hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "2014 olsun, ülkemiz için hayır olsun"

    2014 olsun, ülkemiz için hayır olsun
    expand

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanının görev süresine ilişkin, "Şu anda Türkiye'nin Cumhurbaşkanı var. 2014'e kadar bu cumhurbaşkanlığı süreci devam edecek" dedi. Erdoğan, Fettullah Gülen'e yaptığı çağrı ile ilgili olarak da, "Bu konudaki her türlü takdir şüphesiz ki kendilerine aittir" diye konuştu.

    Meksika'ya hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Fethullah Gülen'e yönelik yaptığı çağrı ve bununla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarını değerlendirmesi istenmesi üzerine, şunları söyledi:

    Fethullah Gülen'e çağrı

    "Bizim Türkçe Olimpiyatları'nın finalinde yaptığımız konuşmada ben bu ifadeyi kullandım. Bu benim ilk defa kullandığım ifade değil aslında. Daha önce, farklı zamanlarda Amerika'ya gidip gelen ortak dost dediğimiz arkadaşlarımıza bunu söyledik. Yani ne zaman isterlerse biz bize düşeni yapmaya hazırız dedik.

    Gurbette yaşamasını doğru bulmayız dedik. Bu konudaki takdir şüphesiz ki kendilerine aittir. Biz ise burada üzerimize düşeni yapmaya hazırız dedik. Bunu söyledik ve Türkçe Olimpiyatları öncesinde özellikle böyle bir beklentinin olduğunu bildiğim için bunu finale gelmiş olan gönüldaşlarıyla paylaşalım istedim. Çünkü dışarıda da tabii bazı dedikodular oldu. 'Acaba gelmek istiyor da burada olumsuz yaklaşım mı var' diye. Bunu ortadan kaldırmak istedik. Biliyoruz ki zaten yasal bir manisi söz konusu değil. Bize düşen, hiçbir manisi olmadıktan sonra kaldı ki vatandaşlığı alınmış olanların bile vatandaşlıklarını iade etmiş iktidarız.

    Ama Hoca Efendi'nin zaten böyle bir sıkıntısı yok, manisi de yok. Öyleyse hasret niye? Bu gurbet niye? Bunu özellikle orada ifade edelim dedik. Ama yine de takdir kendilerinindir ama yaptıkları açıklamaya göre herhalde şimdilik böyle bir şey düşünmüyorlar . Allah sağlık sıhhat afiyetler versin. Ben Kılıçdaroğlu'nun değerlendirmesini değerlendirecek değilim."

    Cumhurbaşkanının görev süresi

    Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanının görev süresine ilişkin de "Anayasa Mahkemesi'nin vermiş olduğu karar üzerinde yorum yapmayı kendi açısından gereksiz bulduğunu" belirtti.

    "Çünkü olay bizim üzerimizde döndürülüyor. Buna gerek yok" diyen Erdoğan, "Şu anda Türkiye'nin Cumhurbaşkanının olduğunu, 2014'e kadar bu
    cumhurbaşkanlığı sürecinin devam edeceğini" söyledi.

    Erdoğan, "2014 olsun, ülkemiz için hayır olsun. Değerlendirmeleri de o zaman yaparız" ifadesini kullandı.

    Arınç'ın Öcalan'la ilgili sözleri

    Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, terör örgütü elebaşı Öcalan'la ilgili açıklaması ile Leyla Zana'nın sözlerini değerlendirmesinin istenmesi
    üzerine de Erdoğan, şöyle konuştu:

    "Bülent Arınç'ın yaklaşımı yargının ortaya koyduğu bir yaklaşım değil. Yargının vermiş olduğu bir karar var ve yargı ağırlaştırılmış müebbet hapis
    kararı vermiş. Yürütme de ülkede herhangi bir sıkıntıya vesile olmasın diye tutmuş İmralı'yı seçmiş. İmralı değil de ülkenin herhangi bir şehrinde bir cezaevi de olabilirdi. Ama böyle bir cezaevinin olmasının getireceği neticelerin neler olacağını da yürütme düşündü. Bu birçok olumsuzluklara neden olur diye İmralı'yı uygun gördüler. Biz de zaman zaman bunun üzerinde duruyoruz, değerlendirmesini yapıyoruz. Bazıları 'Şu kadara mal oluyor' gibi speküle etmeye çalışıyor. Ülkenizin huzuru için bazı bedeller ödeyeceksin. Biz de bu bedelleri ödüyoruz. Ben Sayın Bülent Bey'in yaptığı açıklama üzerine, 'Silah bıraksınlar, ondan sonra ev hapsi düşünülür' ifadesi, aramızda görüştüğümüz bir konu değil, kendi şahsi kanaatidir.

    "Zana'dan talep gelirse görüşürüm"

    Sayın Zana'nın, benimle görüşme noktasında gelen hiçbir talebi yoktur. Ama bir milletvekili olarak öyle bir talebi bana geldiği anda kendisiyle
    görüşmekten de kaçmam. Bunu da açıkça söyleyeyim. Temennim odur ki Sayın Zana'nın yapmış olduğu açıklamalar herhalde uzun yılların tecrübesinin de ortaya koyduğu neticedir ve keşke BDP, silahı unutup terör örgütünü unutup, parlamento çatısı altında siyasi mücadelesini sürdürse. Şu anda arkadaşlarımızın birbiriyle yaptığı görüşmeler, Genel Kurul'a (Meclis) girildiği zaman gerçekten ağza alınmayacak hakaretlere dönüşmesin. Genel Kurul içindeki tablo kulislerde öyle değil. Kulislerde tablo çok farklı. Birbirleriyle ikramlaşıyorlar. Ama Genel Kurul'a
    girildiği zaman başka bir dünya var. Biz de bunu anlamakta zorlanıyoruz"

    "Terör örgütü silahı bırakmak durumdadır"

    "Taraflar samimi olsa sorun çözülür" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

    "Benim Başbakan olarak, AK Parti Genel Başkanı olarak söylediğim; bölücü terör örgütü silahı bırakmak durumdadır. Silahı bırakmadığı müddetçe devletin güvenlik güçleri operasyonu bırakamaz. Devletin güvenlik güçleri, görevi bu. Operasyonu kime yapıyor? Bölücü terör örgütü. Kime yapıyor? Halkın huzurunu tehdit edenlere, eli silahlı şehir eşkıyasına yapıyor. Yapmak zorunda. Ne diyorlar. Asker polis silah bırakacak olur mu ya? O, o silahı taşıdığı için zaten polis, o silah taşıdığı için asker. Bundan dolayı görevli, bunun için de bu millet askerine, polisine bedel ödüyor. Bunları birbirinden ayıralım deriz.

    Temennimiz odur ki inşallah bunu artık parlamento içerisine girmiş olan BDP milletvekilleri anlar, onlara gönül vermiş vatandaşlarım da anlar ve bu süreci başarılı şekilde atlatırız. Bu terör belasından da ülkemizi kurtarırız. Ülkemizin kurtulmasıyla birlikte de bu milli birliğimizi, kardeşliğimizi pekiştirecek sürecin başlamasına vesile olur."
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow