hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    İnsan Hakları Komisyonu Başkanı: "Karakollarda işkence kalmadı"

    İnsan Hakları Komisyonu Başkanı: Karakollarda işkence kalmadı
    expand

    Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, "Artık karakol ve cezaevlerinde kaba dayak, işkence kalmamıştır" iddiasında bulundu.

    TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyeleri bazı karakollar ve Şakran Cezaevi'nde incelemeler yapmak için İzmir'e geldi. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, "Artık karakol ve cezaevlerinde kaba dayak, işkence gibi kötü muamele kalmamıştır" dedi.

    TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün ve beraberindeki TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Cezaevleri Alt Komisyon Üyesi AK Parti Çorum Milletvekili Murat Yıldırım, AK Parti Ağrı Milletvekili Kerim Yıldız, AK Parti Kilis Milletvekili Salih Dal, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, MHP İstanbul Milletvekili Atilla Kaya, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ'dan oluşan heyet, cezaevi ve karakol denetimi için İzmir'e geldi.

    Fevziye Cengiz'in dövülmesi skandalıyla gündeme gelen Karabağlar Karakolu ile sıkışıklık nedeniyle sorunlar yaşandığı belirtilen Yeni Şakran Cezaevi başta olmak üzere bazı karakol ve cezaevlerini ziyaret etmek üzere gelen komisyon üyeleri İzmir Valisi Cahit Kıraç ve İzmir İl Emniyet Müdürü Ali Bilkay'dan kent hakkında brifing aldı.

    Valilik ziyareti sonrası açıklama yapan TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Türkiye'nin cezaevleri ve karakollarda insan hakları konusunda ciddi yol kat ettiklerini söyledi. Karakol ve cezaevlerinde kaba dayak, işkence ve kötü muamelenin kalmadığının altını çizen Üstün, iki gün boyunca yapacakları inceleme ve gözlemlerini rapor haline getireceklerini ve raporu başta İçişleri ve Adalet bakanlıkları olmak üzere ilgili bakanlıklara göndereceklerini söyledi.

    "Sıkışıklık tüm dünyada sorun"

    Cezaevlerinde sıkışıklıktan kaynaklı sorun dışında başka bir sorun kalmadığı söyleyen Üstün, "Yeni açılan Şakran Cezaevi'ni diyelim ki Güneydoğu, Doğu ve Karadeniz'den hükümlü sevk edildi. Bu zorunluluktan kaynaklanan bir durumdur. Ama şunu iddia edebiliriz ki artık cezaevlerimizde eski dönemlerde olduğu gibi kaba dayak, işkence, kötü muamele kalkmıştır. Ama bazı cezaevlerimizde sıkışıklıktan kaynaklanan bir takım olaylar olmakta mıdır? Olmaktadır. Bunu biz kabul ediyoruz zaten. Sadece bizim sorunumuz değil bu durum. Tüm dünyanın sorunudur. Ama şunu söyleyeyim bu sorunlar Belçika, Almanya'da durumun bundan daha kötü olduğunu da söyleyebiliriz. Ama biz kendimizi kendimizle değerlendirmemiz gerekir. Bunu da devletin güvenliği altına gelmiş bu insanlarımızın en iyi şekilde yaşaması için biz komisyon olarak çabalarımızı sürdürüyoruz. Adalet bakanlığı da tabi bu konuda üzerine düşeni yapmaya çalışıyor" diye konuştu.

    "Rutin çalışmalar"

    İzmir'de incelemelerde bulunmalarının sebeplerini Karabağlar Karakolu'nda meydana gelen Fevziye Cengiz'e dayak olayıyla ilgili olduğunu söyleyen Üstün şu bilgileri verdi:

    "Bu çalışmalarımızı rutin olarak yapıyoruz. Ama Türkiye'yi sarsan olayın belki buradan ortaya çıkmış olması ve yine Şakran'da yeni bir cezaevi kampüsünün açılmış olması ve orasının yeni yeni faaliyete geçmiş olması bizi buradan 2013 çalışmalarımıza başlamamıza sevk etti. Yoksa İzmir'imizin asayiş bakımından olsun diğer konularda olsun diğer illere göre çok iyi bir durumda olduğunu düşünüyoruz, tahmin ediyoruz. Buradan çıkan raporları da hem içişleri bakanlığı hem adalet hem diğer bakanlıklarla paylaşıyoruz. Ve daha mükemmel bir seviyeye ulaşmak için çaba sarfediyoruz. İnsan hakları konusu artık evrensel bir durum. Burada oluşacak en ufak bir olumsuzluk dalga dalga dünyaya yayılıyor. Ama neyse ki çok önemli bir mesafe katettik bu konuda. Burada yaşanan bir olumsuzluğu biliyorsunuz ta Cumhurbaşkanımızın makamı olmak üzere herkes kınadı, lanetledi. Dolayısıyla biz de münferit de olsa bu olayların olmaması için çaba sarfediyoruz. TBMM'nin saygınlığı bir yaptırımdır. Bizim raporlarımız meclis başkanlığı aracılığıyla ilgili bakanlıklara gönderilir. Ve ilgili bakanlıklar süresi içinde raporla alakalı neler yaptığını meclis başkanlığımıza ve komisyonumuza sunarlar."
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow