hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Erdoğan Fransa'da konuştu: Hesap sormak için 34 yıl beklemeyeceğiz

    Erdoğan Fransada konuştu: Hesap sormak için 34 yıl beklemeyeceğiz
    expand

    Başbakan Erdoğan Fransa'nın Lyon kentinde Türkiyeli vatandaşlara seslendi. 12 Eylül darbecilerinin 34 yıl sonra da olsa yargılandığını söyledi, "17 ve 25 Aralık'ta operasyon yapanlar için bu kadar beklemeyeceğiz" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Başbakan Erdoğan, Fransa'nın Lyon kentinde, Avrupalı Türk Demokratlar Birliğinin (UETD) 10. yıl etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Lyon Buluşması" programında konuştu.

    Erdoğan, 50 yıldır Avrupa'da bulunan, çalışan, ter döken, iş kuran, hayatlarını burada büyüten vatandaşların Avrupa Birliği'ne (AB) üye olacak bir Türkiye'nin öncüleri olduğunu söyledi.

     "Artık eski Türkiye yok"

    Reformları kararlılıkla yaptıklarını, demokratik standartları yükselttiklerini, ekonomiyi istikrarla büyüttüklerini anlatan Erdoğan, "Yıllık ortalama yüzde 5 büyüyen bir ekonomiyle şu anda Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi konumundayız. Bunu daha da ileriye taşıyacağız. Bölgemizde ulaşabileceğimiz her yerde en güçlü şekilde hakkı savunuyor, adaleti savunuyor, mazlumların elinden tutuyor, zulme karşı onurlu bir mücadele veriyoruz. Artık eski Türkiye yok. Türkiye çok değişti. Türkiye hızla değişiyor" şeklinde konuştu.

     "İnsanlar, sermaye, şirketler renklere ayrıldı"

    Erdoğan, milletin güçlü iradesi doğrultusunda son derece sağlam temeller üzerinde artık yeni Türkiye'nin yükseldiğini dile getirerek, şöyle devam etti: "1960 yılında bir askeri darbe yapıldı. Bu darbenin ardından ekonomi altüst oldu. Türkiye daha da fakirleşti. Sizler, babalarınız, dedeleriniz işte o darbenin ardından ekmek parası için, helal rızık için kalktınız buralara geldiniz.

    Ardından 1980 yılında bir başka darbe yapıldı. Yine demokrasi askıya alındı. Ekonominin dengeleri yine altüst oldu. Özgürlükler bir kez daha kısıtlandı. Baskı, zulüm, zorbalık bir kez daha arttı. İşte o dönemde de başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerine bir çok vatandaşımız kaçmak, sığınmak zorunda kaldı. Şairlerimiz, yazarlarımız, sanatçılarımız, akademisyenlerimiz vatanlarını terk edip gurbete gelmek zorunda kaldı. Ardından 28 Şubat darbesi geldi. Bir kez daha devlet kendi öz vatandaşına zulm etmeye, vatandaşının haklarını kısıtlamaya başladı. Kızlarımız inançlarının gereği başörtüleriyle okullarına gidemediler. Meslek liseleri kapatıldı, imam hatip okulları kapatıldı, kapılarına adeta kilitler vuruldu. Kuran öğrenmek bir keza daha zorlaştırıldı.

    İnsanlar, siyasi partiler, sermaye, şirketler, sivil toplum örgütleri renklere ayrıldı. Aralarında ayrımcılık yapıldı. İşte o dönemde de başörtülü kızlarımız, imam hatipli gençlerimiz, çok sayıda vatandaşımız bir kez daha vatanını terk etti."

     "Ahmet Kaya o dönemin lincine uğradı"

    "Değerli dostum, değerli sanatçımız Ahmet Kaya işte o dönemin, o atmosferin lincine uğradı" ifadesini kullanan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Geldi Paris'te, gurbette, vatan hasreti içinde hayata gözlerini yumdu. Şimdi o çok sattığını iddia eden gazetelerin köşelerinde yazan birileri İstanbul'daki ödül töreninde Ahmet Kaya'ya neler yaptıklarını bizler biliriz. Tarih buna şahit ama bunlarda utanma yok, bunlarda ar yok. 'Sanatçıdan yanayız' derler ve o dönemde neler yaptıklarını gördük. Çatalları, tabakları nasıl ona fırlattıklarını gördük ve o salondan nasıl kaçırıldığını gördük. Şu anda bunlar hala bu ülkede güya özgürlük mücadelesi veriyorlar. Güya ülkemizde bunlar hala demokrasiyi konuşuyorlar. Bunların demokrasiyi konuşmaya hakkı yok. Biz bunların cemaziyel evvelini biliriz."

    Milletin seçilmiş iktidarına darbe yapmak isteyenlerden hemen hesabı sorulacak

    17-25 Aralık operasyonlarının darbe girişimi olduğunu iddia eden Başbakan Erdoğan, " 17-25 Aralık’ta milletin seçilmiş iktidarına darbe yapmak isteyenlerden de bunun hesabı sorulacak. 34 yıl bekleyerek değil hemen hesabı sorulacak. Pensilvanya her darbeye lojistik darbe sağladı, övgüler düzdü. 28 Şubat’ta dönemin hükümetine ağır saldırılarda bulundu. Yolsuzluk bahanesi altında CHP’yi, MHP’yi, emniyet ve yargı içindeki maşalarını kullanarak, bazı medyayı kullanarak uşak etmek istedi. İşte o girişime de eyvallah demedik, bükülmedik ve o tuzağı bozduk. Şimdi de inlerine girip hukuk çerçevesinde tek tek hesabını soracağız. Millet iktidarına sahip çıkıyor. CHP ve MHP uyanmış değil, yeni Türkiye’ye kendilerini uyarlamış değillerdi. Hala Pensilvanya’nın yörüngesindeler" dedi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow