İstanbul'da askerden izne gelen Ahmet Koca adlı vatandaşa 18 Haziran 2012 günü Fatih'te işkence yaptığı iddia edilen 11 polisin yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaasını veren savcı, polislerin işkence suçunu işlediklerini, götürüldüğü karakolda Koca'nın durumunu görüp, bunu nöbetçi savcıya bildirmeyen polislerin de bu suça zımnen katıldığını belirtti. Savcı, sanık polislerin işkence suçunu düzenleyen TCK'nın 94. maddesi ile kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmayı düzenleyen 53. maddesinden cezalandırılmalarını istedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Ahmet Koca, 18 Haziran 2012'de askerden izne geldiği sırada hamile yengesini aracıyla hastaneye götürürken Fatih'te polislerle yol verme tartışması yaşamış ve ardından da 11 polis tarafından darp edilmişti. Polisler tarafından dakikalarca dövülen Koca, daha sonra bindirildiği polis arabasıyla Yenikapı'da boş bir araziye götürülerek burada da işkenceye devam edilmiş ve sabaha karşı Şehremini Polis Karakolu'na götürülmüştü. Olayın ilk anında amatör bir kamera tarafından kaydedilen görüntülerin ortaya çıkmasıyla kamuoyunda büyük bir infial olmuş ve Koca'yı darp eden 11 polise işkence suçlamasıyla dava açılmıştı.

Sokak ortasında polis vahşeti!

İşkence karakolda da devam etmişti

Daha sonra Koca'ya yönelik işkencenin karakolda da devam ettiğini gösteren kamera kayıtları ortaya çıkmıştı. Karakoldaki kameralardan ortaya çıkan görüntülerde, Koca'nın nezarette bile elleri kelepçeli olarak tutulduğu ve kötüleşen sağlık durumu nedeniyle kusmakta olduğu görülüyordu. Görevli polislerin istediği suyu içebilmesi için bile kelepçelerini çözmediği Koca'nın, nezaretin zeminine uzanarak kusmaya devam ettiği görülüyordu. Bu sırada görüntüye giren polislerin hiçbir şekilde Koca'ya yardım etmedikleri ise görüntülerde net olarak izlenebiliyordu.

İşkence sokakta başladı, nezarette sürdü

Polisler "elimiz incindi" diye rapor almıştı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Soruşturma devam ederken polisler, olayın apaçık görüldüğü kamera kayıtlarına rağmen, Ahmet Koca'nın kendilerine saldırdığını öne sürmüş ve "sağ ellerinde hassasiyet oluştuğu"na ilişkin sağlık raporu almıştı.

O polisler "biz saldırıya uğradık" diye rapor aldı"

Polislerin eli incinmiş

İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 4. duruşması bugun yapıldı. Ahmet Koca'nın avukatı Efkan Bolaç, müvekkilinin getirildiği sırada Şehremini Polis Karakolun'da görevli olan polislerin de bu davaya dahil edilmesini talep etti.

Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Aslan, esas hakkındaki mütalaasını verdi. Savcı, sanık polislerin "işkence" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından cezalandırılmalarını istedi. Savcı ayrıca Koca'nın Yenikapı'da boş bir arazide işkence edildikten sonra getirildiği karakolda bulunan polislerin de bu halini görmelerine rağmen, durumu nöbetçi savcıya bildirmedikleri için suça zımnen katıldıklarını vurguladı ve haklarında ceza davası açılmasını talep etti.

"Karakoldaki polisler de suça zımnen katıldı"

Savcı Aslan, esas hakkındaki mütalaasında, olayın gelişimini özetleyerek, sanık polislerden Muhammet Mustafa'nın askeri personel olduğunu söylediği halde Koca'yı darp ettiği, beraberindeki diğer polislerin de Polis Selahiyet ve Vazife Kanunu gereği meslektaşlarını engellemeleri gerekirken, onların da bu suça katıldıklarını ifade etti. Sanık polislerin Ahmet Koca'yı herhangi bir yetkili mercinin emri ve yasal gereklilik olmaksızın kelepçeleyerek hürriyetinden alıkoyduğunu kaydeden savcı, araca konularak Yenikapı'ya götürülen Koca'nın araçta ve götürüldüğü yerde birkaç kez dövüldüğünü anlattı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Savcı Aslan, mütalaasında Ahmet Koca polis merkezine getirildiğinde burada görevli olan polislerin, adli görevleri sebebiyle toplaması gereken delilleri toplayıp, durumu nöbetçi savcıya bildirmeyerek, görevlerini ihmal ettiklerini ve "zımni olarak sessiz kalmak suretiyle bu suça dahil olduklarını" kaydetti. Savcı Aslan, iddianamede tanımlandığı halde bu polisler hakkında usulüne uygun kamu davası açılmadığına işaret etti.

Savcı, haklarında işkence suçundan kamu davası açılan polislerin ise Ahmet Koca'yı hürriyetinden yoksun kılma suçunu da işledikleri halde, haklarında bu konuda usulüne uygun kamu davasının açılmadığını ifade etti.

"İşkence ve hürriyetinden yoksun bırakma' suçu işlediler"

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Savcı Aslan esas hakkındaki mütalaasında, şu talepte bulundu:

"Haklarında kamu davası açılan ve hali hazırda yargılamaları yapılan sanıkların eylemleri birlikte değerlendirildiğinde, işkence suçunu oluşturduğu, her şüphelinin bu eyleme gerek fiili gerekse sessiz kalmak suretiyle TCK'nın 37/1 maddesi anlamında asli maddi fail olarak katıldıkları anlaşıldığından, sanıkların eylemlerine uyan TCK'nın 94/1, 53/1 maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarına; Olay tarihinde polis merkezinde olan kolluk görevlileri hakkında işlenmekte olan suçun işlenmesini önlemek, bu suça ilişkin delilleri toplamama ve bu suretle işlenmiş suça iştirak etmelerinden ötürü haklarında gereği takdir ve ifası için, yargılanması devam eden bu sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemleri iddianamede anlatıldığı halde usulüne uygun şekilde dava açılamaması nedeniyle gereğin takdir ve ifası için Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur."

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Savcının sanıkların cezalandırılmalarını istediği TCK'nın işkence suçunu düzenleyen 94/1. maddesinde "Bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, algılama veya irade yeteneğinin etkilenmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışları gerçekleştiren kamu görevlisi hakkında üç yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur" hükmü bulunuyor.

Başlıklı TCK'nın 53. maddesinde ise "Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma" suçu ve cezası düzenleniyor.