hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Her gün 30 dakika egzersiz yapmak neleri değiştirir?

    Her gün 30 dakika egzersiz yapmak neleri değiştirir
    expand

    Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre sağlığımız için boş vakitlerimizde yaptığımız egzersizlere ek olarak bir yerden başka yere gitmek için yapılan mecburi yürüyüş veya işin bir parçası olarak yapılan tüm hareketler de fiziksel aktiviteye giriyor. 2003 yılında, Dünya Sağlık Örgütü fiziksel aktivitenin önemine dikkat çekmek amacı ile 10 Mayıs tarihini ‘Sağlık İçin Hareket Günü’ ilan etti. Peki hareketsiz yaşamdan kaynaklanan hastalık ve fonksiyon bozukluklarının önüne geçmek için günde 30 dakika hareket etmek yeterli mi? 30 dakikalık egzersiz vücudumuzda ne tür değişimler yaratabilir, hiç düşündünüz mü? (Posta)

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dünya Sağlık Örgütü, fiziksel aktivite için "iskelet kasları ile enerji sarf edilerek yapılan vücut hareketi" tanımını yapıyor. Bu tanıma göre sağlığımız için boş vakitlerimizde yaptığımız egzersizlere ek olarak bir yerden başka yere gitmek için yapılan mecburi yürüyüş veya işin bir parçası olarak yapılan tüm hareketler de fiziksel aktiviteye giriyor.

    “2003 yılında, Dünya Sağlık Örgütü fiziksel aktivitenin önemine dikkat çekmek amacı ile 10 Mayıs tarihini ‘Sağlık İçin Hareket Günü’ ilan etti. Amaç, hareketsiz yaşamdan kaynaklanan hastalık ve fonksiyon bozukluklarının önüne geçmek"” açıklamasında bulunan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Yeşim Çimen “Hareketsiz yaşam tarzı çağımızın en önemli halk sağlığı sorunu haline geldi" diyor.

    Fizik Tedavi Uzmanı Doç. Dr. Yeşim Çimen, 10 Mayıs “Sağlık İçin Hareket Günü” vesilesiyle, sağlığına önem veren herkese “her gün 30 dakika fiziksel aktivite” önerisinde bulunuyor. Doç. Dr. Çimen, egzersize vakit ayıramayan kişiler için de “Arabamızı uzağa park edip sabahları işe en az 15-20 dakika yürümek, iş yerine mümkünse bisikletle gitmek, asansör yerine merdiven kullanmak, ofis koltuğundan yarım saatte bir kalkıp etrafı dolaşmak da hareket etmemizi sağlar” diyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    DEPRESYON RİSKİNİ DE ARTIRIYOR

    Dünya Sağlık Örgütü’nün raporuna göre hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerdeki insanların yüzde 60 ila 85'inin hareketsiz yaşam tarzı sürdüklerini aktaran Doç. Dr. Yeşim Çimen “Pandeminin de etkisiyle çocukların yüzde 70 kadarının fiziksel açıdan yeterince aktif olmadığı ve bu durumun da gelecekteki sağlık durumları üzerinde ciddi etkileri olacağı tahmin edilmektedir. Hareketsiz yaşam tarzı kardiyovasküler hastalıklarla direkt ilişkili olup diyabet ve obezite riskini iki katına çıkarır ve bağırsak kanseri, yüksek tansiyon, osteoporoz, lipid metabolizması bozuklukları, depresyon ve anksiyete risklerini artırır” ifadelerini kullandı.

    GÜNDE 15 DAKİKANIZI YÜRÜYÜŞE AYIRIN

    Dünya Sağlık Örgütü’nün, sağlıklı yaşam için her gün 30 dakikalık orta düzeyde fiziksel aktivite, sigaranın bırakılması ve sağlıklı beslenmeyi önerdiğini ifade eden Yeşim Çimen “Bir fizik tedavi uzman hekimi olarak en az haftada 3 kez 45 dakika süre ile egzersiz önersem de iş yoğunluğuna bağlı olarak düzenli egzersize her dönem vakit bulamayabiliriz. Böyle durumlarda alışkanlıklarımızı gözden geçirmeliyiz. Hareket etmemizi engelleyen alışkanlıklarımızı bırakmaya çalışmalıyız. Örneğin arabamızı uzağa park edip sabahları işe en az 15-20 dakika yürümek, iş yerine mümkünse bisikletle gitmek, asansör yerine merdiven kullanmak, ofis koltuğundan yarım saatte bir kalkıp etrafı dolaşmak da hareketsizliği önleyerek sağlıklı yaşamamıza katkıda bulunacaktır” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    FİZİKSEL AKTİVİTE HAYATINIZDA NELERİ DEĞİŞTİRİR?

    Doç. Dr. Yeşim Çimen, fiziksel aktivitenin neden önemli olduğu sorusunu şöyle yanıtladı:

    Kas kuvvetini, esnekliğini, dayanıklılığını artırır.
    Kemiklerin güçlenmesini sağlar.
    Kalp ve solunum fonksiyonlarımızı düzenler.
    Kalp damar hastalığı, hipertansiyon, diyabet, solunum yolu hastalıkları ve kanser gibi birçok önlenebilir kronik hastalığa karşı korur.
    Endorfin salgılatarak kaygı ve depresyon duygularımızı azaltır.
    Uyku kalitemizi arttırır.
    Hafıza ve beyin fonksiyonlarımızı geliştirir.
    Ciddi bir küresel sağlık sorunu haline gelen obezite ve ilişkili olduğu hastalıkları önlemeye yardımcı olur.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow