hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Araç kiralama pazarı 2020’de büyüyecek

    Araç kiralama pazarı 2020’de büyüyecek
    expand
    KAYNAKMehmet Ali Kantarcı

    Bu yıl sonunda 250 bin adetlere düşmesi beklenen uzun dönem kiralama pazarının 2020’de tek haneli büyümesi öngörülüyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER) raporuna göre 2019 ilk 9 ayda operasyonel kiralama sektörü yüzde 12,3 daralarak filosundaki araç sayısı 284 bin adetedüştü. İlk 9 ayda Renault yüzde 26,9’luk pay ile operasyonel kiralama sektörünün araç parkında en çok tercih edilen markası oldu. Renault’yu yüzde 13,3 ile Fiat, yüzde 13 ile Volkswagen, yüzde 10,3 ile Ford takip etti. Sektörün araç parkının yüzde 93,4’ü dizel araçlardan oluşurken otomatik viteslilerin payı yüzde 56,8 oldu.

    21 ayda yüzde 22.5 daralma

    TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı İnan Ekici2018’e kadar son 10 yılda operasyonel Kiralama Sektörünün çift haneli büyümeyle geldiğini hatırlattı. Ekici şöyle devam etti:

    “2018 Haziran ayında yaşadığımız devalüasyonla beraber faizler ciddi oranda yükseldi. Faiz oranı geçen sene ortalama yüzde 25 civarındaydı. Bu sene başında yüzde 20’lerle başladı. Geldiğimiz noktada aşağı yönlü seyir oranları kriz öncesine getirdi ve kiralama fiyatları buna paralel aşağıya geldi. Yani faizler düşüyor ve düştükçe sektöre olumlu yansımayı sürdürüyor. Sektör son 21 ayda yaklaşık yüzde 22,5 daraldı. 2019’u yüzde 12,3 daralmayla kapatacağımızı tahmin etmekteyiz.”

    Araç kiralama pazarı 2020’de büyüyecek


    Müşteriler araç parkını küçülttü

    Sektörün müşteri adetlerinin 64 binlerden, 44 binlere kadar gerilediğine dikkat çeken Ekici, “ Biz, sektör olarak satılan her 100 yeni otomobilin 20’sini satın alıyorduk. Bugün geldiğimiz noktada bu pay, 10-12 adetlere kadar düştü. Daralma daha çok KOBİ’lerde yaşandı. TL kontrat zorunluluğu ve faizlerin çok yüksek olması sebebiyle bazı kurumsal müşteriler de araç parklarını küçülttü. 2018’in ortasından günümüze kadar olan süreçte bazı şirketler ise araçları daha uzun süreler ellerinde tutmaya karar verdiler. Faizin yüzde 30-40 olduğu dönemlerde hareket etmezsiniz, ihtiyacınızı yüzde 35-40 finans yükü ile karşılamaz ve ertelersiniz.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Düşen faiz oranları ve daha dengeli ekonomi sayesinde satın almadan kiralamaya dönüşlerün tekrar başladığını belirten Ekici ,”Özellikle satın alma yapan kurumsal firmalar, kısa süre içerisinde kiralamaya olan ilgisini yeniden arttırdı. Çünkü araç satın almak şirketlere, yüksek yatırım ihtiyacı ve araç yönetiminde verimsizliği de beraberinde getiriyor.2020’de sektörün yüzde 7-8 büyümesini bekliyoruz” diye konuştu.

    5500 TL sınırı sorun değil

    Gelecek yıldan itibaren uygulanacak yüzde 70 amortisman ve 5.500 TL’lik aylık kiralama sınırına da değinen Ekici şunları kaydetti:
    “5.500 TL sınırı pazarı daraltmaz. Hatta yeni düzenleme kiralamayı bir miktar daha avantajlı hale getiriyor. Otomotiv endüstrisi açısından asıl önemli konu; araç işletme giderlerinin sadece yüzde 70’ine kadarının gider yazılabilecek olması. Asıl darbeyi vuracak unsur budur. Bazı şirketlere ticari araç kiralama yapmak şu an için mümkün. Ancak, bazı alt uygulamalarda sıkıntılar var. Biz de bu sıkıntıların giderilip ticari araç kiralamanın önünü açmak için çalışmalarıma devam ediyoruz.”

    Satın almaya göre avantajını koruyor

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Resmi Gazete’de yayınlanan ve 1 Ocak 2020 itibariyle başlayan vergi döneminde geçerli olacak yeni kanun şirketlerin araç kiralama veya satın almasıyla ilgili yeni vergi düzenlemelerini de içeriyor. Buna göre, şirketlerin kiraladığı binek otomobillerin her biri için aylık kira bedelinin 5 bin 500 TL’ye kadarlık kısmı gider olarak yazılabilirken, kiralama gideri dışındaki giderlerin ise en fazla yüzde 70’i kurumlar vergisi hesaplamalarında indirilebiliyor. LeasePlan Türkiye Genel Müdürü Türkay Oktay, “Şirketler 5 bin 500 TL’ye kadar olan araç kiralamalarda onarım, bakım, lastik, MTV ve amortismanın tamamını giderleştirebiliyor. Satın almada ise işler daha karışık. Bakım, onarım, lastik gibi kalemler yalnızca yüzde 70 oranında giderleştirilebilirken, örneğin MTV kalemi özmal binek araçlar için giderleştirilemiyor; amortisman hesaplamasına ise farklı limitler getiriliyor. Şirket araçlarının tüm giderlerini göz önünde bulundurarak bir karşılaştırma yaptığımızda kiralamanın halen çok avantajlı olduğunu kolayca görebiliyoruz. LeasePlan olarak da iş ortaklarımızı bu avantajlar konusunda bilgilendirmeye devam ediyoruz” dedi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow