hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Simbart Projects"in mekana özgü sergileri

    Simbart Projectsin mekana özgü sergileri
    expand
    KAYNAKCnnturk.com

    Sanatçıyı merkeze alan Simbart, genç sanatçıları ağırlıklı olarak sosyal medya üzerinden kürate edilmiş içeriklerle ön plana çıkarmayı hedefleyen yenilikçi bir sanat projesidir. Proje kapsamında sanatçıya özgü, farklı mekanlarda, pazar günleri pop-up sergilerin düzenlenmesi ile başlayacak olan süreç, sergisi gerçekleştirilen sanatçı ile ilgili sosyal medya üzerinden yapılacak iletişim ve paylaşımlar ile devam edecektir. Projeler ile ilgili tüm bilgileri sergi tarihleri yaklaştıkça öncelikli olarak Instagram üzerinden duyuracak olan Simbart, sosyal medyayı aktif kullanarak sanatın erişilebilirliğini ve etkileşimini arttırmayı amaçlarken aynı zamanda izleyicinin deneyimini de ön planda tutmayı hedeflemektedir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Simbart Projects genç ve dinamik bir sanat projesi... Proje kapsamında senede 4-5 kere bir Pazar gününe denk gelecek, pop-up ve site specific yani mekana özgü sergiler gerçekleşecek. Simbart Projects'in amacı bu pop-up sergiler ve sonrasında sosyal medya paylaşımları ile genç sanatçıları tanıtmak, onları ön plana çıkarmak. Her sergi solo yani bireysel olacak. Bir proje, bir sergi, bir sanatçı...

    12. yüzyıla uzanan bilim kurgu romanı: Hatırla

    Afiş'ten 3 kitap önerisi

    Simbart ilk projesinin açılışını 11 Mart 2018 Pazar günü Didem Erbaş'ın "Baraka" isimli sergisiyle yapacak. Tomtom Kırmızı'da düzenlenecek sergi 10.30-20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

    Mimarlık, zamanın ve yaşamın onun üzerinden okunabildiği bir niteliğe sahip; örneğin bir bina, uzamda bir hacme sahip olmanın ve yer değiştirmenin, yani hareket ve zamanın, simgesidir. Peki, geleneksel mimarlık ve haritacılık algısına karşı çıkmak olası mı? Constant ve Asger Jorn’un mimarlık üzerinden hareket ederek, sanatsal avangard içerisinde, kültürel eleştiriler geliştirdikleri uygulamalarla, işlevsel mimarinin geleneksel temellerini reddedebildiklerini ve böylece yeni bir okuma geliştirebildi. Peki, farklı önlemler 21.yy. başında nasıl ele alınabilir?

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Coğrafya, sınırlara sahip bir disiplin ve farklı insan toplulukları ve mekanlara bağlı olarak, çok sayıda anlama geliyor. Coğrafyayı tanımlamak adına, dünya üzerinde gerçekleşen çok sayıda fiziki süreçler, insan örüntüleri ve bunların içsel ilişkilerinin birlikte, mekânsal bir bilim olduğu söylenebilir. Öyleyse, coğrafya üzerinden, göçebelik ve göçebe bir birey / toplum üzerine ne söylenebilir?

    Bir maceranın, bir yolculuğun anlık ya da kalıcı bir durağı nasıl inşa edilir ve ne gibi sonuçlara yol açar? Didem Erbaş, “Baraka”da mekanı yeni ve yaratıcı bir biçimde dönüştürme olgusunu, bireyin içinde bulunduğu ortamı değiştirme potansiyeli üzerinden ele alıyor. Mekanda yer alan enstalasyon iklim, barınma, korunma gibi nedenlerle inşa edilen geçici barınma olgusunu görselleştirirken, izleyiciyi insanlığın temel ihtiyaçlarına dair sorgulamaya geri götürüyor.

    Psikocoğrafya, kentin çevresinde sürüklenme ve göçebe dünyasının değerleri bir araya gelerek, bu “bir günlük” mekan deneyimini teorik altyapısını oluşturuyor. Bu bir yola koyulma öyküsü… İçerisinde birçok rota ve sorular barındırıyor. İşte bu rotaları ve yol öyküsünü sanatçının resimlerinde görmek mümkün hale geliyor. Ama içinde şu soruları barındıran rotalar bunlar: Hangi yollara bakıyoruz? İçsel yollar mı? Yoksa dışsal mı? Rastgele mi? Planlı mı? Amaçlanan bu yolculukta bir yere varmak mı? Yoksa bir amaca sahip olmadan, gerçeklikten uzaklaşabilmek mi? Sergi, alımlayıcılarını bu sorularla baş başa bırakarak mekana davet ediyor, haritayı her bir izleyicinin kendisinin çizeceğini işaret ederek.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Simbart Projects hakkında
    Sanatçıyı merkeze alan Simbart, genç sanatçıları ağırlıklı olarak sosyal medya üzerinden kürate edilmiş içeriklerle ön plana çıkarmayı hedefleyen bir sanat projesidir. Yaklaşık bir ay sürecek bu paylaşım süreci öncesinde ise her projenin açılışı bir Pazar günü, farklı mekanlarda, mekana özgü, pop-up sergiler ile gerçekleşecektir. Sergi tarihleri yaklaştıkça tüm bilgileri öncelikli olarak Instagram sayfası üzerinden duyuracak olan Simbart, sosyal medyayı aktif kullanarak sanatın erişilebilirliğini ve etkileşimini arttırmayı amaçlarken, farklı sunum yöntemleri kullanarak izleyici deneyimini de ön planda tutmayı hedeflemektedir.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow