Anayasa Mahkemesi'nden FETÖ elebaşı Gülen'e ret
Anayasa Mahkemesi, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Haydar Baş'ın sözlerine ilişkin açtığı tazminat davasının reddedilmesi üzerine, şeref ve itibar hakkının ihlal edildiği iddiasıyla 2015'te yaptığı bireysel başvuruyu kabul edilemez buldu.
Haydar Baş, 21 Eylül 2013'te, bir televizyon programında, "Ben, Ebu Talip Hazretlerine kafir diyen adamın, bugün o şerefsizin cemevi açtığını duyuyorum. Tabi onunla beraber iş birliği yapan Avrupa ajanı bir adamı da tanıyorum. Onu da ben tanıyorum. Bunlar, şimdi ecnebinin kafasıyla Türk-İslam toplumunu yok edebilmek için hazırlanmış projenin parçaları." ifadesini kullandı.
Bunun üzerine terörist başı Fetullah Gülen, kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu ileri sürerek, tazminat davası açtı. Fetullah Gülen, cami-cemevi inşaatının bir tarafında kendisinin yer aldığını, Baş'ın bu inşaatla ilgili haberlerin basında yer alması üzerine konuşma yaptığını, bu konuşmada kendisinin kastedildiğini iddia etti.
Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi, "beyanların davacıyla ilgili olduğunun anlaşılmadığı" gerekçesiyle davayı reddetti.
Yaptığı temyiz başvurusu da Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından reddedilen Gülen, 2015'te Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunarak şeref ve itibar hakkının ihlal edildiğini ileri sürdü.
Yüksek Mahkeme, şeref ve itibar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın, "kişi bakımından yetkisizlik" nedeniyle kabul edilemez olduğuna hükmetti.
Karardan
İlk derece mahkemesinin, Haydar Baş'ın, Fetullah Gülen'i hedef almadığına hükmettiğinin hatırlatıldığı kararda, mahkemenin matufiyet şartının gerçekleşmediği gerekçesine dayanarak, manevi tazminat davasını reddettiği aktarıldı.
Anayasa Mahkemesinin, derece mahkemelerinin, başvuruya konu davada matufiyet şartının gerçekleşmediği yönündeki tespitlerini dikkate değer bulduğunun altı çizilen kararda, Haydar Baş'ın, "Ben, Ebu Talip Hazretlerine kafir diyen adamın" şeklindeki ifadesinin duraksamaya yer vermeyecek şekilde başvurucuyla ilgili olduğunun anlaşılmadığı yönünde oluşturulan kabulün temelsiz olmadığı vurgulandı.
Yüksek Mahkemenin kararında, şunlar kaydedildi:
"İlk derece mahkemesinin, başvurucunun isminin cami-cemevinin birlikte açılması projesinde geçtiği, davalının ise konuşmasında sadece cemevinin açılmasından söz ettiği yönündeki tespitleri dikkate alındığında, davalının konuşmasında günlük hayatta her gün gerçekleşmesi mümkün olan bir cemevi açma olayına ilişkin değerlendirmelerle başvurucuyu hedef aldığını kabul etmek için de yeterli bir neden bulunmamaktadır. Bu nedenle mevcut davanın koşullarında, başvurucunun, davalının sözlerinden kişisel olarak ve doğrudan etkilendiği sonucuna varılmamıştır."
Başvurucunun mağdur sıfatını taşımadığı belirtilen kararda, başvurunun kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerektiği ifade edildi.
SON DAKİKA
- 01.42
Stokçulukta cezalar artıyor
- 01.13
Bakan Yerlikaya duyurdu: Restorana silahlı saldırıda 2 tutuklama
- 01.10
Nijerya için karakol gemisi üretildi
- 00.25
İsrail’in saldırısı BM yetkilisinin yayınına yansıdı
- 00.20
Selahattin Bilgen İstanbul Havalimanı'nın yeni CEO’su oldu
- 23.37
İstemeye gittiği kızın abisini vurdu!
EN ÇOK OKUNANLAR
Duygu Nebioğlu, Metin Akpınar, Uğur Dündar, Suphiye Orancı! Öyle bir detay ortaya çıktı ki...
EN UCUZU! Türkiye'de satışa sunuldu! 'İşte fiyatı...'
Bankalar faiz yarışında! 100 bin liraya 70 bin lira faiz getirisi
Rekor üstüne rekor! Altında yeni zirve
Promosyon almak isteyen emekliye kötü haber! Bankalar öyle bir zorluk çıkarıyor ki! 'Şaka gibi'