hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Devlet Bahçeli: "İdam getirilse de şiddet durmayacaktır"

    Devlet Bahçeli: İdam getirilse de şiddet durmayacaktır
    expand

    Devlet Bahçeli, Özgecan Aslan'ın öldürülmesi üzerine başlatılan idam tartışmalarına değindi, "Şiddeti doğuran sosyal ve siyasal iklimin analizi isabetle yapılmadan yasa çıkarılsa da anlamı olmayacak, idam cezası getirilse de şiddet durmayacaktır" dedi. Bahçeli, iç güvenlik paketi nedeniyle kendisine "molotof" suçlaması yönelten Başbakan Davutoğlu'na da, "Bu sözleri ya haplandın da kullandın ya da tehditle söyledin" diye yanıt verdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. TÜİK'in 2014 Yaşam Memnuniyeti Araştırmasının verilerini paylaşarak, mutlu olduğunu beyan edenlerin sayısındaki gerilemeyi işaret eden rakamları paylaştı ve "Türkiye'nin mutluluk konusunda da kutuplaşması hayra alamet görülemeyecektir. Gerçekte ise mutlu azınlık ile mutsuz arasındaki kalabalık gittikçe açılmaktadır" dedi.

    Ekonominin ve istihdam verilerini de konuşmasında paylaşan Bahçeli, "Kısacasını özetlediğim bu Türkiye resminin neresinde zenginlik, refah ve gelişme vardır" diye sordu. Milyonlarca insanın sefalet şartlarında yaşadığını söyleyen Bahçeli, bu şartlar altında kaçak olarak yapıldığını belirttiği yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na sessiz kalmanın mümkün olmadığını ifade etti. Bahçeli, "Ayakkabı alamayan, ekmek bulamayan, şu kış kıyamette palto bile giyemeyen fakir fukaranın elindeki avucundakine göz dikmek hangi ahlaka, hangi insanlığa sığacaktır? İşine gelmeyince dünyada yalnızlığı umursamadığını söyleyen, yeri gelince de Hazreti Mevlana'nın pergel benzetmesini ilham alarak fıldır fıldır dünyayı dolaştığını iddia eden Erdoğan'ın haram ve hizmet sultası nereye kadar sürecektir?" diye tepki gösterdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suçlamalarda bulunan Bahçeli, "Erdoğan ve Davutoğlu milletin sırtından geçiniyor, milletin iliğini kurutuyor, helal kazançları aşırıyor. Hala görmeyecek ve tepki vermeyecek miyiz? Cumhurbaşkanlığının uçan sarayıyla, milletin parasıyla gezmediği, görmediği, gitmediği, konaklamadığı yer bırakmamıştır. Erdoğan milletimizin sayesinde dünya turu atmakta, gökyüzünden yere bir türlü inmemekte, kıtalar arası seyahat acentesi gibi çalışmaktadır" diye konuştu.

    "Göçmen kuşlar gibi uçtu da hangi başarıyı elde ettik?"

    Erdoğan'ın yurt dışı seyahatlerine yönelik eleştirilerini sürdüren Bahçeli, "Erdoğan, göçmen kuşlar gibi oradan oraya uçmuştur da hangi başarıyı elde etmiştir? Milletimizin hangi ihtiyacını karşılamıştır? Artan hayat pahalılığı mı azalmış, işsizlik mi yavaşlamış, ülkemizin gücü mü artmıştır? Ukrayna kriziyle ilgili Belarus'ta toplanan arabulucu ülkelerden biri mi olduk? Ortadoğu'da, Kafkaslar'da, Balkanlar'da sözü dinlenen bir ülke mi olduk? Kimse bize masal anlatmasın, karnımız boş laflara tok, zihnimiz kuru gürültüye kapalıdır" şeklinde konuştu.

    Küba'ya cami projesinin detaylarını konuştular

    Erdoğan'a sert eleştiri

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendilerine yönelttiği vizyon, proje, çalışma gayreti bulunmayışı eleştirisine de yanıt veren Bahçeli, "Sanki aktif siyasetin içindeki bir siyasi şahsiyet gibi zırvalamıştır. Eğen villada soygun paralarını eritmek, yolsuzluk havuzlarında milyar dolarlarla ıslanmak, ayakkabı kutularına devasa paraları sıkıştırmak bir projeyse bizim böyle bir projemiz ne görülmüştür, ne görülecektir. Eğer hırsızlık bir vizyon, ihanet bir misyonsa, biliniz ki ne böyle bir vizyonumuz ne de böyle bir misyonumuz vardır. Erdoğan çalışmadan ziyade aynanın karşısına geçip çalanlardan bahsederse daha samimi, daha sıcak olacaktır. Erdoğan, 2023'ü değil de 17-25'in şifrelerini anlatırsa hiç değilse bir defa doğru bir iş yapmış olacaktır" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Erdoğan: "Dünyada yalnızlığı umursamıyorum, liderler kıskanıyor"

    "İdam cezası getirilse de şiddet durmayacak"

    Toplumsal şiddetin uzunca bir süredir arttığını dile getiren Bahçeli, Özgecan Aslan'ın öldürülmesine de değindi. Bu cinayetle derinden sarsılıp, hüzne boğulduklarını ifade ederek, şunları söyledi:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Yediden yetmişe herkes Özgecan'a üzülmüş ve ağlamıştır. Bu elim ve kahredici cinayetten sonra sormamız ve sorgulamamız gereken çok şey olduğu açıktır. Kadına, kıza, küçücük çocuklara yönelik şiddet neden bu denli yaygınlık kazanmıştır? Hiç kimse katil, terörist, ölüm makinesi olarak doğmayacağına göre, hayatın olağan akışı içinde masum bir bebekten azılı bir katile dönüşmenin şartları nedir? Sorun yetişme şartlarında mıdır yoksa eğitim, kültür ve toplumsal gelenekler de mi saklıdır? Eksik bırakılan, yerine getirilmeyen, ihmal edilen hatta unutulan hangi ahlaki terbiye ve ödevlerdir? Konunun uzmananları, akademisyenler ve bilim insanları, bugün konuşmayacak, bugün düşünmeyecek de ne zaman dile ve insafa geleceklerdir? Fertlerdeki psikolojik ve sosyolojik açmazların tahlili, şiddeti doğuran sosyal ve siyasal iklimin analizi isabetle yapılmadan yasa çıkarılsa da anlamı olmayacak, idam cezası getirilse de şiddet durmayacaktır."

    Erdoğan'dan Özgecan cinayeti protestosuna tepki: "Dans etmek nedir, fatiha oku"

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Erdoğan'ın o sözlerini hatırlattı: "Kızını dövmeyen..."

    Son birkaç yıl içinde meydana gelen Pippa Bacca, Münevver Karabulut, Japon turist Mai Kuriharac, ABD'li turist Sarai Sierra'nın tecavüze uğramaları ve öldürülmeleri olaylarını hatırlatan Bahçeli, "Sorarım sizlere bu insanlıkla bağdaşmakta mıdır?" diye sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Münevver Karabulut'un öldürülmesinin ardından söylediği, "Sınırsız kontrolsüz bir ahlaki erozyonun olduğu bir ahlaki yapılanma gerçekten bizi dertlendiriyor", "Kendi başına bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya..." sözlerini de hatırlatan Bahçeli, "Bu ifadeleri bugünkü durum ve tutumuyla uyumlu mudur?" sorusunu yöneltti.

    "Kadına şiddet facia ötesi"

    "Kadına şiddet, facia ve felaket ötesidir" diyen Bahçeli, son 10 yılda 7 bin 122 kadının farklı nedenlerle katledildiğini ve 5 bin kadının da tecavüze uğradığını kaydetti. Bahçeli 2008'den bu yana kadın cinayetlerinin yüzde 1400 çoğaldığını dile getirerek, bu rakamların "sözün bittiğinin işareti" olduğunu vurgulayarak, "Dökülen kadın kanı, alınan kadın canı, medeni toplum iddialarını hepten çürütmektedir" diye konuştu.

    "Neden vahşet dili hakim?"

    Kadına şiddeti önlemek için çıkarılan kanunların, yapılan çalışmaların olumlu bir sonuç vermediğini, cinayetlerin önüne geçilemediğini, şiddetinin önünün alınamadığını söyledi. Bahçeli, "Peki niçin vahşet ve şiddet dili bu kadar hakimdir, kusur kimde?" diye sorarak, Türkiye'nin sosyal ve siyasal dengesini kaybettiğini belirtti ve hükümete yönelik eleştirilerde bulundu.

    Binali Yıldırım'dan idam açıklaması

    Cemil Çiçek idam cezasıyla ilgili konuştu

    Taner Yıldız, "idam" tartışması hakkında konuştu

    Özgecan'ın babası: ''İdam gelsin ama çözüm değil''

    "Kaynak kurutulmazsa darağacı çözmez"

    Bahçeli, "Hukuk askıda, adalet kenarda durursa suç ve suçlu patlar" diyerek, sözü idam tartışmalarına getirdi ve şöyle konuştu:

    "Madem idam cezasına ihtiyaç vardır, madem katillerin hak ettiğini bulmasına ihtiyaç vardır, o zaman iktidarın önüne geçen, elini tutan, engel olan yoktur. İktidarın karanlıktan el sallaması, bize göre amaç ve niyeti gizlemeye yetmeyecektir. Başbakan ve partisine sesleniyorum; hadi buyurun, idam cezasıyla ilgili düzenlemeyi hemen hazırlayın ve harekete geçin de ne kadar dürüst ve sözünüzün eri olduğunuzu görelim. Yürürlükteki hukukta insan öldürenlere, en bayağı ve mide bulandırıcı suçları işleyenlere gerekli ağır cezalar öngörülmüş, kural ve hükme bağlanmıştır. Mesele hukuku doğru ve vicdanlara uygun tatbik etmektir. Suçla mücadele için önce suçu doğuran sosyolojik, psikolojik ve ekonomik kompozisyonu iyi okumak zorunluluğu vardır. Eğer suçu imal eden ana kaynak kurutulmazsa istediğiniz kadar darağacı kurun, istediğiniz kadar ceza yağdırın, ne yazık ki makus ve acı verici vakalardan kurtulma şansınız olmayacaktır."

    "İdam şiddeti durdurmayacaktır"

    Bahçeli, "Bir yanda kadına ikinci sınıf insan muamelesi yapıp eşitliği yok saymak, diğer yanda kadını sadece çocuk doğuran bir varlığa indirgemek şiddeti alttan alta beslemektedir" diye konuştu. Bahçeli, "Yeni Özgecan'ların olmaması, yeni dehşet verici cinayetlerin olmaması için herkes, bilhassa hükümet sorumluluk bilinciyle hareket etmeli, ayrımcı siyasal dilini acilen kesmelidir" çağrısında bulundu.

    "Başkanlıkta söz kesmişler"

    "Erdoğan ve Öcalan başkanlık sisteminde söz kesmiş"

    Çözüm sürecine de değinen Bahçeli, PKK'nın hala silah bırakmamasına değindi ve hükümeti eleştirdi. Bahçeli, eski MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın siyasete girecek olmasının Kandil ile AKP arasındaki anlaşma ile olduğunu ileri sürdü. Bahçeli, "Erdoğan ve Öcalan başkanlık sisteminde söz kesmiş, bölücü çevrelerden gelen mesajlar bunu doğrulamıştır" dedi.

    Davutoğlu: "Unvanları Bonzai Bahçeli, Bonzai Kılıçdaroğlu olur"

    "Anzavur Ahmet'i gördük, Serok Ahmet'i ilk kez görüyoruz"

    İç güvenlik paketinin güvenlik kaygısıyla çıkarılmadığını da konuşmasında vurgulayan Bahçeli, paketteki düzenlemelerin demokratik düzenle bağdaşmadığını söyledi. Bahçeli, Davutoğlu'nun kendisine yönelik eleştirilerine de yanıt vererek sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Kaldı ki güvenliğimizi tehdit eden her mütecaviz eylem ve tehdide karşı hukukun bir yaptırımı vardır ve okuma yazma bilenlere de açıktır. Başbakan sahiden de molotof atanı dert ediyorsa, maske takıp terör estireni dert ediyorsa Türk Ceza Kanununa bakması yeterlidir. Davutoğlu aklınca iç güvenlik paketine itirazımızdan dolayı bizi HDP ile aynı kareye sokmuş, ismimin başına da molotof ve bonzai çirkin sıfatlarını iliştirmiştir. Sayın Başbakan kedini fazla zorlama, kendini fazla yorma, kimin HDP'nin kuyruğu, uyruğu, kimin PKK'nın uşağı olduğunu aziz milletimiz gayet iyi bilmektedir. Bizim HDP ile yan yana gelmemiz kıyamette bile olmayacak bir şeydir. Ama siz ve Saraydaki haminiz PKK kovanına gireli, HDP'nin çanağında tıka basa yiyeli çok seneler olmuştur. Sayın Davutoğlu, senin sağ gözün İmralı Canisi ise sol gözün 17-25 Erdoğan'dır. Molotof ve bonzai iftirasına gelince sen bu sözleri ya haplandın da kullandın ya da tehditle söyledin. Sayın Davutoğlu, çamurda da olsan sen nazik birisin, tavsiyem böyle şeyleri ağzına almaman bizimle söz düzenlemesine girmemendir. İç güvenlik paketine haklı olarak karşı olmak şahsımı molotof yapıyorsa, acaba PKK ile pazarlıklar, teröre diz çökmeler acaba seni ne yapacaktır? Biz Anzavur Ahmet'i gördük ama senin gibi Serok Ahmet'i, İmralı'ya mahalle bekçisi durmuş, Saraya vitrin süsü olmuş Ahmet'i ilk kez görüyor, ilk kez şahit oluyoruz. Sayın Davutoğlu var git işine, bize ilişme. Sen Saray etrafında döne bizimle aşık atamazsın; kalite ve kalibrenle bil ki tozumuza bile yetişemezsin."

    Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın elektrik faturası TBMM'de

    Cinsel saldırı davasında "Saygın tutum" kanaati

    Cübbeli Ahmet Hoca: "Özgecan şehittir"

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow