Babasının çalıştığı iş yerinin işçi güvenliği için hiç bir şekilde tedbir almadığını belirten Bayram, ''Öncelikle şunu belirtmek istiyorum; babam Türkiye'deki çoğu işçi gibi, ailesi ve çocukları için kutsal saydığı şeyler için vefat etti. Vefat sebebi çok acı. Bu ülkede her gün yüzlerce işçi vefat ediyor. Aslında bu bizim meselemiz değil, herkesin meselesi. Bugün burada benim canım yandı, yarın başkasının canı yanacak. Biz buna dur demek için sesimizi yükseltmeliyiz. Babam 25 yıldır bu meslekte. Tecrübeli bir inşaat ustasıydı. Uzun yıllar da yurt dışında çalıştı. Bu meslekte tecrübesiz bir insan değildi. Tabii oradaki çalışma şartlarıyla bizim buradaki çalışma şartları arasında bir sürü fark var. Mevzuatlarımız, ama devletimiz bu konuda ne kadar denetleme yapıyor? İş güvenliği uzmanları ne yapıyor ya da denetliyor mu?. Şirket yetkileri, alt ve üst iş verenler bu işin ne kadar arkasında? İşçilere bir adet baret ya da halat vermekle bu işler bitmiyor. Bu işin peşinde durup sesimizi duyurmak istiyoruz. Ben babamın vefat ettiği şantiyeye gittim. Çalışma şartları inanılmaz. Öyle bir halat vermişler ki, bir hayvanı bağlasan o halatta duramaz. Bizim insanımızın canı bu kadar ucuz olmamalı" diye konuştu.