İŞİTME KAYBI OLANLAR ANEMİ AÇISINDAN DA DEĞERLENDİRİLMELİ
Demirin kan hücrelerinin akciğerlerden vücuda oksijen taşımasına yardımcı olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Tansuker, “İç kulağın normal şekilde çalışması için oksijen açısından zengin, sağlıklı bir kan akımına ihtiyacı vardır. Her ne kadar araştırmacılar tarafından demirin iç kulaktaki rolü net olarak belirlenmemiş olsa da bu bölgeye kan akışının olmayışı kanlanma eksikliği anlamına gelir. İç kulakta, sesi elektriksel uyarılara çevirmekle ilgili duyusal tüy hücrelerinin sağlığı için de oksijen gereklidir. Dolayısıyla demir eksikliği anemisinin erken teşhisi ve tedavisinin işitme kaybı olan yetişkinlerin genel sağlık durumunu olumlu etkileyip etkilemeyeceği henüz tam olarak bilinmemekle birlikte bu tür bir sorunu olanların işitme duyusunu kontrol ettirmesinde ve yine işitme problemleri yaşayanların da anemi açısından değerlendirilmesinde yarar var” dedi.
KABAKULAK KOKLEAYA ZARAR VEREBİLİYOR
Bir dizi viral enfeksiyonların da işitme kaybına neden olabildiğini hatırlatan Doç. Dr. Tansuker, “Bu virüslerin neden olduğu işitme kaybı, doğuştan veya edinilmiş, tek taraflı veya iki taraflı olabilir. Bazı viral enfeksiyonlar, doğrudan iç kulak yapılarına zarar verebilir, diğerleri, daha sonra bu hasara neden olan inflamatuar yanıtları indükleyerek işitme kaybına yol açabilir. Kabakulak, en sık okul çağı ve adolesan yaş grubunda görülmekle birlikte yetişkin çağda da görülebilen bir infeksiyondur ve işitme kaybıyla ilişkilidir” ifadelerini kullandı.Daha çok çocukluk çağında görülen bu enfeksiyon hastalığının da işitme kaybına yol açtığına dair çalışmaların bulunduğunu söyleyen Tansuker, “Araştırmalara göre, kabakulak sorunu yaşayanların sadece yüzde 1-4’ünde işitme sorunuyla karşılaşılıyor. Oldukça bulaşıcı olduğu bilinen bu hastalığın kulak içinde bulunan kokleaya zarar vermesi sonucu işitme kaybının yaşandığı düşünülüyor. Nadir bir komplikasyon olan geçici yüksek frekans işitme kaybının yüzde 4 oranında görülebildiği ve tek taraflı kalıcı işitme kaybının ise yaklaşık 20 bin vakada bir olduğu bildiriliyor. Öncelikle hastalıktan korunmak ve çocukluk çağında aşılanmak önlem anlamında yapılacakların başında geliyor” açıklamasında bulundu.