“Uzun süre güneşe maruz kalınmamalı”
“Güneş kremi seçerken, doğal mineral filtreli olması çok önemlidir” diyen Dr. Saraç, şöyle devam etti:“Örneğin; propolis ve non nano mineral çinko içeren güneş kremleri ciltte bir bariyer etkisi oluşturur ve güneşten gelen zararlı UV ışınların cildin alt tabakasına yani dermis tabakasına geçişini engellerler. Dolayısıyla güneş ışını kaynaklı oluşabilecek hasarında önüne geçerler. Çünkü uzun süre güneş ışınlarına maruz kalmak başta erken yaşlanma, kırışıklık oluşumu gibi sonuçlara neden olabilir. Güneş yanıkları ve erken yaşlanma oldukça zorlayıcı durumlar olmakla birlikte zararlı güneş ışınları maruziyetinin en korkulan sonucu ise cilt kanseridir. Doğal mineral filtreli ve 50 SPF güneş kremi kullanmanın yanında, gün içinde 11.00-15.00 saatleri arasında uzun süre güneşe maruz kalınmamalıdır. Ayrıca güneş kremi tercih ederken hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı koruyuculuğu olup olmadığına bakılmalıdır. Güneş kremi güneşe çıkmadan 30 dakika öncesinde sürülmeli ve 2 saatte bir tekrar cilde uygulanmalıdır. Bunun yanında, denizleri ve çevreyi kirletmeyen doğa dostu güneş kremleri tercih edilmelidir.”
“Propolisin zararlı güneş ışınlarından koruyucu etkisi doğrulandı”
Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, güneşin cilt üzerine etkileri ile ilgili yapılmış bilimsel çalışmalardan bahsetti. BEE’O Propolis Genel Müdürü Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı; “2016 yılında Doğu Çin Üniversitesi’nde yürütülen in vitro (laboratuvar ortamı) koşullardaki bilimsel çalışmada, cilt hücrelerine ve kanser hücrelerine 48 saat boyunca propolisin fenolik bileşeni olan krisin verilmiştir. İnsan cilt hücrelerinin anti-photoaging aktivitesi, kolajen I sentezi ve antioksidan kapasiteleri değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda, krisinin kolajen I sentezini artırarak oksidasyon hasarını onardığı ve anti-photoaging aktivite gösterdiği görülmüştür.