Bel fıtığı yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor
Op. Dr. Nazlı Çakıcı, "Her insan, hayatında bir ya da birkaç kez bel ağısı yaşayabilir. Her bel ağrısı, bel fıtığı olduğu anlamına gelmemektedir. Çoğu bel ağrısı, kas spazmı nedeniyle oluşur ve genellikle ilaç tedavisi ile düzelir." ifadelerini kullandı. Çakıcı, bel fıtıkları ve tedavilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Her insanın, hayatında bir ya da birkaç kez bel ağısı yaşayabileceğine işaret eden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nazlı Çakıcı, her bel ağrısının, bel fıtığı anlamına gelmediğini vurguladı.
Çoğu bel ağrısının, kas spazmı nedeniyle oluştuğunu ve genellikle ilaç tedavisi ile düzeldiğini aktaran Çakıcı, şunları kaydetti:
"Ağrının belirli bir tedavi sonunda geçmemesi, eşlik eden bacak ağrısı veya kuvvet kaybı, hissizlik ve nörolojik muayenede anormal bulguların olması radyolojik tetkik (sıklıkla Lomber MR) yapılmasını gerektirir. Bel fıtığı tanısı konan hastaların bile sadece yüzde 5-10'u cerrahi tedavi olması gerekmektedir. Hastanın nörolojik olarak bulgusu yoksa öncelikle ilaç ve fizik tedavi yöntemleri denenir. Ancak bu tedavilerden fayda görmeyen hastalarda cerrahi tedavi gündeme gelir. Bel ağrılarında yapılacak tedavi ağrının nedenine ve hastalığın yerleşimine göre belirlenmelidir. Kas ve yumuşak dokuların aşırı gerilmesine veya ufak yaralanmalara bağlı olan bel ağrısında (mekanik bel ağrısı) ağrı kesiciler, kas gevşeticiler ve kısa süreli yatak istirahati tek başına çoğu olguda yeterlidir. Bel fıtığına bağlı bel ağrısı varsa, sinirlere basıya bağlı bacaklarda güçsüzlük ve/veya istemli idrar ve gaita yapamama yakınmaları varsa cerrahi girişim mutlaka gereklidir."
"En sık uygulanan yöntem, mikrocerrahi yöntem ile tedavi"
Nazlı Çakıcı, kuvvet kaybı gibi nörolojik bulgular olmamasına rağmen uzun süren ağrı nedeniyle hastaların yaşam kaliteleri etkileniyorsa ağrının tek başına cerrahi girişim nedeni olabileceğini, cerrahi girişim yöntemi seçilirken her hastanın ayrı ayrı değerlendirilmesi ve o hastaya uygun tekniğin seçilmesi gerektiğini belirtti.
En sık uygulanan yöntemin mikrocerrahi yöntem (mikrodiskektomi) ile tedavi olduğunu vurgulayan Çakıcı, "Bu tedavide ameliyat, cerrahi mikroskop eşliğinde yapılmaktadır. Mikrocerrahi; ameliyat esnasında daha ayrıntılı ve güvenli bir görüş sağlanması dışında, küçük bir kesi ile yapılması, hastanın erken taburculuğu ve erken işe dönebilmesi gibi avantajlar da sağlamaktadır. Özellikle tekrarlayan bel ağrılarının önüne geçilmesi için hastanın fazla kilolarından kurtulması, bel, sırt ve karın kaslarına yönelik kas egzersizlerini düzenli ve sürekli yapması, uygunsuz duruş, oturma ve yatma pozisyonlarını düzeltmesi gerekmektedir. Eğer imkan varsa haftanın 3 günü yarım saat yüzme sporu yapması tavsiye edilir." ifadelerini kullandı.
SON DAKİKA
- 23.28
Yerlikaya: Kardeşliğimize kim yan bakıyorsa biz de onlara düz bakacak değiliz
- 23.24
Moskova saldırısıyla ilgili flaş iddia: ABD, Rusya'yı uyarmış
- 23.15
MHP'li Yalçın'dan İmamoğlu'na eleştiri
- 23.09
Güney Afrika’da yolcu otobüsü şarampole yuvarlandı: 45 ölü
- 22.44
Murat Kurum: Hatırlamayacağım vaadi vermem
- 22.20
Muğla'da kadın cinayeti: Boşanma aşamasındaki eşine kurşun yağdırdı
EN ÇOK OKUNANLAR
Prof. Dr. Öncel: Batı tarzı beslenme kolon kanserine zemin hazırlıyor
11 ila 24 yaşları arasındaki çocuklar incelendi! Hareketsiz çocuklarda büyük risk
Bankalar 'fatura'yı müşteriye kesti
Yatırımcıları dikkat: Gram altında yeni rekor
Fenomen Talu çiftinden bir skandal daha: Kuaföre 225 bin TL’lik tokat!