hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    İç organ yağlanmasına dikkat

    İç organ yağlanmasına dikkat
    expand

    İç yağlanma diğer bir adıyla visseral yağlanma karın içi ve iç organlardaki yağlanmaya denir. Diyetisyen Hülya Çağatay konu hakkında bilgiler verdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İç organların çevresindeki yağ dokuları organları korumak için görevli olsalar bile her şeyin fazlasının zararlı olması gibi fazla yağ depolanması da sağlık için zararlı bir durumdur. Yanlış beslenme ve yaşam tarzı; vücudun yağları deri altına değilde doğrudan iç organlar etrafında depolamasına sebep olur. Organlar üzerinde depolanan bu yağlar ise organların işlevlerinde bozukluklar oluşturur ve sağlığı olumsuz etkiler.

    Kalp ve damar rahatsızlıklarına
    Hipertansiyona
    Damar sertliğine
    Tip-2 diyabete
    Bozulan hormonlar sebebiyle sürekli açlık hissi yaşayıp kilo alımı yaşamaya ve hatta obeziteye kadar ilerlemesine
    Kalp krizi riskine
    Kansere
    Bozulan hormonlarla depresyonun tetiklenmesine
    Uyku bozukluklarına
    Organ yetmezliğine yol açar.

    Bel-Kalça Oranınız Size Gösterge Olabilir

    Araştırmalar kanıtlamıştır ki bel çevresinde fazla yağ birikimiyle oluşan elma tipi yağlanma, basen bölgesinde fazla yağ birikimiyle oluşan armut tipi yağlanmadan daha tehlikelidir. Sağlık açısından risk altında olunup olunmadığı Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği bel- kalça oranlarıyla yorumlanabilir. Kadınlarla bel-kalça oranının 0.8’in, erkeklerde ise 1’in üzerinde olmaması istenir. İç organ yağlanmasında kilo önemli belirteçlerden biridir. Fakat iç organ yağlanmasının belirlenmesinde tek belirteç değildir. Beslenme ve yaşam tarzı yanlışlıklarıyla, kilo alınmamış olunsa bile iç organlar yağlanmış olabilir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yüksek Glisemik İndeksli Besinlerden Uzak Durun

    İç yağlanmanın önlenmesinde öncelikli olarak yüksek glisemik indeksli besinlerden uzak durulmalı. Bu besinler, kandaki şeker oranını hızlı bir biçimde arttırır ve vücudun daha fazla insülin salgılamasına yol açar. Bu durum iç organ yağlanmasını tetikler.

    Alkol Tüketimini En Alt Seviyelere İndirin

    Alkol tüketimini bırakmak veya en alt seviyelere indirmek yağ oranını azaltmaya yardımcı olacak bir diğer öneridir.

    Abur Cuburları Bırakın

    Abur cuburlar, paketli besinler ve içecekler vücut yağ oranımızı, devamında da iç yağlanmamızı arttırırlar. Onlar yerine işlem görmemiş çiğ kuruyemişler, meyveler tercih edilmelidir. Tabiki her şeyin fazlası zarar olduğundan porsiyonlara dikkat etmekte fayda vardır.

    Tükettiğiniz Yağ Çeşidine Dikkat Edin

    Fareler üzerinde yapılan bir çalışmada doymuş yağ ile beslenen farelerin ağırlıklarında, iç organ yağlanmalarında, trigliserit ve CRP düzeylerinde anlamlı bir artış gözlenmiştir. Tereyağ, margarin, iç yağ, kuyruk yağı gibi doymuş yağları ve trans yağları tüketmemeye özen gösterin veya tüketimini sınırlandırın.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yemeklerinizi Sağlıklı Pişirme Teknikleriyle Hazırlayın

    Yağda kızartma yerine fırınlama, haşlama, buğulama gibi pişirme tekniklerini kullanın. Etleri kendi yağında yapın, ilave yağ eklemeyin.

    Fiziksel Aktivite Yapmaya Özen Gösterin

    Türkiye Halk Sağlığı ve Kronik Hastalıklar Enstitüsü’ ne göre fiziksel aktivitenin yararlı etkilerini görebilmeleri için yetişkinler, haftada en az 150-300 dakika orta-yoğun ya da 75-150 dakika yoğun aerobik aktivite yapmalıdır. Düzenli fiziksel aktivite sizi iç yağlanma durumundan ve olası sağlık sorunlarından koruyacaktır.

    Dengeli Beslenin

    İç yağlanma oluşmaması için beslenme tarzı çok önemlidir. Öğünlerinizde her besin grubundan gereksiniminiz kadar besine yer verin. Bu durum protein, mineral ve vitamin alımınızın yeterli olmasını da sağlayacak.

     

     

     

     

     

     

     

     

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow