“Medya Sektörü’nde çalışmak çok göz önünde olmayı getiriyor. Çalışanlarınızın neredeyse her biri birer alt marka ve bu markaların yönetilmesi de çok önemli. Her türlü değişim ve gelişme diğer sektörlere göre daha çok takip ediliyor ve etki yaratıyor…”

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

“Değişim Yönetimi özellikle büyük kurumlarda kolay değildir ve ciddi dirençle karşılaşabilirsiniz. Özellikle başarılı şirketlerde insanları değişime ikna etmek daha zordur. Çünkü geçmişten gelen iyi örneklere ve başarılara sıkı sıkıya tutunma hali, “biz nasılsa iyiyiz” düşüncesi sizi geleceğe yönelik hızlı adımlar atma konusunda engelleyebilir.” diyen, Doğan Holding İnsan Kaynakları Başkan Yardımcısı olarak kariyerine devam eden Endüstri Mühendisi ve Astrolog Binnur ZAİMLER’le yaşama dair değişimleri, kariyer açısından yaratıcı gelişim adımlarını, gelecekçi bakış açısının getirilerini konuştuk.

Galatasaray Lisesinin ardından İTÜ Endüstri Mühendisliği’ni bitiren Binnur ZAİMLER, iş hayatıyla, henüz öğrenciyken Club Med tesislerinde tanışmış. İnsan kaynakları, süreç yönetimi ve kalite yönetimi alanlarında hizmet şirketlerinde çeşitli sorumluluklar alan ZAİMLER’in, Koç Holding’de Personel Koordinatörlüğü’nde başlayan kariyer serüveni 20 yıldır devam ediyor. Hızlı Tüketim, Perakende-Tekstil, Telekomünikasyon sektörlerinde farklı görevlerde çalıştıktan sonra katı kalıpların, çerçevelerin, sıkıcı ciddiyetin ve hiyerarşinin pek işlemediği Medya Sektörü, en sevdiği durak olmuş.

Rutin görevlerin yanısıra, Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı’nda Denetçilik, Galatasaraylılar Derneği’nde kısa bir süre İnsan Kaynakları Komisyon Başkanlığı yapmış. Sabancı Üniversitesi-EDU Perakende Programı’nda Danışman ve Eğitmen olarak bulunmuş.

2003 yılında Astrobil Derneği’nde aldığı derslerle astroloji ile tanışıp, Astroloji Okulu’nda Klasik ve Horary astroloji eğitimleri almış. 2011 yılında İş Hayatı ile Astroloji deneyimlerini birleştirme hedefiyle Kepler College-İş ve Finansal Astroloji Programı’nı tamamlamış. Şu an, Uluslararası Astroloji Derneği-ISAR üyesi, Hürriyet Pazar ve CNNTURK.com’da İş Astrolojisi üzerine analizler paylaşıyor.

BİNNUR ZAİMLER| GENÇLİK & SEÇİMLER

Her seçim hayatın farklı şekilde ilerlemesini sağlıyor. Galatasaray Lisesi tercihim çok bilinçli bir seçim olmasa da ‘iyi ki’ dediğim bir tecrübe. Başka bir yer olsaydı hayatım nasıl ilerlerdi bilemiyorum ancak yaptığım seçimden memnunum…

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

İş hayatıyla daha üniversiteye başlamadan, turizm sektöründe çalışarak tanıştım. Fransızca bilmenin avantajıyla Club Med tesislerinde çalışmaya başlamıştım ve Turizmci olma yolunda ilerleyecektim. Babam’ın beni tanıştırdığı akademisyenler ve Babam’ın kariyerime yönelik “Endüstri Mühendisliği ile istediğin her alanda çalışabilirsin, mühendislik okuduktan sonra da turizm sektörünü tercih edebilirsin” yorumundan sonra bu alanda eğitimime devam etmeye karar verdim.

Endüstri Mühendisliği… Temelinde değişim olan, rutinlerden uzak bir alan. Sorgulamaları fazlasıyla içeriyor ve ‘daha iyisini nasıl yapabiliriz’ düşüncesiyle değişimleri başlatabiliyor Endüstri Mühendisliği. Şirketlerdeki değişim aktivistleri de diyebiliriz. Bu alandan mezun olunca pek çok farklı sektörde, değişik birimlerde çalışabiliyorsunuz. İnsan Kaynakları alanında çalışmak da bu yüzden bana çok uzak değildi. Yönetim-Organizasyon konularıyla hep ilgiliydim hatta bir yazılım projemizde İnsan Kaynakları-Kariyer Planlama kısmını üstlenmiştim. Endüstri Mühendisliği, İnsan Kaynakları alanındaki çalışmaları da daha planlı gerçekleştirmenizi sağlıyor.

DEĞİŞİM PROJELERİ | Başarılı & Büyük Kurumlardaki Engelleyiciler

Değişim Yönetimi projeleri özellikle büyük kurumlarda kolay değildir ve ciddi dirençle karşılaşabilirsiniz. Özellikle başarılı şirketlerde insanları değişime ikna etmek daha zordur. Çünkü geçmişten gelen iyi örneklere ve başarılara sıkı sıkıya tutunma, “biz nasılsa iyiyiz” düşüncesi sizi geleceğe yönelik hızlı adımlar atma konusunda engelleyebilir. Bu deneyimleri bazen kenara bırakabilmeyi ve gelecek ihtiyaçlarına ayak uydurabilmeyi sağlamak gerekiyor. “Koç 2000 Projesi” sırasında, 90’lı yılların başında, şirketler için en büyük adım globalleşmeydi, pek çok şirket yabancı ülkelerde iş yapabilme yetilerini edinmeye veya güçlendirmeye çalışıyordu. Bu konuda sadece Türkiye değil Dünya da büyük yol kat etti. Öte yandan geçmişten gelen geleneklerin bırakılması gerçekten çok kolay olmadı.

YAŞAMDA DENGE | Değişen Kurumsal Kimlikler – Yeni Sosyal Roller

Hayatta dönem dönem merkezdekiler değişiyor. Örneğin; çocuğunuz küçükken odak noktanız ev iken, belli bir zamandan sonra ihtiyaçlar değişince farklı ilgi alanlarına ihtiyaç duyuyorsunuz. Bu benim için astroloji olmuştu ve bu beni her açıdan tazeledi. Sonra yine değişen kurumsal görevler, Sivil Toplum Kuruluşu sorumlulukları gibi değişik odak noktaları ortaya çıktı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Değişim sırasında buna adapte olmanız, artık etkisini veya işlevini yitirmiş olan bazı şeyleri de geride bırakabilmeniz, bunlara manasızca sıkı sıkıya tutunmamanız da gerekiyor. ‘Akışa bırakmak’ da hayatımda beni rahatlatan bir bakış açısı bu anlamda.

Şu anda çalıştığım Medya Sektörü’nde olmak çok keyifli. Bazı sektörlerdeki aşırı kuralcılık yok, belli bir entelektüel bakış açısına sahip insanlarla paylaşımda bulunmak zenginleştirici. Öte yandan çok da talepkâr bir sektör ki bu da doğası gereği ve normal. Hiyerarşi pek fazla işlemiyor.

Bu sektörde çalışmak çok göz önünde olmayı getiriyor. Çalışanlarınızın neredeyse herbiri birer alt marka ve bu markaların yönetilmesi de çok önemli. Her türlü değişim, gelişme diğer sektörlere göre daha çok takip ediliyor ve etki yaratıyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Astrolojiyi Hayatıma Dahil Ederken… Yaklaşık 10 senedir astroloji öğreniyorum. Özellikler Kepler College Uzaktan Öğrenme Astroloji Programı’na dahil olmak benim için önemliydi çünkü öğretim yapan kişilerin hepsinini farklı disiplinde ve okullarda yüksek öğrenim görmüş olan çok değerli hocalar olmaları beni etkiledi. Akademik bir disiplinle bu konuda derinleşmek mümkün oldu. Mitoloji, Astronomi, Geometri-Cebir gibi konuları baz olarak bilmek önemseniyordu ve ilk 6 ay boyunca bu temelleri oluşturuyor olmak da beni heyecanlandırdı. Tıpkı Endüstri Mühendisliği’ndeki gibi bir sistem dinamiğine dayanıyor Astroloji. Bir simülasyon gibi de düşünebiliriz. Doğduğumuz andaki gökyüzü dinamiklerinin farkında olmak, hayatımızda bu bilgilerden yararlanmak ve sanılanın aksine genelgeçer bilgiler paylaşmak yerine ‘herkesin hayatının farklı olduğu bilgisi’ üzerine kurulu…

Herkes özünde birbirinde farklı ve öte yandan birbirine bağlı… Astroloji özünde bunu gösteriyor.

İş ve Sosyal Yaşamım Açısından Astrolojinin Etkisi… Çevremde şöyle bir ön yargıyı kırmamı gerektirdi her şeyden önce. Astrolog Steven Forrest; “Astrolog olduğunu entelektüel bir ortamda paylaşmak, Pembe Dizi izliyorum demekle eş etkiyi yaratır.”, der. Popüler Kültürü bir yana bırakıp ve gerçek astroloji ile tanışıp kendime bu konuda özgüven duymam gerekti. Şu an bu konuda konuşmak; sosyal ilişkilerim açısından bir ‘buz kırıcı’ ve yumuşak bir iletişime başlama aracı.

GELECEKTE ROLÜM | Girişimcilik Deneyimi

Şu ana kadarki rollerim daha çok destekleyicilik, kolaylaştırıcılık ve kurumsal hayatta daha çok danışman gibi bulunmak iken yaşamımın ikinci yarısında bir girişimci olma yolunda olabilirim. Bu ilk kez deneyimleyeceğim bir şey olacağından şu andan itibaren bazı adımları atmak gerekiyor.

Fütüristlerin de öngörüleri bundan sonra bireylerin çoklu kariyer sahibi olacakları yönünde. Farklı şapkalara sahip olmak ve bu alanların bireyi yaratıcılık açısından da zenginleştirmesi söz konusu. Ben de Girişimcilik ile yeni bir deneyim yaşamayı tercih edebilirim.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

SEMBOLLER ve OBJELER

Özellikle anlam yüklediğim bir obje veya sembol yok. Her neyi benimsiyorsak anlamını biz yüklüyoruz aslında. Hoşuma giden objeler oluyor ancak kaybettiğimde üzülmem. Bu benimsemelere elbette olumsuz bakmıyorum sadece bağlılıkla bağımlılık arasındaki ince çizgiye önem veriyorum. İnsanı veya objeyi körü körüne sahiplenmek beni rahatsız eder. Anlam yüklediğiniz herneyse onu bulamadığınızda mutsuz olmamalısınız çünkü onun sizin hayatınızdaki işlevi-kontratı bitmiş ve gidiyordur, gitmesi gerekiyordur. Takıntılı olmamalıyız.

Eskiden Behramkale’de Sokrates öğrencileri ve dinleyenleriyle bir araya gelip naif paylaşımlarda bulunurdu. Şu anda Sosyal medya’daki paylaşımı bu naiflikte görüyorum. Herkes olduğu gibi, doğal.

İnternet ve cep telefonum bana bu paylaşıma ulaşmam için aracı oluyor. Takip etmekten keyif alıyorum, özellikle günde bir kaç kez Twitter’ı taramadan geçemiyorum.

DENGE -> Rahatlık, akışta olmak (Durmadan kendini kontrol etmek değil)

RENK -> Turkuaz ve Pembe (Hâlâ büyümeyen bir çocuk olarak seviyorum ve her şeyde kullanıyorum)

AİLE -> Öncelik (Önce çekirdek ailemi, işimi, sosyal ortamları ve aslında herkesi ifade ediyor)

LİDERLİK -> Destek Olmak, Yol Göstermek (Farklı konularda farklı kişileri izlemek)

TAKIM -> Güven

SIRADIŞI OLMAK -> Seviyorum (Sıradışı olanların kendilerini daha iyi tanıdıklarını ve yaşama herkesin, her zaman göremedikleri bir anlam kattıklarını düşünürüm)

MEVSİM -> İlkbahar ve Ekinoks Zamanları (Yenilenme-Uyanış)

DEĞİŞİM -> Kabullenilmesi ve Ona Göre Yön Alınması Gereken (Mükemmelliyetçi bakmadan değişimi karşılamak önemli)

Anılmak İstediğiniz Sıfatlar:

Sevilen ve İyi Bir İnsan

Binnur ZAİMLER Nasıl Biridir?

Farklı ortamlarda farklı algılanan biridir (Örneğin iş ortamında daha mesafeli algılanırken, sosyal yaşamında daha paylaşımcı)

Tekrar Tekrar Okuduğum Kitaplar

KRYON Serisi (Özellikle ilk 5 kitaplık serinin mutlaka okunmasını öneririm).

En İz Bırakan Film

Green Card | Yeşil Kart (1990)

Yaşamdaki Fon Müziğim 

Teoman – Sesi çok derin, etkileyici
Nil Karaibrahimgil – Özellikle motivasyona ihtiyaç duyduğum sabahlarda bir kaç şarkısını dinleyerek başlarım güne.

Sosyal Medya

Herkesin bu mecraları farklı amaçlarla kullandığını düşünüyorum. Bazı paylaşımlar paylaşımcılarına saygı duymamı sağlıyor. Spekülasyonlar dışında her şeyin tamamen yalan olduğu bir şey olduğuna inanmıyorum Sosyal Medya’da, her şey bir mesaj içeriyor.

İnsanların daha aktivist olmalarına, sıradan vatandaşların yönetsel ve siyasi açıdan süreçlere daha çok dahil olmalarını sağladı.

Twitter -> 140 karakterle dahi karşıdaki kişi hakkında fikir veren, kullanıyorum

Facebook -> Bağımlı olunmadığı sürece faydalı olabilir, kullanıyorum

LinkedIn -> Profesyonel, kullanıyorum

İleride Girişimci olmak istiyorum. Kadın Girişimci olmak ve özelinde ‘Kadın’a dair konular benim için çok önemli.

Hayatımda (okuduğum okullar, iş yaşamım açısından) kadın olarak azınlık olduğum ortamlar çok oldu. Ve kadınların çok mükemmelliyetçi olma ve kusursuzluk çabalarına da tanık oldum. Benim böyle bir ‘kusursuz olma’ hedefim yok, Binnur olarak mutlu ve verimli bir yaşamım olsun.

Söyleşiyi Yapan: Seray NÂSIRLI
Fotoğraf: Merve MOR

Kaynak: rna-tr.com