aktan, bu tür kanunların özel dönemlerde çıkarıldığını, ülkemizde de ekonomik krizin Türkiye'ye yansımalarının en aza indirilmesi için böyle bir düzenlemeye gidildiğini söyledi.

    Küresel ekonomik krizin dünyanın 17'nci, Avrupa'nın ise 6'ncı büyük ekonomisi olan Türkiye'de de etkilediğine işaret eden Aktan, Varlık Barışı Kanunu'nun da, bu ortamda yurtdışı ve yurtiçi varlıkların ülke ekonomisine kazandırılması, kayıtdışı varlıkların kayıtiçine alınması ve işletmelerin mali yapılarının güçlendirilmesi amacıyla uygulamaya konulduğunu belirtti.

    22 Kasım 2008 tarihinde yürürlüğe giren kanun kapsamında 3 aylık bir beyan süreci tanındığına da dikkati çeken Aktan, gerçek ve tüzel kişilerin 2 Mart 2009 tarihine kadar uygulamadan yararlanmaları gerektiğini kaydetti.

    Aktan, söz konusu varlıkların 1 Ekim 2008 öncesi edinilmesinin kanıtlanması zorunluluğunun bulunduğunu anımsattı.

    "Hiçbir şekilde inceleme yok"

    Aktan, kanun kapsamında yurda getirilen varlıklar için geçmişe dönük hiçbir vergi incelemesi yapılmayacağını da belirterek, "Kanunda bu varlıklar için inceleme, soruşturma yapılmayacağı güvencesi açık. Tüm vatandaşlarımız, vergi mükelleflerimiz için bu kanun bir fırsattır. Bu tür varlıklarını, yurtdışındaki varlıklarını yurda getirsinler veya kayda alsınlar. Bu tür kanunların sıkça yürürlükte kalması da söz konusu değil. Bundan yararlansınlar" diye konuştu.

    "Bankalardan isim listesi alınmıyor"


    Gelir İdaresi Başkanı Mehmet Akif Ulusoy ise kanunun uygulamasına ilişkin bilgi verdi.

    Ulusoy, düzenlemeyle 1 Ekim 2008 tarihi itibarıyla yurtdışında sahip olunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile varlığı kanaat verici bir belge ile ispat edilen taşınmazların, Türkiye'de ise yine aynı tarih itibarıyla işletmelerin öz kaynakları içinde yer almayan para, döviz, altın, taşınmazlar ve diğer menkul kıymet ve sermaye araçlarının kapsama alındığını belirtti.

    Yurtdışındaki varlıklar için bankalar, aracı kurumlar ve vergi dairelerine başvurulabildiğine işaret eden Ulusoy, yurtdışı varlıklar için yüzde, Türkiye'deki varlıklar için ise yüzde 5 oranında vergi uygulandığını söyledi.

    Uygulama çerçevesinde bankalardan sadece toplu bilgi alındığını da ifade eden Ulusoy, "Kimin tek tek ne beyan ettiğini, ne kadar bildirimde bulunduğunu istemiyoruz. İsimlerinin gizli kalmasını isteyenler bankalara başvurabilir. Biz bankalardan toplu bilgi alıyoruz" dedi.

    Ulusoy, varlıkların beyan tarihinden itibaren 1 ay içerisinde Türkiye'ye getirilmesi ya da transfer edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

    Beyanların vergi incelemesi karşısındaki durumu

    Ulusoy, bildirim ve beyana ilişkin vergi incelemeleriyle ilgili, "Bildirim, beyandan hareketle 1 Ocak 2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Diğer nedenlerle aynı tarihten önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde beyan edilen tutar gelir, kurumlar ve KDV'den mahsup edilecektir. 22 Kasım 2008 tarihinden önce başlamış incelemeler ile 1 Ocak 2008 tarihinden sonraki dönemlere ilişkin incelemeler ise kapsam dışı olacak" dedi.

    "İstatistiki veri toplama arayışına girmedik"


    Aktan ve Ulusoy, daha sonra gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtladı.

    Aktan, kanun çıktığından bu yana varlık barışı kapsamında ne kadar beyanda bulunulduğunun sorulması üzerine, şu ana kadar bu konuda istatistiki bir çalışmalarının olmadığını söyledi.

    Kanunda 3 aylık bir süre tanındığını anımsatan Aktan, "Bu süre 2 Mart 2009 tarihinde sona erecek. Bu tür kanunlar iyi tanıtım ister. Mükellef belli bir güvenceyi görmeyi arzu eder. Kanun tanıtımı için birkaç haftadır yoğun çalışılıyor. daha 40 güne yakın bir süre var. Bizdeki alışkanlık insanlar son günleri beklerler. Normal vergilerde de bunu görürüz. Beyannameler, son hafta özellikle de son 3 günde verilir. Yurtdışındakilerin varlıklarını getirmesi de belli bir süreç isteyebilir. Belki satıp, getirecek ya da bankadaki vadesinin dolmasını bekleyebilir. Yurtiçindeki kısımda belli bir süreci gerektirir. Biz şubat ayının ortalarından itibaren özellikle de şubat ayının son 10 gününde beyanların yoğunlaşacağını bekliyoruz. Şubatın sonlarında bundan en iyi şekilde faydalanılacağını umuyoruz. Beyandan sonra ödeme için bir aylık bir süre var. Bunun içinde beyanda son günler beklenir diye düşünüyorum" dedi.

    Aktan, mart ayının sonuna doğru da varlık barışından gelecek kaynakla ilgili rakamların ortaya çıkacağını bildirdi.

    Maliye Bakanlığı Müsteşarı, başka bir soru üzerine, varlık barışından gelecek paranın IMF ile yapılan görüşmelerde hiçbir şekilde gündeme gelmediğini belirtti.

    Aktan, "Size isim bazında bilgi gelmeyecekse incelemelerde nasıl ayrım yapacaksınız?" sorusunu da, "Evet bankalardan gelen bilgiler arasında izim olmayacak. Bu varlıklar için geriye dönük vergi incelemesi de yapılmayacağı kanun hükmü. Bunlarla ilgili başka bir sebeple vergi incelemesi varsa elbette varlık barışı için beyanda bulunan kişi bankaya yaptığı beyanın belgesini ibraz ettiğinde bu durum incelemede dikkate alınacak" şeklinde yanıtladı.

    Suç gelirleri


    Aktan, varlık barışı yoluyla giren paranın "kara para" olması durumunda nasıl bir yol izleneceğini de, "Suç gelirleri mevzuatımız var. Bankalar bu kapsamda uyum birimleri oluşturuyor. Vatandaş bankalara varlığını beyan etti, belgelerini ekledi. Bu durumda bankanın aksi bir tespiti yoksa hiçbir şey söz konusu değil, ancak elinde vatandaşla ilgili suç gelirine dönük bir kanıt varsa bunun için MASAK'a şüpheli işlem bildirimini yapacak, MASAK bakacak, herhangi bir emare yoksa işlem yapmayacak, varlığın suç gelirinden kaynaklandığına dair ciddi bir kanıt varsa da kanun kapsamında bunu inceleme elemanına sevk edecek. Her beyan eden mükellef için seyyanen böyle bir araştırma söz konusu değil. Bunun ciddi delile, kanıta dayanması lazım. Yurtdışındaki vatandaşımız varlığının suç geliri olmadığına eminse kesinlikle böyle bir endişe taşımasınlar" şekilde açıkladı.

    Gelir İdaresi Başkanı Mehmet Akif Ulusoy da vergi incelemelerine ilişkin bir soru üzerine, bankalardan beyanda bulunanlar için toplu bilgi alınacağını yineledi ve "Bize (bu ay şu kadar mükellef, şu kadar döviz, şu kadar altın bildirdi. Bunun yüzde 2'si de şudur) diye toplu bilgi gelecek. İsim ve unvanlar bize yansımayacak" dedi.

    Ulusoy, uygulamadan yararlanılmasının avantajını, "Diyelim varlık barışıyla 1 milyon TL beyan edildi. Kanuna göre, bu para yurtdışından geliyorsa vergisi 20 bin, yurtiçinden gelmişse 50 bin TL. Vatandaş parasını beyan etmediyse ve biz de 1 milyon TL matrah farkı bulduysak bu rakamların yerine kendisine 200 bin TL kurumlar vergisi tahakkuk edecek. Bunun yanında 200 bin TL ceza kesilecek. Gecikme faiziyle de bu kişiye 460 bin TL ödeme çıkarılacak" şeklinde anlattı.

    Ulusoy, 2 Mart'ta sona erecek olan başvuru süresinin uzatılıp, uzatılmayacağı yönündeki soru üzerine de bunun kanuni bir düzenleme gerektirdiğini belirterek, "Şu an böyle bir şey söz konusu değil. Bana göre gerekli değil" dedi.

    Ulusoy, Türkiye'deki mevduat güvence sınırının yurtdışındaki varlıkların ülkeye getirilmesinde olumsuz etkisinin olup olmayacağı sorusunu yanıtlarken de, "Evet olabilir. Ama böyle bir eğilim tespiti anlamında bilmiyorum" dedi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow