hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Fazla stres gece uykuda diş sıkmaya sebep oluyor

    Fazla stres gece uykuda diş sıkmaya sebep oluyor
    expand
    KAYNAKİHA

    Zafer Kazak fazla stresin gece uykuda diş sıkmaya sebep olduğunu söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dt. Zafer Kazak, çene eklemi rahatsızlığında hastalar en sık görülen belirtiler, çene ekleminden ‘tıklama’ sesi gelmesi, kulakta, çene ekleminde, yüz ve boyun kaslarında ve şakaklarda ağrı, çiğneme sırasında zorluk, ağız açmada güçlük, çenenin bir tarafa kayarak açılması gibi şikâyetlerle başvurduklarını belirterek,

    “Bazı durumlarda uzun yıllar ağrı olmaz, sadece çene eklemindeki tıklama devam eder, ancak bu sürede deformasyon ilerler. Alt çene hareketlerinde tıklama gibi seslerin hissedilmesi, çene ekleminin düzeninin bozulmasından kaynaklanabilir. Çene ekleminde bulunan disk yerinden oynar. Bunun sonucunda ağız açma, esneme, yemek yeme, çeneyi sağa sola hareket ettirme gibi alt çene hareketlerinde ‘tıklama’ duyulur. Bu durum çene çıkması değildir” ifadelerini kullandı. 

    Çene eklemi rahatsızlıklarında baş ağrısı görülebileceğini belirten Dt. Zafer Kazak, “Baş ağrısının birçok sebebi vardır. Çene eklemi rahatsızlığında da görülebilir. Ancak baş ağrısı daha ciddi rahatsızlıklardan da kaynaklanabilir. Nöroloji, fizik tedavi, algoloji gibi pek çok tıp alanını ilgilendirir” dedi. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dt. Zafer Kazak, çene eklemi hastalığının tedavisi tanıya göre değişiklik göstermekte olduğunu vurgulayarak,“ Her hasta için aynı tedavi yöntemi uygulanamaz. Çene eklemi hastalıklarında tedavi yöntemleri arasında konservatif olarak ortopedik apareylerin kullanılması (splint), bazı fizik tedavi yöntemleri, ilaç tedavisi, artrosentez yer almaktadır. Bu yöntemlerden hangisi veya hangilerinin kullanılacağına ayrıntılı muayene sonrası konulan tanıya göre karar verilir. Tanının doğru konulduğu durumlarda çene eklemi hastalıklarının yüzde 85’ten fazlası konservatif tedavi ile kontrol altına alınmaktadır. Gerekli durumlarda; nöroloji, kulak- burun-boğaz, psikiyatri, algoloji gibi bölümlerle konsültasyon yapılmaktadır" şeklinde konuştu. 

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow