hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Arınç: "Zulüm yapılsaydı ben de dağa çıkmayı düşünürdüm"

    Arınç: Zulüm yapılsaydı ben de dağa çıkmayı düşünürdüm
    expand

    Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Şahsıma zulüm yapılsaydı belki ben de dağa çıkmayı düşünürdüm" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Arınç, Van'ın Çaldıran İlçesi'nde düzenlenen AK Parti mitingine katıldı.

    Çözüm sürecine değinen Arınç, "1980'lerden sonra Diyarbakır Cezaevi'nde zulümler yapılırken, Kürtçe konuşmak yasaklanırken, işkencenin biri bin parayken, her şeyini kaybetmiş insanlar eğer çıkıp dağa kaçmışlarsa, intikam almak istiyorlarsa onları da anlamamız gerekir. Benim şahsıma bu zulümler yapılsaydı bende belki dağa çıkmayı düşünürdüm diye isyan ettiğim günler oldu" dedi.

    Türkiye'de 1.5 yıldan bu yana silahların sustuğunu belirten Arınç, terörün bitmesini, silahların susmasını artık cenazelerin gelmemesini, ülkede Kürdü, Türkü ile birbirinin kucağında şehit olanların birbirini vurmamasını, dostça yaşamasını istediklerini anlattı.

    Arınç, şöyle devam etti:

    "Çözüm sürecini en çok destekleyenleden biri bendim. Kürt kardeşlerimizin kahramanlığını, topraklar üzerindeki varlığını taktir eden bir insanım. Beni çok suçladılar. Beni suçlayanlar Kürtlerin varlığını inkar edenler de alay ediyorlardı. Reddediyorlardı. İnkar ediyorlardı. Hayır Kürt yoktur, onlar şunlardır diye hikaye uyduruyorlardı. Meclis kürsüsüne çıktım bu topraklar üzeninde 20 yıldır değil 1000 yıldır kürt var. Asil, vatanperver dindar insanardır dedim. 1980'lerden sonra Diyarbakır Cezaevinde zulümler yapılırken, Kürtçe konuşmak yasaklanırken, işkencenin biri bin parayken, herşeyini kaybetmiş insanlar eğer çıkıp dağa kaçmışlarsa, intikam almak istiyorlarsa onları da anlamamız gekir. Benim şahsıma bu zulümler yapılsaydı bende belki dağa çıkmayı düşünürdüm diye isyan ettiğim günler oldu. Çok şükür isyan etmedik dağa çıkmadık ve elimize silah almadık."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Nevruz'da verilen mesaj yerini buldu"

    Gönüllerinde zaman zaman isyanlar geçirdiklerini belirten Arınç, her şeyin demokrasiyle çözüleceğine inandığını ifade etti.

    Silahların susması için verilen mesajların yerini bulduğunu belirten Arınç, şöyle konuştu:"Silahlar sussun diye nevruzda verilen mesaj yerini bulmaya başladı. Bu yıl da tekrarlandı. Terör olayları yok. Münferit olaylar oluyor. Ama geçmişte olduğu gibi silahlı, mayınlı olaylar artık son buldu. Biraz daha sabır. İnşallah çözüm sürecini sobote etmek isteyenlere karşı çıkılırsa, o zaman bu topraklarda çiçeklerin açtığı, insanların huzur içinde yaşadığı bir toprak olacağız. Çoğu gitti azı kaldı. Baldıran zehiri içerek bu işin sonunun hayırlı olmasını diliyorum. Hiçbir hükümet çözüm sürecine cesaret edemedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sadece rahmetli Özal yapmak istedi ama ona da izin vermediler. Binlerce insanın kanının döküldüğü, herkesin ağıtlar yazdığı bir Türkiye'de ben çözüm sürecine sahip çıkacağım demek cesaret ister. Bu günde hiçbir parti Ak parti kadar samimiyetle durmuyor. Elbette BDP siyasi partidir onun milletvekilleri de çözüm sürecini destekliydorlar. Zaman zaman yaptıkları davranışlarla zor şeyler söylüyorlar kabul edilmeyecek hazmedilmeyecek şeyler söylüyorlar. Ama sabrın sonu selamet diyoruz. Millet yıllardır sabrediyorsa sonuncunu alacak. Sabr acıdır ama meyvesi tatlıdır."

    Hükümetin yalan ve iftiralarla yıpratılmaya çalışıldığını belirten Arınç, ahlak ve edep dışı iftiralarla karşılaştıklarını anlatırken, "Belden aşağı vurarak Başbakanı lekeriz diyenler var. Duvara çamur atın izi kalır diyorlar. CHP'nin MHP'nin siyasette kullandığı bu yolsuzluk iddialara kimse inanmıyor. Partimizin adı ak kimsenin kara çalmasına izin vermeyiz" dedi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow