Günlük hayatımızı kolaylaştıran, çevremizle iletişim kurmamızı sağlayan en mühim şey, sestir. Seste oluşan bozulmalar ve farklılıklar, iletişim kurmayı olumsuz etkiler. Ses tellerinde ödem sürekli sesini kullanarak çalışanların; hukukçuların, satış ve pazarlama alanında çalışanların, ses ve dublaj sanatçılarının ve hatta sürekli ders anlatan eğitimcilerin, öğretmenlerin sıklıkla karşısına çıkabilen bir sorun. (Posta)

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

 Başta basit gibi görünse de sonrasında büyük sorunlara neden olabilen ses kısılması, birçok nedenden oluşabiliyor ve ortalama 3 gün içinde geçmezse bir uzmandan yardım alınması gerekiyor.

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Fevzi Sefa Dereköy’e ses teli ödemini sorduğumda cümlelerine ses telinin önemini anlatarak başlıyor.

İnsanoğlu sosyal bir varlık olup normal hayatta çevresiyle iletişim kurmak zorundadır. Hiç konuşmadan yaşadığımız bir günü düşünürsek, konuşmanın yaşamımızda ne kadar çok yer tuttuğu ve önemli olduğu anlaşılır. Bu kadar önemli olan bir iletişim için kişinin anlaşılır düzeyde bir sese ihtiyacı vardır. Akciğerden gelen hava akımı ile gırtlağımızda bulunan ve titreşen ses tellerinden çıkan ses, boğaz dil ve dudak gibi yapıların da katılımı ile konuşmaya dönüşür. 

SES KISIKLIĞI EN ÇOK KİMLERDE GÖRÜLÜR? 

Ses tellerinin hastalıkları konuşmamızı etkileyerek iletişim gücümüzü bozuyor. Prof. Dr. Dereköy, ses teli hastalıklarının başta ses tellerinde ödemle başladığını belirtiyor ve toplumun yüzde 10'luk kısmında ses teli hastalıklarının görüldüğünü belirtiyor. Sesini çok kullanan kişilerde ise ses teli hastalıkları görülme oranı yüzde 50'lere çıkabiliyor. 

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

SES TELLERİNDE HASTALIK BELİRTİLERİ

Ses telinde ödem (şişme) sonucu,

Ses kısıklığı
Yutkunma sorunu
Solunum güçlükleri
Genellikle toplumun yüzde 10'unda görülen bu problem, aynı zamanda bir meslek hastalığı. Ses teli sorunları sesle ilgili mesleği olanlarda; şarkıcılarda, dublaj sanatçılarında, spikerlerde, eğitimcilerde ve topluluk önünde sürekli konuşmak zorunda kalan kişilerde, satış ve pazarlama sektöründe çalışanlarda daha çok görülüyor; profesyonellerde ses teli hastalıklarının görülme oranı yüzde 50'ye kadar çıkıyor.

Prof. Dr. Dereköy, ses teli sorunlarının sadece yetişkinlerde değil, çocuklarda ve gençlerde de görülebildiğini belirtiyor. Buna göre erken çocukluk yaşlarında ses teli ödemi larenjit, bronşit gibi solunum yollarının enfeksiyonları sırasında görülebiliyor. 4-10 yaşları arasındaki çocuklarda ise yüksek sesle bağırmak nedeniyle ses tellerinde nodül veya kistlere kadar giden hastalıklar saptanabiliyor.

Ses teli ödemine en çok sebep olan unsurları sıralayan Prof. Dr. Sefa Dereköy, ses telinin kimyasal travmalar sonucunda da hastalanabildiğini belirtiyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Gırtlak bölgesine nafiz trafik kazaları ya da kavgalar sırasında mekanik travma, sauna veya kayak etkinliği sırasında termal travma veya tahriş edici bir buharla oluşan kimyasal travmalarla ses teli ödemleri gelişebilmektedir. Gürültülü ortamlarda ve aktif pazarlama sektöründe çalışanlar sesini etrafa duyurmak için bağırmak zorunda kalırlar. Bu da ses tellerinden ödem yapan nedenlerin başında gelir.

SES TELLERİ NELERDEN HASTALANABİLİR?

Prof. Dr. Dereköy; aktif veya pasif içicilik fark etmeksizin, başta sigara olmak üzere tütün ürünlerinin dumanına maruziyetin de ses teli ödemi nedenlerinin başında geldiğini belirtiyor.

Ses teli bölgesi bir taraftan konuşmamızı sağlarken bir taraftan da soluduğumuz havanın akciğerlere geçtiği en dar alanları oluşturuyor. Bu nedenle anaflaktik şok adı verilen en ağır alerjik acil durumlarında ses tellerindeki aşırı ödem ölümle de sonuçlanabiliyor.

Klima etkileri, sinüzit nedeniyle genizden gırtlağa akıntılar ve larengofarengeal reflü nedeniyle mide asidinin gırtlağa doğru yukarı gelmesi ses tellerindeki ödemi başlatabilir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Ses tellerimizde diğer hastalıklarımız için kullandığımız ilaçlar da ödeme yol açabiliyor. Tansiyon ilaçları, kan sulandırıcılar, alerji ve psikiyatrik ilaçlar, ses tellerinde ödeme yol açabiliyor.

SES KISIKLIĞI 3-5 GÜNDEN FAZLA SÜRÜYORSA...

Prof. Dr. Dereköy, Ses kısıklığının 3-5 gün devam ettiği hastaların basit ses teli ödemi dışında kansere kadar giden nedenler açısından bir kulak burun boğaz baş ve boyun cerrahı hekimi tarafından görülmesi gerekmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor.

TEDAVİ İÇİN ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİRMEK GEREKEBİLİR 

Ses teli ödemi tedavisinin geniş bir yelpazesi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Sefa Dereköy, tedavinin olumlu yanıt vermesi için hastanın günlük yaşam tarzını değiştirmesinin gerekebileceğini söylüyor.

Larenks dediğimiz gırtlak bölgesinin muayenesi büyük önem arz etmektedir. Ses tellerinde ödem yapan gerçek hastalığın tanısı ile tedavi yöntemi belirlenmektedir. Basit ilaçlarla tedaviden ses terapisine, yakın takipten ses teli ameliyatlarına kadar geniş bir yelpazede tedavi seçenekleri uygulanabilmektedir. Tedavi yöntemleri etkili olmakla beraber kişinin yaşam tarzında yapacağı olumlu değişiklikler çok önemlidir. Eğer günlük hayattaki alışkanlıklar ya da sesi kullanırken aynı hatalar devam ederse hastalık tekrar edebilir. Bu nedenle her hastalıkta olduğu gibi ses tellerinde ödem konusunda koruyucu sağlık tedbirlerine uymak önem kazanmaktadır. Tedbirler arasında bazı risk faktörlerine dikkat etmek koruyucu sağlığın ilk basamağında yer alır.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

SES TELİ ÖDEMİNE SEBEP OLAN NEDENLER 
Prof. Dr. Sefa Dereköy, ses telini işi için kullanan hukukçuların, ses sanatçılarının, satış pazarlama alanında çalışan kişilerin ses tellerini korumak adına günlük hayatında dikkat etmesi gereken bazı konulardan bahsediyor.

SES TELİ ÖDEMİNİ ENGELLEMEK İÇİN

Çok sıcak ve çok soğuk yiyip içmeyin.
Sigara ve alkolden uzak durun.
Gazlı ve asitli içecekler tüketmeyin.
Sigara dumanı, yoğun klimalı ortam benzeri havaya pasif maruziyetten kaçının.
Yüksek sesle ya da çok fazla konuşmayın.
Ani yükselmelerle nefes nefese bağırmayın.
Boğazınızı tık temizlemeyin.
Aşırı baharatlı ve asitli gıdalar tüketmeyin.
Dolu mideyle yatmayın.
Günlük yeterli sıvı alın.
Kronik burun ve sinüs hastalıklarının tedavisini ertelemeyin.
Alerjik bünyeniz varsa, hekim tavsiyesiyle mutlaka yaşam koşullarını düzenleyin.
Prof. Dr. Dereköy, profesyonel alanda sesi ile hayatını kazanan kişilerin konuşma teknikleri konusunda eğitim almasının ses tellerini korumaya yardımcı olacağını belirtiyor. 

Sesini işleri için kullanmak zorunda olan hukukçular, ses sanatçısı veya satış pazarlama çalışanları gibi profesyoneller uygun konuşma teknikleri hakkında bilgi almalı ve dinlenme sürelerini iyi planlamalı
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Prof. Dr. Sefa Dereköy, "Erken tanı ve tedavinin ses telindeki ilk ödem sonrasında ortaya çıkacak daha ağır hastalıkları önleyici olduğu hatırda tutulmalıdır." diyerek sözlerini tamamlıyor.