Kadın cinayetinde polis ihmali mi?

Ankara'da '6 ay evden uzaklaştırma' kararı bulunan eşi tarafından çocuklarının gözü önünde öldürülen Naile Ekinci'nin 4 ablası, cinayette ihmal bulunduğunu ve polisin sorumlu olduğunu iddia etti.

Olayın olduğu gece 4 saate yakın Cebeci Polis Karakolu ve 155 Polis İmdat hattını defalarca aramalarına rağmen polisin cinayet ardından geldiğini iddia eden aile, yetkililerin harekete geçmemesi durumunda AİHM'e dava açacaklarını bildirdi.

Aile yakınları, eşi 34 yaşındaki Naile Ekinci'yi 14 yaşındaki kızı Zeynep'in gözleri önünde öldürdükten sona 9 yaşındaki oğlu Ahmet'in yanında yaşamına son veren 40 yaşındaki Salih Ekinci'nin evlerinde yaşanan dehşet anlarını DHA muhabirine anlattı.

"Polisi aradık, gelmediler"

Abla Nurgül Kıymet, eşinin kaburga kemiği kırıldığı için mahkemenin '6 ay evden uzaklaştırma' kararı vermesine rağmen Salih Ekinci'nin her gün telefon ve mesajlarla tacizlerini sürdürerek defalarca eve girmeye kalkıştığını söyledi. Kıymek, şunları anlattı:

"Salih aynı gece evin önüne tekrar gelmiş, kız kardeşim 22.30'da Cebeci Karakolu'nu 2 kez aramış ve 'Kocam aşağıda evi gözlüyor' demiş. Sonra bizi aradı, oğlumu teyzesinin yanına gönderdim. 11.45'te oğlum ulaştığında hƒlƒ polis gelmemişti. Oğlum, Salih'in arabayı park ederek evi gözlediği yerden uzaklaştığını görmüş ve kız kardeşim de 'Bir daha gelmez' diyerek oğlumu evine göndermiş."

Özel merdiven yapıp eve girdi

Abla Kıymet, Salih Ekinci'nin her şeyi planladığını iddia ederek, kendisinin demirci ustası olduğunu ve o gece balkona çıkabilmek için özel kancalı merdiven yaptığını öğrendiklerini söyledi.

Nurgül Kıymet, "Eve tırmanırken alt komşuları 'Naile'nin evine hırsız giriyor' diye, polisi telefonla aramışlar. Salih, yaklaşık 45 dakika evde kalmış, apartman önündeki komşuları Cebeci Karakolu'nu ve 155'i onlarca kez aramış, ancak polis yine gelmemiş. Salih eve girdikten sonra uyuduğu yatakta Naile'nin kafasına silah dayayarak, 'Bu işin oluru yok mu?' diye sormaya başlamış. Bu sırada 14 yaşındaki kızı Zeynep uyanarak bu korkunç manzarayla karşılaşmış."

"Babama 'annemi öldürme' diye yalvardım"

Zeynep Ekinci, babasına annesini öldürmemesi için yalvardığını ve olayın şokuyla annesine 1 bardak su getirdiğini ancak, annesinin titreyen elleriyle suyunu içemediğini söyledi.

Zeynep Ekinci, şöyle konuştu:

"Babamın silahı ateş aldı ve annem yere yığıldı. Kafasından kan akan annemin bayıldığını düşünerek nabzına baktım, nabız durmuş, annem ölmüştü. Babam kaçmak istiyordu. Kalabalığı görünce kurtulamayacağını anladı. Bu sırada komşularımız kapıyı kırarak içeri girdi ve beni dışarı kaçırdı. Babam, 9 yaşındaki kardeşimin gözlerinin önünde canına kıydı."

"Devlete bir yaprak kağıt kaça mal oluyor?"

Öldürülen kız kardeşi ile birlikte 3 ay önce eşinin kaburgasını kırdığına dair doktor raporunu Cebeci Karakolu'na götürdüklerini belirten abla Keskin, oradaki komiserin kardeşiyle tartıştığını söyledi.

Keskin, "Komiser kardeşime, 'Sen devlete bu kadar neden masraf yaptırıyorsun? Geçen geldiğinde neden söylemedin kocanın seni dövdüğünü, şikayetçi olmadın' diye bağırıyordu. Kız kardeşim de, 'Ben size o gün dayak yediğimi ve şikayetçi olduğumu söyledim' dediğinde komiser ise, 'Sen ne diyorsun kadın, ben seni vazgeçirmedim. Devlete bir yaprak kağıt ne kadara mal oluyor?' diyerek bağırdı" dedi.

Kadından sorumlu bakanlık nerede ?

Abla Nurgül Kıymet, Serap Keskin, Mehtap Yazgan ve Saime Güçlü, kız kardeşlerinin ölümünün normal olmadığına dikkat çekerek, Kadından sorumlu bakanlığın da ilgi göstermesini istedi. Abla Serap Keskin, "Bu normal bir ölüm değildi. Bağıra bağıra ‘ben ölüyorum' diye gitti. Devletin hiçbir kurumundan bir kişi gelip de sormaz mı? Gözünün önünde annesi öldürülen, babası intihar eden, biri 14, diğeri 9 yaşındaki bir çocuğa psikolojik destek dahi sağlanmadı" dedi.

Kardeşine, "gel elimden silahı al" demiş

Salih Ekinci'nin bu cinayeti günler öncesinden planladığının ipuçlarının da ortaya çıktığını belirten genç kadının ablaları, "Salih, oğlu Ahmet ve kendi ailesine silah aldığını söylemiş. O gece erkek kardeşini arayarak, 'Kafam çok karışık. Gel elimdeki silahı al' demiş. Kardeşi ise, 'Nerden aldıysan oraya ver o silahı' yanıtını vermiş" iddiasında bulundu.

Nurgül Kıymet, Cumhuriyet Savcıları ve Devlet büyüklerine seslenmek istediğini belirterek, "Bu konuyla ilgili lütfen bir soruşturma açılsın. Başka Nailelerin hayatı gitmesin. Başka çocuklar yetim, öksüz kalmasın" dedi.