hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Stuart Baxter'dan İlhan Cavcav'a ağır sözler!

    Stuart Baxterdan İlhan Cavcava ağır sözler
    expand

    Gençlerbirliği'nde sadece iki hafta çalıştıktan sonra işine son verilen teknik direktör Stuart Baxter, başkan İlhan Cavcav'la ilgili ağır ifadeler kullandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Süper Lig'de görevine son verilen ilk teknik direktör olan İskoç Stuart Baxter, Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav ile ilgili ağır suçlamalarda bulundu. Cavcav için, "Hiçbir zaman ismimi hatırlayamadı" diyen deneyimli teknik adam, daha da ileri giderek, "Bonkers" yani "Kafadan kontak - Kafadan sakat" ifadesini kullandı.

    Türkiye'deki kısa macerasını kickoff.com adresli siteye özetleyen Stuart Baxter'ın açıklamalarından çarpıcı bölümler şu şekilde:

    "Ligdeki ilk maçımızda aleyhimizde kötü bir penaltı kararı verildi. Sonrasında oyuncular paniklemeye başladılar, ardından üçüncü golü yedik. Ligdeki ikinci maçımızda ise son 15 dakikada hakem lehimize olan bir faulu görmezden geldi. Bu pozisyonun devamında da gol yedik. Ardından maçı 3-1 kaybettik."

    'Bana bağırıp çağırdı'

    "O karşılaşmadan sonra ben ve teknik kadrom için sıkıntılar başladı. Kulüp başkanı beni yanına çağırıp, bağırıp çağırmaya başladı. Hatta ailemle ilgili de bu tür bir tepkisi oldu. Sonra 'Eşyalarını toplayıp, gidebilirsin' dedi."

    "Onun gibi birisini daha önce görmedim. Hiçbir zaman ismimi hatırlayamadı. O kafadan kontak (kafadan sakat) acayip biri. Benimle her gün toplantılar yapıyor, sakat futbolcuları günde dört seans halinde özel antrenörlerle çalıştırıyordu."

    'Orası kreş gibi'

    "İkinci maç sonunda kulübün genel menajeri, yanıma gelip 'Şimdi ne olacak?' diye sordu. Ben de kendisine, 'Bu sorunun cevabını sen vereceksin. Bir işim var mı yok mu?' diye sordu. O da bunun cevabını bilmediğini söyledi. Türkiye'deki deneyimim Güney Afrika'da yaşadıklarımın hiçbirine benzemiyordu. Burası ile karşılaştırmak gerekirse, orasının bir kreş gibi olduğunu söyleyebilirim."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow