hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Sevag da ölümünün ikinci yılında anıldı

    Sevag da ölümünün ikinci yılında anıldı
    expand

    Batman'da askerliğini yaptığı sırada bir başka asker tarafından vurularak öldürülen Ermeni asıllı Sevag Şahin Balıkçı, mezarı başında anıldı.

    Batman'ın Kozluk ilçesi Gümüşörgü Jandarma Karakolu'nda vatani görevini yaparken, er Kıvanç A.'nın silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren Ermeni asıllı er Sevag Şahin Balıkçı, ölümünün ikinci yılında mezarı başında anıldı.

    Sevag Balıkçı'nın mezarının bulunduğu Şişli'deki Gregoryan Ermeni Mezarlığı'ndaki törene babası Garabet, annesi Ani, ablası Lerna Özder'in yanı sıra Avrupa Irkçılık Karşıtı Hareketler Ağı Delegasyonu'ndan Benjamin Abtan, İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, Irkçılığa Karşı Dur de Girişimi üyeleri ile Ermeni tarihçi Ara Sarafian'ın da aralarında bulunduğu bir grup katıldı. Mezar başında okunan duaların ardından, katılanlara helva dağıtıldı.

    Avrupa Irkçılık Karşıtı Hareketler Ağı Delegasyonu'ndan Benjamin Abtan, Sevag Şahin Balıkçı'nın dava sürecini en başından beri takip ettiklerini belirterek, "Gelme amacımız Ermeni Soykırımı'nın anmasında yer almak. Irkçılığa karşı mücadele edenlerle birlikte olmak. Hiçbir çocuğun ölümü meşru olamaz. Bir çocuk kaybedildikten sonra çok da yapabileceğimiz pek bir şey yok. Onu geri getirebilmemiz mümkün değil. Ama burada olma sebebimiz, soykırımda katledilen diğer anne-babalara olduğu gibi, yardımcı olabilmek. Onların bu soykırımın son kurbanı olmalarını sağlayabilmek. Başka ölümlerin olmasını engellemek" dedi.

    Sevag Balıkçı'nın babası Garabet Balıkçı da, "Dava sürecini beğenmiyorum. Gerçekler ortaya çıkmadı. Çıkarmak mı istemiyorlar? Veyahut gerçekleri söylemek mi istemiyorlar? Sevag'ın öldürülmesi ırkçılığın bir noktasıdır. Soykırımın 96'ıncı yılında ve Paskalya Bayramı'na denk gelmesi, bir Ermeni'nin bugün öldürülmesi ırkçılığa delalettir" diye konuştu.

    Sevag Balıkçı'nın annesi Ani Balıkçı ise "Acımızı paylaştığı için Benjamin Abtan'a teşekkür ediyorum. 23 Nisan Bayramı'nda bir çocuk ölmesi gerekiyordu. Tam ertesi günü, evet bir çocuk katledildi. Sırf Ermeni olduğu için. Halbuki o önce insan, sonra Ermeniydi. Bunları düşünmek gerekiyordu. Kendisi bunu seçmemişti. Doğuşu öyleydi. Ne yapabilirdi ki" dedi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow