İzmir'in göbeğinde radyoaktif çöplük

Türkiye'nin radyoaktif çöplüğü, yıllardır İzmir'in göbeğinde, Gaziemir'de zehir saçıyor. Tonlarca radyoaktif maddeyi temizlemek için ne belediye, ne valilik, ne de bakanlık harekete geçiyor. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, "Radyosyonlu atıkları toprağa gömen fabrika karantina altına alınmalı" demişti ama dinleyen olmadı.

Aslan Avcı Döküm Sanayi ve Tic. A.Ş. 30 yıldan fazla süreyle, Akçay Caddesi üzerinde, kurşun üretimi yaptı. Külçe kurşun elde etmek için ömrünü tamamlamış akü ve hurda kurşun kullanıldı ve radyoaktif atıklar fabrikanın bulunduğu araziye gömüldü. Kaderine terk edilmiş fabrikada makineler, depolar, asit havuzları var. Fabrikanın sahibi Hasan Avcı, 5 yıl önce öldü. Bölge sakinlerinin ifadelerine göre, arazi el altından satılmak isteniyor. İddiaya göre araziyi TOKİ alacak.

Türkiye Atom Enerji Kurumu, bölgede ilk radyasyon tespitini 2007'de yaptı. Üstelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İzmir Valiliği, Büyükşehir Belediyesi de durumdan haberdar. Ancak 5 yıldır bir çalışma yok.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri, atıklar "radyoatkif" olduğu için yetki ve sorumluluk TAEK'te diyor. CNN TÜRK'e bilgi veren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri, bakanlığın söz konusu fabrikaya daha önce para cezası verdiğini belirtti. Atıkların radyoatkif madde olduğu belirlenince, konunun Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun yetki ve sorumluluğuna girdiği açıklandı. Yani, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 5 yıldır zehir saçan radyoatkif maddelerin ne olacağı konusunda yetki TAEK'te diyor.

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'ndan yapılan açıklamaya göre ise kapatma yetkisi Çevre İl Müdürlüğü'nde. Kurum ve İzmir Çevre İl Müdürlüğü'nden bir ekip bölgede yeniden inceleme yapacak. Ne tip bir tehlike var, nasıl önlemler alınması gerekiyor araştırmadan sonra netleşecek.

1999'da İstanbul'da yaşanmıştı

1999 yılında "Dünyanın en önemli 20 radyoaktif kazası"ndan biri Türkiye'de meydana gelmişti. İstanbul İkitelli'de 13 kişilik Ilgaz ailesi "hurda" diye atılan maddelerdeki radyasyona maruz kalmış, Hüseyin Ilgaz hayatını kaybetmişti.

İkitelli'de hurdacılık yaparak hayatını kazanan Ilgaz ailesinin Ocak 1999'da hurda diye satın aldıkları konteynerin içinden radyoaktif madde çıktı. Murat Ilgaz'ın parmakları eridi, Hüseyin Ilgaz 2004 yılında kansere yakalandı ve 5 yıl sonra 57 yaşında hayatını kaybetti. Radyasyona maruz kalan ailenin erkekleri, ancak tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olabildi. Kadınlar ise erken menopoza girdi. İstanbul 2. İdare Mahkemesi, radyasyon içeren kobalt 60 adlı maddeyi denetlemekle yükümlü olan Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nu ağır kusurlu buldu.

Nükleer santrali olmayan Türkiye, listeye girdi

Ilgaz ailesinin 13 ferdine 3 milyon liranın üzerinde tazminat ödenmesine karar verildi.

Bu olayla, hiç nükleer santralı olmayan Türkiye, dünyanın 1956 yılından bu yana yaşadığı en önemli nükleer kazalar listesine girdi.