hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Vural: "Gülen'in dönmesi kişisel isteğidir"

    Vural: Gülenin dönmesi kişisel isteğidir
    expand

    MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Fethullah Gülen'in dönmesi kişisel isteğidir. Elbette Türkiye'de bulunmasını yadırgamak mümkün değil" dedi.

    Vural, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin Suriye politikasını eleştirdi.

    "ABD emrediyor AKP şak yapıyor" ifadesini kullanan Vural, "Birileri insanlarımızı silahladırıp birbirine kırdırma yönetimini seçerse ne diyeceğiz?" diye sordu.

    Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın "Başbakan Erdoğan'a olan inancımı koruyorum" açıklamasını anımsatan Vural, "Hangi inancını koruyor? Nereye götürüyorlar Türkiye'yi? Buldukları çözüme bakın, çözüm ortağına bakın. Zana'yı bir idol olarak önümüze koyan bir iktidar" dedi.

    AK Parti'de yönetim sorunu olduğunu ve "AKP'nin çatırdadığını" öne süren Vural, AK Parti yetkililerinin çelişkili açıklamalar yaptığını savundu.

    "Bugün AKP'nin akil kadını Leyla Zana olmuş" diyen Vural, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in "MHP'lilere karşı şahin, PKK'lılara ve bölücülere karşı güvercin olduğunu" öne sürdü.

    Vural, şunları kaydetti:

    "Bugün MHP'ye 'makul çizgiye gelmesi gerekir' denilen çizgi, Zana'nın, Erdoğan'ın, Kılıçdaroğlu'nun geldiği çizgidir. 'Özerklik bile yeterli değil' diyen zihniyetin Erdoğan'ı umut olarak görmesi, Türkiye'nin nereye gittiğini göstermektedir. 'Silah güvencemiz' diyen Zana, Türkiye'nin akil kadın konumuna dönüştürülüyor. Yeter artık. Kimi anlı şanlı hale dönüştürmek istiyorsunuz? Hangi kirli fikri, zikri bu millete enjekte etmek istiyorsunuz."

    Sorular

    Bir gazetecinin, "Başbakan Erdoğan'ın Fethullah Gülen'e dön çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Vural, şunları kaydetti:

    "Böyle bir konuyu bir siyasetçinin siyaset amacıyla kullanmak istemesi saikinin ne olduğu bilmiyorum ama elbette kendilerinin kişisel isteğidir. Elbette Türkiye'de bulunmasını yadırgamak mümkün değil. O bakımdan kendi tercihine bağlıdır. Kendi iradesiyle olabilecek bir konudur. Bu konularda herhalde Başbakan'ın iradesi esas değildir. Türkiye'ye gelmesi, bunun tartışılması, yadırganması, bunun üzerinden bir konumlandırma yapmayı doğrusu haksızlık olarak görüyorum. Milletimiz büyük bir millettir. Böyle bir konunun taktik siyasi amaçlar için kullanılmasını da kamuoyunun takdirine bırakıyorum."

    Bir gazetecinin, "Başbakan Yardımcısı Arınç, bir anlamda terör örgütünün silah bırakması durumunda Öcalan'a ev hapsi olabileceğini ifade etti" sözlerine, "Ev hapsi, genel af, özerkliğe giden yolun düzenlenmesi, anayasada 'Türk milleti' ifadelerinin çıkarılması, Türkçe konusunun ortadan kaldırılması, bütün bunlar bölücü örgütün talepleri. Aynı yolda yürüyorlar" dedi.

    Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin "Acaba Öcalan İmralı'da mı?" sorusunu yönelttiğini ve Başbakan'ın "Beyefendiyi İmralı'ya götürmek lazım" yanıtını verdiğini anımsatan Vural, "Ya yoksa sen ne yapacaksın?" diye sordu.

    Meclis'te dün inşaatta meydana gelen göçükte bir işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili Vural, "İbretlik bir konu. TBMM'de İş Sağlığı ve Güvenliği konusunu görüşüyoruz ve yanı başımızda göçükte bir hayat gidiyor. Nasıl Bir Türkiye?" dedi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow