hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Cinsel sağlık sorunu yaşayan diyabetli hastalara yeni tedavi yöntemleri

    Cinsel sağlık sorunu yaşayan diyabetli hastalara yeni tedavi yöntemleri
    expand
    KAYNAK DHA

    Şeker hastalarının cinsel sağlık sorunları yaşadığını söyleyen Üro-Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat, "Yaşam tarzı değişiklikleri ve yeni tedavi yöntemleriyle sorun ortadan kalkabiliyor. Diyabet, testosteron hormonunu da düşürüyor böyle olunca şeker hastası erkeklerde isteksizlik ve sertleşme sorunu görülme riski normal erkeklere göre üç kat artıyor" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    14 Kasım Dünya Diyabet Günü'ne özel açıklamalarda bulunan Üro-Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat, cinsel sağlık sorunları yaşayan şeker hastaları için yeni tedavi yöntemlerini anlatarak yapılması gerekenleri sıraladı. Moral bozmamak gerektiğini belirten Prof. Dr. Hattat, "Özellikle yaşam tarzı değişiklikleri ile riskleri azaltarak, cinsel sorunun tipi ve nedenine göre çeşitli tedaviler uyguluyoruz. Diyabetli erkeklerde sertleşme sorunu görülme riski normal erkeklere göre üç kat artıyor. Şeker hastalığı tanısı konulduktan yaklaşık 10 yıl sonra da hastaların yarısında sertleşme sorunu görülüyor. Şeker hastalığı, testosteron hormonunu da düşürebiliyor. Bu durumda cinsel isteksizliğe eşlik eden sertleşme problemi görülüyor" diye konuştu.

    Tedaviyle yıpranan dokular canlandırılıyor

    Diyabet ile cinsel bölgeyi çevreleyen cilt, cilt altı dokuları, sinir ve damar sistemlerinin yıpranıp zedelendiğini aktaran Prof. Dr. Hattat, "Yeni non-invasive tedaviler ile cinsel anti-aging sağlanıyor, yıpranan cinsel bölge yapılarını canlandırmak ve cinsel performansta gençleşme yaşamak hedefleniyor. ‘Şok dalga’ olarak bilinen ESWT (Extracorporeal Shock Wave Therapy) cinsel gücü arttıran ve sertleşme kalitesini güçlendiren en son teknolojili bir tedavi yöntemi. Bu tedavide yaşanan sağlık sıkıntılarını, şikayetleri ve önleyici hedefleri belirliyoruz ve cinsel damarların, sinir sisteminin, cinsel bölge dokusunu destekleyen kollajen ve elastinin yenilenmesini sağlıyoruz. Var olan damarsal yetmezlik, sinir ileti kusurları ve cilt yaşlanması geri dönüştürülüyor" ifadelerini kullandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Şok dalga tedavisi

    Prof. Dr. Hattat, "Yüksek enerjili şok dalgalar özellikle diyabette karşılaşılan cinsel fonksiyon sorunlarını hedefleyerek tedavi ediyor. Şok Dalga anestezi gerektirmeyen, ağrı yaratmayan ve hızlı sonuç veren bir tedavi şekli. ESWT ile elde edilen yüksek enerjili şok dalgaları ultrasonik cihazlara göre 10 kat yüksek enerjiyi çok kısa sürede (1 mikro saniye) uygulama alanına veriyor. Sonuç olarak ayakta yapılan, anestezi gerektirmeyen, girişimsel yani cerrahi olmayan, sonrasında tedavi oluşturmayan bu tedavi ile hızlı ve uzun süreli sonuç alıyoruz. Bu ilaçsız tedavi yöntemi ile yüksek başarı oranı sağlıyor ve yaşam kalitesinde artış elde ediyoruz" dedi.

    PRP: Onarıyor ve yeniliyor

    Diyabet hastalarında PRP tedavisini de uyguladıklarını söyleyen Prof. Dr. Halim Hattat, "Tercih ettiğimiz yeni bir tedavi şekli de PRP tedavisi (P-Shot). P-shot olarak da bilinen tedavinin özünde kişinin kendi kanından alınan onarıcı ve yenileyici faktörlerin vücudun hasarlanmış bölgelerine enjekte edilmesiyle vücudun kendi kendini tamir etmesini hedefliyoruz. Vücudun kendi kendini onarma kabiliyetinden faydalanarak uygulanan bu tedaviler yüz güldürüyor. Bu tedavideki amaç kişinin kendi kanından elde edilen vücudu tamir edici özelliğe sahip trombositlerin cinsel bölgeye enjekte edilmesiyle, o bölgede bir tamir sürecinin kendiliğinden başlatılması. Tedaviden görülen fayda kalıcı oluyor. Dokular kendini yenilediği için bu tedavinin etkinliğini diğer tedavilere göre daha kalıcı olmasını bekliyoruz" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Beslenme önemli

    Prof. Dr. Hattat, "Şekeri düzenlemek, cinsel sağlık sorunlarından korunmak için, C vitamini, B grubu vitaminleri, emir, kalsiyum, magnezyum ve potasyum, quercetin, fosfotidilserin, coenzym Q-10 ve NADH tüketmeliyiz. Şeker, şekerli besinler, bol yağlı şekerlemeler, rafine edilmiş unlu ürünler, bol yağlı ve tuzlu patlamış mısır ve cipsler, ağır ve yağlı yemeklerden uzak durmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow