Tolstoy'un büyük eseri müzikale uyarlandı
On dokuzuncu yüzyıl Rus romanının büyük ustalarından Lev Tolstoy’un başyapıtlarından “Anna Karenina”nın müzikal uyarlaması önümüzde sonbahar Moskova’da sahnelenecek.
Guardian'ın haberine göre, 1875-77 yılları arasında yayımlanmış olan ünlü romanın müzikali, özgün bir müzik ve yeni bir librettoyla, Ekim ayında Moskova Operetta tiyatrosunda seyirciyle buluşacak.
Müzikalin yapımcıları, Tolstoy’un dev romanını iki saatlik bir gösteriye sığdırmanın çok zor olduğunu, ama yine de metnin esasına sadık kalacaklarını belirtiyorlar.
“Anna Karenina”, daha önce hem sahneye hem de beyazperdeye pek çok kez uyarlanmıştı. Tolstoy’un romanının 1935 yılındaki sinema uyarlamasında Anna Karenina’yı Greta Garbo canlandırmıştı. 2012 yılındaki uyarlamada ise senaryoyu ünlü tiyatro yazarı Tom Stoppard kaleme almış, başrolü de Keira Knightley üstlenmişti.
Geçen yıl Fyodor Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza” adlı romanının müzikalinin sahnelendiği Operetta tiyatrosunun “Anna Karenina” müzikalinde özellikle romanın ünlü sahnesinin nasıl sergileneceği merak ediliyor. Yapımcılar, Anna Karenina’nın kendini trenin altına atarak intihar ettiği sahnenin ayrıntılarıyla ilgili bilgi vermekten kaçınsalar da, “Müzikal de romandaki gibi sona erecek. Bir tren olacak. Çok duygusal ve teatral bir son hazırladık” diyor.
Tolstoy’un yaşam felsefesi iki büyük romanı arasındaki dönemde değişmeye başlamıştı. Tolstoy, 1865-69 yılları arasında yayımlanan “Savaş ve Barış” gibi iyimser bir roman olmayan “Anna Karenina”da, içlerindeki çatışmalar genellikle çözümsüz kalan karakterlere yer vermişti. Yasak aşkı kaçınılmaz olarak trajik sona varacak olan Anna’yı ahlak kurallarına karşı çıktığı için değil, yüksek sosyetenin ikiyüzlülüğünü seçmediği için cezasını çeken bir karakter olarak betimlemişti. Romanda, bu yasak aşk ile kendi yaşantısını anımsatan mutlu aşk ve evlilik arasında da bir karşıtlık kurmuştu.
Mutlu evliliğine ve romancı olarak kavuştuğu ün ve yüksek gelire karşın, “Anna Karenina”yı bitirdiğinde Tolstoy kendinden hoşnut değildi. Gençlik çağından beri yaşamın amacını kavramak için gösterdiği çaba, bu yıllarda ruhsal bir bunalıma sürüklenmesine yol açacak, kendine özgü bir Hıristiyanlık anlayışına yönelen Tolstoy Rus Ortodoks Kilisesi tarafından aforoz edilecekti.
Ünlü yazarın bu özgün din anlayışı, ilk kez 1901 yılında verilen Nobel Edebiyat Ödülü’nün en güçlü adayı olmasına karşın, ödülün kendisinden esirgenmesine yol açacaktı.
SON DAKİKA
- 01.24
31 Mart seçimlerinde oy sayımında iftar molası olacak mı?
- 00.07
Adalat Bakanı Tunç: Mehmet Selim Kiraz’a sıkılan kurşun Türkiye’ye sıkılan kurşundu
- 23.36
ABD'de bir Gazze istifası daha
- 23.28
Yerlikaya: Kardeşliğimize kim yan bakıyorsa biz de onlara düz bakacak değiliz
- 23.24
Moskova saldırısıyla ilgili flaş iddia: ABD, Rusya'yı uyarmış
- 23.15
MHP'li Yalçın'dan İmamoğlu'na eleştiri
EN ÇOK OKUNANLAR
Prof. Dr. Öncel: Batı tarzı beslenme kolon kanserine zemin hazırlıyor
11 ila 24 yaşları arasındaki çocuklar incelendi! Hareketsiz çocuklarda büyük risk
Bankalar 'fatura'yı müşteriye kesti
Yatırımcıları dikkat: Gram altında yeni rekor
Fenomen Talu çiftinden bir skandal daha: Kuaföre 225 bin TL’lik tokat!