Elektronik müzik dinleyenlerin yakından takip ettiği bir isim DJ Ewan Pearson ; sahne performanslarında yarattığı melodilerle kulakların pasını silmekten öte, dans bilmeyene dahi pistlerde eğlenceli alanlar yaratarak dimağlara kazınan, dünyaca ünlü isimlerin şarkılarına yaptığı remixlerle de adını duyuran başarılı bir DJ ve prodüktör olarak adından bahsettiriyor. Ewan Pearson,19 Ağustos akşamı, Burgazada Peyote Cennet Bahçesi’ndeki gün batımı buluşması olan Red Bull Music Academy (RBMA) Sunset’te dinleyenleriyle buluşuyor. 'Dans pistinde görüşürüz’ diyen Pearson’a, DJ kabininin başında geçmeden ulaştık ve merak ettiklerimizi sorduk.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

DJ dünyasınının Venus Williams’ı” olarak anılmanın sizdeki karşılığı nedir?

İnanılmaz gurur verici, Williams tüm zamanların en iyi atletlerinden, bu karşılaştırmayı hak ettiğimi dahi düşünmüyorum, ama çok teşekkür ederim… 

Yaklaşık 20 yıllık müzik yolculuğunuzda, bugün geldiğiniz noktadaki düşünceleriniz, hissiyatınız nedir; mesela bugünlerde umrunuzda olan ‘tek şey’ nedir desem?

Yaş almak kesinlikle insanı kendisiyle mutlu kılıyor ama olmadığım bir şey olmaya çalışmak hâlâ ilgi alanımda değil. Bugünlerde umurumda olan tek şey; sevdiğim müzikle elimden gelenin en iyisini yapabilmek! Bazı zamanlar, ana akım dinleyici kitlesinin gözünde daha başarılı veya daha göz önünde olduğunuz durumlar oluyor ve bu zamanlar gelip geçebiliyor ama önemli olan yaptığın işten gurur duyabilmek.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Burgazada’da müzik ve dans dolu gün batımı

Çayelili çocuklardan "Game of Thrones Theme Cover" 

Onno Tunç’un eserleri dünyaya açılıyor

Bugüne kadar pek çok projeye imza attınız; bu çalışmalarda müzikal anlamda ya da kişisel olarak sizi etkileyen ne oluyor?

Harika insanlarla çalışma şansım oldu ve bazılarıyla arkadaş olduk; mesela şu an Tracy Thorn’un yeni albümünü bitiriyorum. Bu beraber yaptığımız dördüncü albüm ve en eğlencelisi oldu. Kendi sınırlarımızı zorladık, önceden yapmadığımız şeyler denedik ve oldukça hızlı bir şekilde tamamlandı, çok keyifli bir süreçti.

Müzik sizin için ne anlama geliyor?

Müzik daima aile hayatımın bir parçasıydı, hep vardı. Bir tutkuydu benim için, şimdi de işimin ta kendisi. Kendimi ölçme yolum; ‘ne kadar iyi olabilirim, neleri geliştirmeliyim?' Bu tarz şeylerle meşgulüm.

Bir yazıda ‘müzik endüstrisinin ekonomisi hakkında fikir edinmek için, telif hakkı bildirimlerini veya Spotify hesaplarını incelemek zahmetine girmeyin. Bunun yerine çalışan birinin evine gitmeyi deneyin, Ewan Pearson gibi…’ diyor. Müzik dünyasındakilerin değişiminden dem vuruluyor, ne söylemek istersiniz?

Evet, bu cümleyle anlatılmak istenen müzik endüstrisinin ve içindeki insanların değiştiği. Uzun zamandır, bu işi yapıyor olan kişilerin daha zenginleşeceğini düşünülüyor. Ancak çoğunun geliri oldukça mütevazı. Büyük malikanelerimiz ve yatlarımız yok.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Günümüzdeki ses mühendisliği ve besteler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Müziğin teknolojik kalitesi yadsınamaz ölçüde ilerledi ve büyük kitleler, bu teknolojilerin çoğuna erişebiliyor. Ama aynı zamanda işin mühendislik yanı ve stüdyoda öğrenerek çalışma geleneği kayboluyor. Kısacası; teknolojinin iyi ve kötü yanları var. Ben bu süreci sound’u gittikçe iyiye evrilen parçalar yapmaya kafayı takmış durumda geçiriyorum. 15 yıl öncesine göre daha iyi sound’lara sahip parçalar, albümler yapıyor muyum, bilmiyorum ama en azından deniyorum.

Bir albümü ya da projeyi yaratırken neye dikkat ediyorsunuz, önceliğiniz ne oluyor?

Sanatçıyı ve şarkılarını gerektiği gibi temsil etmek, kendilerinin en iyi versiyonuna evrilmeleri için alan yaratmak, onların sınırlarını zorlamak her zaman önceliklerimden…

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Analog ve dijital müziği harmanlayan birisiniz; bu konu hakkında söylemek istediğiniz? Zira sizin, ‘miks ve prodüksiyon felsefenizin belli bir metoda bağlı kalmadan, yaratabilecek en iyi kişisel kombinasyon için esnek olabilmeyi araştırmak’ üzerine kurulu olduğunu biliyoruz…

Bence bugünlerde müzik yapmanın şahane yanlarından biri seçeneklerin çeşitliliği. Yalnızca analog veya yalnızca bilgisayar ve plug-in’lerle parça yapmayı asla istemem. Ben, iki dünyanın zıtlıklarını ve olası kombinasyonların sonsuzluğunu seviyorum.

Bir röportajınızda; ‘Kariyerimin bir noktasında, sanatla ilgilenmekten vazgeçtim ve zanaat üzerine daha çok ilgi duydum’ diyorsunuz, biraz açıklar mısınız?

Sanırım yaptığım işleri, kendimi ifade etmek ya da duygularımı dünyayla paylaşmak olarak görmek yerine, bir marangoz veya zanaatkâr gibi düşünmeye başladım. İnsanlar için kullanışlı, iyi yapılmış şeyler yaratmak istiyorum. Yapay bir muhalefet bu, sanat ve zanaat aynı yelpazenin farklı uçları, birini diğerinden soyutlamak mümkün değil, farkındayım. Her şeyin sadece ve tümüyle ‘ben’ ile ilgili olmasındansa başka insanların sanatlarını gerçeğe dönüştürmelerine yardımcı bir etken olmak beni mutlu ediyor. Arada sırada kendi albümümü yapmayı düşündüğüm de oluyor, kim bilir? Herhangi bir söz verdiğimden değil…

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Son yıllarda müziğin karşılaştığı zorluklar neler?

İnsanları, her zaman, her yerde var olan, ancak elle tutulamayan bir olgu için para harcamaları gerektiğine ikna edebilmek en büyük sorun. Bir çift ayakkabıya, bir fincan kahveye veya bir pastaya harcanan para gibi düşünmeden, müzik için ödeme yapmaları gerektiğine ikna edebilmek! Nasıl yapılacağını bilseydim de, burada bunu yazmak yerine, yatımda keyif çatıyor olurdum.

Kulüplerde çalan biri olarak internet çağı öncesi ve bugünü karşılaştırdığınızda, ortaya nasıl bir fotoğraf çıkıyor?

Şimdilerde müzik ve tarzlar-türler dünyaya çok hızlı yayılıyor ve nereye gidersen git, inanılmaz ölçüde bilgili insanlar bulabiliyorsun. Dikkatinizi çekerim, 20 yıl önce ilk çıkardığım plak, San Francisco ve başka yerlerde listelere yükseldiğinde, müziğin olağanüstü bir şekilde seyahat ettiğini fark etmiştim.

Müzikle ilgilenen gençlere ne söylemek istersiniz?

Eğitiminizi tamamlayın, yedek planınız olsun. Bu işi para kazanma umuduyla değil, sevdiğiniz için yapın! İleride belki para kazanırsınız ama bu mutluluk veren bir yan-etki olsun.

Yeni proje veya albüm var mı?

Biraz önce de bahsettiğim, bitirmek üzere olduğumuz Tracy Thorn albümü var, miks’ine yeni başladım. Önümüzdeki bahar çıkmış olur. Aynı zamanda Heavenly Records için ‘Confidence Man’ adında eğlenceli, Avustralyalı bir grubun albüm miks’ini yapıyorum. Deee Lite, New York yerine Brisbane’den gelse ne olurdu sorusunun cevabı gibiler…

Daha öncesinde de Türkiye’de performans gerçekleştirdiniz, müzik kitlesine ne söylemek istersiniz?

Tuhaf zamanlara uygun harika müzikler. Dans pistinde görüşürüz.