Fransa'nın Cumhurbaşkanı adayı Marine Le Pen, neredeyse çocukluğundan beri siyasetin içinde. İşte 53 yaşındaki Le Pen'in ilginç hayat hikayesi...

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

'Canavarın kızı'... Okulda arkadaşları Marine Le Pen'e bu lakabı taktı. Çünkü babası Ulusal Cephe'yi kurdu. Nefret söylemi, tüm Fransa'da yankı buldu. 8 yaşındayken yaşadığı ev bombalandı. İki kız kardeşiyle ölümden son anda kurtuldu.

Daha çocukken siyasetin karanlık yüzünü gördü. Hukuk Fakültesini bitirip, avukat oldu. Soyadı nedeniyle kimse onunla çalışmadı. Ancak o farklılıkları olsa da bugün babasının izinde.

Ulusal Cephe Lideri Marine Le Pen. Fransa'nın Cumhurbaşkanı adayı.

Ulusal Cephe'ye katıldığında 18 yaşındaydı. 1993'de Paris'ten parlamentoya girmeye çalıştı. Ancak seçilemedi. 6 yıl avukatlık yaptı. 98'de Nord pas de Calais meclis üyesi seçildi. Aynı yıl Ulusal Cephe'nin Hukuk Dairesini kurdu. Dairenin başkanı da kendisiydi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

2002 SEÇİMLERİNDE BABASININ 2. TURA KALMASINDA KATKISI BÜYÜKTÜ

2002 Cumhurbaşkanlığı seçimleri ise siyasi kariyerinde kırılmaydı. Babası Jean Marie'nin aldığı oy, büyük sürprizdi. 5 milyona yakın seçmenin tercihi Jean Marie Le Pen'di. Jacques Chirac'ın ardından ikinci tura kalmayı başardı.

Hiç kuşkusuz bu başarıda Marine'nin katkısı büyüktü. Zira babasına sokakta "faşist" denilirken. O babasını televizyonda savunuyordu. Chirac Cumhurbaşkanı seçilse de akıllarda uzun sarı saçlı kadın kaldı. Fransa kamuoyu 33 yaşındaki Marine Le Pen ile tanışıyordu.

Le Pen 2004'te Avrupa Parlamentosunda milletvekiliydi. Partideki kariyeri de hızla yükseldi. Kısa sürede Ulusal Cephe'nin başkan yardımcısı oldu. 2007'de Cumhurbaşkanlığına aday olan babasının kampanyasını yürüttü.

"FAŞİST DEĞİL, CUMHURİYETÇİ PARTİYİZ"

4 yıl sonra ise babasının hayalini gerçekleştirdi. Marine Le Pen 16 Ocak 2011 tarihinde Ulusal Cephe Başkanıydı.

"Faşist değil, Cumhuriyetçi partiyiz." Babasından mirası aldığında değişim sinyalini böyle verdi. Irkçı söylemin halkta karşılık bulamayacağını anlaması zor olmadı. Partinin kadrolarını değiştirmekle kalmadı. Kodlarıyla da oynadı. Çok değil, 3 yıl sonra babasıyla bile karşı karşıya geldi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Jean Marie yahudi soykırımına "ayrıntı" dedi. Le Pen babasını partiden ihraç etti. Karar için "Doğumdan sonra hayatımın en zor anıydı" ifadelerini kullandı.

Parti içindeki değişim/dönüşüm halkta karşılık buldu. 2012'deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oyunu artırdı. 2014'teki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ise 4 seçmenden birinin oyunu aldı. Fransa tarihinde ilk defa "aşırı sağ" parti, sandıktan birinci çıktı.

"NATO'NUN ASKERİ KANADINDAN ÇIKALIM"

2017'deki seçimlerde 4 Cumhurbaşkanı adayından biriydi. Marine Le Pen ikinci tura kalmayı başardı. Oyların sadece yüzde 34'ünü alabildi.

2017'de Fransa'yı eurodan çıkaracağını vaadetti. Bugün de "NATO'nun askeri kanadından çıkalım" diyor. Üstelik Finlandiya ve İsveç'in üye olmak istediği bir dönemde. Rusya'nın Ukrayna saldırısına da sessiz kaldı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Kırım'ın yasa dışı ilhakını da tanıyacağını söyledi. Le Pen'in oy oranı yükseldi.

"FRANSA'YI FRANSIZLARA GERİ VERELİM"

Le Pen'in kampanya sloganı; "Fransa'yı Fransızlara geri verelim". Finans dünyası, yabancı işçi kesimi de endişeli. En büyük endişeyi ise Avrupa Birliği taşıyor.

TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER

TRT Haber'den Köksal Akpınar'ın haberine göre, Türkiye ile ilişkiler Rusya Ukrayna savaşı sonrası NATO marjında ilişkiler ısındı. Öyle ki, İtalya, Fransa ve Türkiye yeniden iş birliğine hazırlanıyor. Amaç; 2019'da dondurulan SAMP-T Hava savunma sistemini birlikte üretmek. Le Pen'in seçilmesi durumunda ilişkilerin olumsuz etkilenmesi muhtemel.

Aşırı sağ tarihte ilk defa en yüksek oy oranına ulaştı. Le Pen'in Elysee Sarayı'na çıkıp çıkamayacağına Fransa halkı karar verecek. Ancak kazansa da kaybetse de oyunu artırmış olması uzun süre tartışılacak.