Serdal Adalı'dan transfere dair önemli açıklamalar!
Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdal Adalı, siyah-beyazlı takımın gündemini değerlendirdi.
Tüpraş Stadı'nda gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Adalı, sıfırdan bir takım kurmak zorunda kaldıklarını söyledi.
Geçen sezonun borçlarının yanı sıra uzun süredir devam eden birçok dosyayı kapattıklarını kaydeden Adalı, "Bu kadro neredeyse sıfırdan kurulmak zorundaydı. Bu takım değişmek zorundaydı. Bizi hedeflerimize götüremeyeceğini düşündüğümüz oyuncuların yerlerine kaliteli, hırslı, oynadıkları yere aidiyet hisseden ve en önemlisi kişisel hedefleri bitmemiş oyuncular getirmek durumundaydık. Bu doğrultuda da bu sezon başı tam 25 oyuncuyla yollarımızı ayırdık. Yerlerine bahsettiğimiz kriterlere uyduğunu düşündüğümüz tam 12 yeni oyuncuyla anlaştık." diye konuştu.
Oyuncu göndermekte sıkıntı yaşadıkları için yeni transferlerde gecikme yaşandığını aktaran Adalı, şunları kaydetti:
"Bazıları oynama şansı bulamamalarına rağmen bu durum pek de umurlarında dahi değildi. Beşiktaş’ın parasıyla İstanbul’da gayet keyifli hayatları vardı. Yani kendi hallerine bıraksak daha da memnuniyetle kalırlardı. Yani anlayacağınız futbolcu mutlu, onu getiren menajer mutlu ama ortada yoklar. Onları buralara alan yöneticiler de ya teknelerinde ya da yazlıklarında... Beşiktaş taraftarı hariç işin içinde olan herkesin keyfi yerinde. Bunların dışındaki oyuncuların bir kısmı da ellerinden gelen her şeyi yapmalarına rağmen farklı nedenlerle istedikleri performansı bir türlü yakalayamamışlardı. Bütün pazarları taradık. Oyuncularla uzun uzun pazarlıklar ve müzakereler ettik. Altyapıdan yetişen ve kiralık giden 5 oyuncumuzu ayrı tutarsak, farklı nedenlerle performans verememiş tam 20 oyuncuyla yollarımızı ayırmış olduk."
Orkun Kökçü transferinin beklentiyi yükselttiğini savunan Adalı, şunları kaydetti:
"Orkun Kökçü gibi kendi mevkisinin Avrupa’da en önemli oyuncularından birini, henüz 24 yaşında Beşiktaşımıza kazandırdık. Orkun transferi taraftarımızın beklentiyi yükseltmesini sağladı. Yazın ortasında imza törenine 30 bini aşkın Beşiktaşlı geldi. İşte bu transferden sonra camia içinde taraftarlar arasında farklı bir hava oluştu. Beklentiler bir anda büyüdü. Açıkçası beklenti büyüyünce, bunun sonucu olarak beğeni standartları da bir anda değişiverdi. Beşiktaşlılar yıllardır alıştırılmaya çalışıldıkları sıradanlıktan sıyrılmaya başladılar. Zaten en iyisine de sonuna kadar layıklar. Yalnız camiamıza saldırmak, ortalığı karıştırmak için hazır kıta bekleyenler, bir kez daha bu durumu çirkin bir şekilde kullanmaya başlayıverdiler. O gün 30 bin kişi statta mutlu ve umutlu bir şekilde Orkun’u beklerken sosyal medyada maliyetini öne çıkararak oyuncuyu yetersiz göstermek isteyenler tarafından ‘istemeyiz’ kampanyaları yapıldı. Abraham’ı aldığımız gün de tüm platformlar oyuncunun kaçırdığı gollerden yapılmış kliplerden geçilmiyordu. Daha başka örnekleri de var, sıralamaya gerek yok. Beşiktaş taraftarının bir gün bile mutlu olmasına tahammülleri yok. Beşiktaş taraftarının yakasından düşün artık. Bırakın insanlar sevinsinler, oyuncularının formalarını alsınlar, mutlu olsunlar. Orkun bize büyük güç kattı. Beşiktaş’ın sembol isimlerinden olacak. İnşallah burada şampiyonluklar yaşayacak ve kupalar kaldıracak."
Giden oyuncuların transfer detaylarını paylaşan Adalı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Amir’i Hull City’e 700 bin avroya kiraladık ama oyuncunun maaşını biz ödemeye devam edeceğiz. Musrati için Hellas Verona’yla 2 milyon avro kiralama bedeli ve 7 milyon avro satın alma opsiyonu karşılığında anlaştık. Ancak bu kiralama bedelini alırken oyuncunun 2.6 milyon avro olan maaşını da yine biz ödeyeceğiz. Yaklaşık 5 milyon avroya transfer edilen Onana için Genoa’dan 500 bin avro kiralama ücreti aldık ve 1 milyon avro da satın alma opsiyonu var. Oyuncunun 1,5 milyon avro olan maaşını da biz ödemek zorundayız. Mario’yu AEK’ya kiralarken 2.7 milyon avro olan maaşının 1.7 milyonunu ödemeye devam edeceğiz. Muci de 1 milyon avro kiralama ücreti ile 8.5 milyon avro satın alma opsiyonu karşılığında Trabzonspor’a gitti, maaşını Trabzonspor ödeyecek. 2 sene önce 5.5 milyon avroya alınan Bahtiyar da, 2.5 milyon avro karşılığında Dinamo Moskova’ya gitti. Kerem Atakan Kesgin, Sivasspor’a transfer oldu. Neredeyse hiç oynayamayan Chamberlain’in maaşının da 1.5 milyon eurosunu kurtardık ve sözleşmemizi feshettik. Olabilecek en iyi tasarrufu yapmaya çalıştık. Sanırım o da bu seneyi en azından Ocak ayına kadar kulüpsüz geçirecekmiş."
Al Musrati ve Muçi'nin geliş süreciyle ilgili de açıklamalarda bulunan Adalı, şunları kaydetti:
"Musrati ve Muçi transferlerinden bahsetmişken çok önemli bir konuyu da sizlerle paylaşmak istiyorum. Her zaman ‘sosyal medyada bize yapılan saldırıların arttığı zamanlar, bizim yakaladığımız bazı açıkların üstüne üstüne gidiyor olduğumuz zamanlardır’ diye söylüyorum. Bu 2 oyuncunun transferlerinde camiamın bilmesi gereken çok çok önemli şeyler var. Daha önce divan toplantılarının birinde savcılığa başvuru yaptığımız bazı geçmiş dönem işlerinden bahsetmiştim. Bu konuların dışında dönemin transfer harcamalarıyla ilgili olarak da detaylı araştırma yaptığımızı söylemiştim. Denetleme kurulumuzun yaptığı çalışmalar sonucu Al Musrati ve Muçi için yapılacak bonservis ödemelerinin yüzde 60’ının temlik yöntemiyle yurtdışı finans kuruluşlarına devredildiği belirlenmiştir. Yani kulübümüz yapacağı bu ödemelerin büyük bir kısmını Legia Varşova ve Braga kulüpleri yerine, yurtdışında yer alan farklı farklı fonlara yapacaktır. Hatta bu kulüplerden biriyle yapılan sözleşmede alacağının fona devredilememe maddesi bulunmasına rağmen eski yönetim kurulumuz bir karar alarak ilgili bu maddeyi değiştirmiştir. Ne tesadüftür ki bu 2 kulüp de birer hafta arayla bizden tahsil edeceği bonservis ücretlerinin önemli bir kısmını farklı finans kuruluşlarına devretmişlerdir. Bu olanlara pes dememek elde değil. Burada net bir şekilde hayatın doğal akışına aykırı bir durum bulunmaktadır. Milyonlarca avromuz futbol kulüpleri yerine ne olduğunu bilmediğimiz farklı yerlere ödenmek durumundadır. Bu iş nereye kadar giderse biz takip edeceğiz ve ne gerekiyorsa da yapacağız. Bu transfer döneminde bize limitsizce saldıranlar, bunları yaparak bizim bu işleri kurcalamaktan ve takip etmekten vazgeçeceğimizi düşünüyorlar. Bizi yıldırmak ve pes ettirmek istiyorlar. Bu durum Beşiktaş’a çifte ihanettir. Hem şüpheli işler yapacaksınız hem de taraftarlarımızın mutlu olma haklarına müdahale edeceksiniz. Biz bu konuların sonuna kadar gideceğiz."
Beşiktaş taraftarlarının en çok eleştirdiği kanat transferiyle ilgili de konuşan Adalı, şunları söyledi:
"Mayıs ayından itibaren planlarımızda sağlı sollu 5 farklı kanat oyuncusu vardı ama hem Solskjaer hem de Sergen hocamız elde mecburiyetten de olsa bu mevkide oynayan bazı oyuncular varken önceliği defans veya orta sahadaki eksiklere vermemizi istediler. Kaldı ki son 2 günde biz Sergen hocamızla bazı konularda fikir ayrılığı da yaşadık ama konuştuk tartıştık ve sonunda orta yolları da bulduk. İlk olarak Cerny gibi önemli bir oyuncuyu kadromuza kattık. Cerny taraftarlarımızın da ilk günden beri ısrarla istediği bir oyuncuydu. Cerny’den sonra kanat rotasyonumuza yaptığımız diğer bir takviye de Cengiz Ünder oldu. Sağ bek, sol bek ve forvet bölgeleri için bizim bir değil bazen iki transfer yapmamız gerekti. Hatta gördüğünüz üzere bu sayı kanatlar için Jota Silva’yla beraber 3 olmak zorunda kaldı. Bir oyuncu alıyorsunuz yetmiyor, ikinciyi alıyorsunuz hala eksik, mecburen aynı rotasyona üçüncüyü de almak durumunda kalıyorsunuz. Takım ancak bu şekilde tam olabiliyor. Bu durumun sonucu kanat rotasyonumuz için üç ekleme yapmak durumda kaldık. Jota Silva da yaz başından beri görüşmeleri yürüttüğümüz bu 5 kanat oyuncusundan birisiydi. Kendisine ilgimizi belli etmiş ve şartlarını öğrenmek istemiştik. Ama oyuncu sonunda Sporting ile anlaştı. Ülkesinde oynamak istediğini bize iletti. Transferi, evrak işlemlerinin yetişmemesi nedeniyle son anda iptal olunca biz de tekrar devreye girdik. Neyse ki transfer sezonu bitmeden kendisini kadromuza kattık."
Jadon Sancho ile görüştüklerini söyleyen Adalı, "Bazı şeyler sadece parayı vermekle olmuyor. Oyuncuların kariyer planlamaları, oynamak istedikleri ülke gibi konuları aşamayabiliyorsunuz. Mesela daha önce birkaç konuşmamda Sancho özelinde bahsettiğim gibi, biz oyuncunun istediği parayı kabul ettik. Hatta kulübü ile de anlaştık ama Sancho kariyerine ülkemizde devam etmek istemedi. Bu durumda transfer de olumlu sonuçlanmadı." dedi.
Beşiktaş'ta bir iskelet oluşturduklarını vurgulayan Adalı, "Bu transfer sezonunda Beşiktaş tam 25 oyuncuyla yollarını ayırmıştır. Bu oyuncuların yerine de 12 yeni transfer gerçekleştirmiştir. Gelen oyuncularımızın yaş ortalaması 25,5’dir. Bu gösteriyor ki bize uzun yıllar hizmet edecek bir iskelet oluşturulmaktadır. Sadece 75 gün süren bir yaz transfer döneminde bir takımın tam 37 futbolcu ile ilgili transfer gündemi olur mu? Daha bitmedi ve hatta yeni başladık diyebiliriz. Atılan bu temelin üzerine de bundan sonraki yıllarda 4-5 transferle takımımızı geliştirebileceğimize inanıyoruz. Yapılanmamızın ilk ayağını bu transfer sezonunda tamamladık. Göreve gelirken camiamıza “bize 3 transfer dönemi verin” deme sebebimiz tam olarak buydu." diye konuştu.
Bundan sonraki süreçte sözün teknik ekipte ve futbolcularda olduğunu söyleyen Adalı, "Biz yönetim kurulu olarak onların destekçisi olacağız. Şimdi bu oyuncuların uyum süreçlerini tamamlama, birlikte hareket etme ve ortak bir hissiyat yakalama zamanı geldi. Bu oyuncu grubunu sağlam bir takım haline getireceklerinden eminiz. Bu pat diye olmayacak, her geçen gün takım daha da oturacak, takımımız daha da aynı dili konuşur hale gelecek. Geride bıraktığımız milli ara bunun için çok önemliydi ve hocamızın da dediği gibi özellikle bir sonraki milli aranın ardından umuyorum ki işler çok daha rayına oturmuş olacak. Hocamızla beraber yıllardır eksikliğini yaşadığımız ama bu sezon oldukça güçlendirdiğimiz Türk oyuncu takviyelerimiz de bu konuda aktif rol oynayacaklar ve bu takımın harcını oluşturacaklar. Tüm oyuncularımız da kendilerine duyulan güvenin, onları buraya getirmek için yapılan fedakarlıkların karşılığını vermek zorunda olduklarının farkındalar." ifadelerini kullandı.
Teknik direktör Sergen Yalçın'ın takıma dokunduğunu söyleyen Adalı, "Lousanne maçından sonra kendisini aradım, gece yarısı çıktı geldi. O gece bizimle sadece Beşiktaş konuştu ve başka hiçbir konuya girmedi. Ertesi gün sabah da takımla ilk idmanına çıktı. İlk andan itibaren de eli değmeye başladı, farkını giderek daha da hissettirecek. Ben bundan eminim." şeklinde konuştu.
Adalı, Serkan Reçber ile de Futbol A Takımı Genel Koordinatörü olarak anlaşıldığını da söyledi.
Beşiktaşlı taraftarlardan siyah-beyazlı takıma destek istediğini aktaran Adalı, "Ligde henüz sadece 3 maç oynadık ve 2 galibiyet aldık. Bu sezon daha yeni başlıyor bizim için. İniş çıkışlarımız elbette olacak. Herkesten bu takıma inanmalarını ve onlara desteklerini her zamankinden daha çok hissettirmelerini istiyorum. Başarıya ulaşabilmek için pozitif havayı elimizin değdiği her alana birlikte yaymamız gerekiyor. Güçlerini gücümüze katsınlar. Oyunlarımızdan desteklerini esirgemesinler. Bizi eleştirsinler ama sahada mücadeleden vazgeçmemeye yemin etmiş oyuncularımıza son ana kadar destek versinler. Burada olmanın ne demek olduğunu anlayan pırıl pırıl bir ekip oluştu. Ocak ayına kadar herkesi sakinliğe ve sadece sahaya odaklanmaya davet ediyorum." dedi.
Ole Gunnar Solskjaer'i göndermekte 1 hafta geç kaldığını söyleyen başkan Adalı, Norveçli teknik adamın sezon sonuna kadar alacağı maaşları karşılığında yollarını ayırdıklarını belirterek şöyle devam etti:
"Hocayla ilgili geç kaldık diyebileceğim süre 1 hafta. İlk Lousanne maçından sonra bunun kararını vermiştim. Hazırlık maçlarından sonra hoca yollayıp tarihe geçmek bana doğru gelmedi. Çok zor zamanda geldi. Psikolojik olarak camianın, futbolcuların darmadağın olduğu dönemde geldi ve enerji getirdi. Hiçbir derbiyi kaybetmedi."