hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kadınlarda idrar kaçırma sorunu yaşlılık belirtisi olmayabilir

    Kadınlarda idrar kaçırma sorunu yaşlılık belirtisi olmayabilir
    expand
    KAYNAKİHA

    Kadınlarda istemsiz idrar kaçırmanın oldukça sık görülen bir sorun olduğunu belirten uzmanlar, öksürürken, hapşırırken ya da gülerken idrar kaçırma durumunda bu konunun önemsenmesi gerektiğini söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kadın Doğum ve Hastalıkları Uzmanı Perinatolog Prof. Dr. Selahattin Kumru, kadınların yüzde 25 ile 45’inin idrar kaçırma sorunu yaşadığını ancak idrar kaçırma şikayeti ile başvuruların son derece az olduğunu belirtti. Kumru, bunun nedeninin ise ya insanların bu durumu yaşlılık ile ilgili normal bir süreç olarak görüp tedavi için arayışa girmemeleri ya da tedavisinin olmadığını düşünerek çaba harcamamaları olduğunu söyledi.

    “Kadın hastalar muayene sırasında söylemekten çekiniyor”

    Prof. Dr. Kumru, idrar kaçırma şikayetinin ayıp gibi karşılanacağı endişesi taşıyan kadınların idrar kaçırma sorununu gizlediklerini belirterek, “Pek çok hasta kadın hastalıkları ve doğum muayenesi sırasında bile bu yakınmadan bahsetmiyor, ancak idrar kaçırma şikayetinin olup olmadığını sorguladığımız zaman durumu öğreniyoruz. Muayene sırasında çekiniyorlar. Yaşlılık göstergesi deyip geçiyorlar” dedi.

    Normal süreçte idrarın böbreklerde yapıldıktan sonra üreter adı verilen kanallar ile idrar torbasına biriktiğini, belli bir seviyeye ulaşınca idrar torbasının (mesane) artan basınç ile beyne uyarılar gittiğini ve idrar torbasının boşaltıldığını belirten Prof. Dr. Selahattin Kumru, idrar kaçırma soru yaşayan kadınlarda ise istemsiz olarak idrarın dışarıya kaçabildiğini bu duruma tıpta üriner inkontinans adı verildiğini söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    “Tedavisi mümkün ve çok kolay”

    İdrar kaçırma sorunu için önleyici yaklaşımların önemine dikkat çeken Prof. Dr. Selahattin Kumru şöyle konuştu:

    “Öncelikle risk faktörü olabilecek durumlardan kaçınılması gerekir. Yani obezitenin önlenmesi, sigaranın bırakılması, özellikle zor doğumların önlenmesi, sürekli karın içi basıncını arttıran durumların ortadan kaldırılması gibi hastalığın oluşumunun önlenmesi her zaman olduğu gibi oluşan bir hastalığı tedavi etmekten daha çok tercih edilmelidir. Kegel egzersizleri gibi egzersizler, pelvik taban yapılarının güçlendirilmesine ve idrar çıkışı kontrolüne yardımcı olacaktır. Urgency (acil) idrar kaçırma durumlarında ise genellikle ilaç tedavileri yarar sağlamaktadır. Stres üriner inkontinans (öksürürken, hapşırırken idrar kaçırma) mesane boynu hareketliliği ile birlikte genellikle cerrahi müdahale gereken durumlardır. Cerrahi müdahale gerektiren durumlarda hem vajinal hem de abdominal yoldan yapılan çok sayıda ameliyat yöntemi mevcuttur. Vajinal yoldan yapılan ameliyatlarda genellikle sentetik bir yama idrar torbasının öksürünce aşağıya inen kısmına (mesane boynu) destek olarak konulmakta ve öksürünce aşağıya inmesini engellemektedir. Abdominal yoldan gerçekleştirilen ameliyatlar da aynı mantık ile çalışmakta ve idrar torbası boynunun aşağıya kaymasını engellemek için uygulanmaktadır.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Prof. Dr. Selahattin Kumru, kadınların çekinmeden mutlaka kadın hastalıkları ve doğum uzmanına konuyu belirtmeleri gerektiğini hatırlattı.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow