1950’li yılların Londra’sında dönemin önde gelen simalarını giydiren ünlü bir terzidir Reynolds Woodcock. En büyük destekçisi ve ortağı kız kardeşi Cyril ile birlikte işleri yürütür. İkisi de hiç evlenmemiş, orta yaşı çoktan devirmişlerdir. Kendilerini katı bir disiplinle yürüttükleri mesleklerine adayan bu iki kardeş için marka imajı her şeydir. İş dünyasındaki bu istikrarı özel hayatında bir türlü yakalayamayan takıntılı ve tahammülsüz Reynolds, birlikte olduğu kadınlardan o kadar çabuk bıkar ki onlardan kurtulmak istediğinde muhatap bile olmaz. Nasılsa kusursuz bir kriz yöneticisi olan kız kardeşi tüm “parazitleri” büyük bir profesyonellikle yok edecektir. Ta ki o kadın gelene kadar…Genç, güçlü, hırslı bir kadındır Alma… Derdi para pul değil, öznesi olduğu tutkulu bir aşktır. Kabul görmek, sevilmek ister. Ne istediğini bilir, nasıl elde edeceğini de! Reynolds kendisiyle -ne sınıfsal ne de zevksel- hiçbir ortak noktası olmayan bu garson kızın cazibesiyle büyülenir. Çünkü Alma’da bugüne kadar birlikte olduğu hiçbir kadında olmayan bir şeyler vardır. Peki yeni ilham perisi bu kez Reynolds’un tatminsiz ruhunu besleyebilecek midir?