hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Anayasa Mahkemesinden "özel halk otobüsü" kararı

    Anayasa Mahkemesinden özel halk otobüsü kararı
    expand
    KAYNAKAA

    Anayasa Mahkemesi, çıkan kavgada muavinin işlediği cinayet nedeniyle trafikten men edilen özel halk otobüsünün sahibine, iş yapamadığı dönemdeki kayıpları için tazminat ödenmemesini hak ihlali saydı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Anayasa Mahkemesinin Resmi Gazete'de yayımlanan kararına göre, İstanbul'da yolcu kapma yarışı nedeniyle 2 özel halk otobüsü personeli arasında kavga çıktı.

    Kavga sırasında muavin, diğer otobüsteki görevliyi bıçakla yaraladı. Yaralının hayatını kaybetmesi üzerine Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan muavin hapis cezası alırken otobüsün de geçici olarak trafikten men edilmesine karar verildi.

    Otobüsün işletmecisi ise cinayet olayıyla ilgisinin bulunmadığını belirterek, aracın trafikten men edilmesi nedeniyle iş yapamadığı dönemdeki kayıpları için tazminat istedi.

    Tazminat talebi reddedilen otobüs işletmecisi Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.

    AYM, mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verdi

    Anayasa Mahkemesi, başvurucunun mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verdi. İhlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için karar yerel mahkemesine gönderildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yüksek Mahkemenin gerekçesinde, başvurucunun işleticisi olduğu özel halk otobüsünün 6 ay boyunca trafiğe çıkamaması nedeniyle maddi kayıp yaşadığı belirtildi.

    Ölüm olayı nedeniyle açılan ceza davasına ilişkin kararda, başvurucunun olaya dahil olduğuna dair bir değerlendirme yapılmadığı vurgulanan gerekçede, tazminat davasında ise "başvurucunun da karıştığı olay..." demekle yetinildiği kaydedildi.

    "Başvurucuya şahsi olarak aşırı ve orantısız külfet yüklenmiştir"

    Gerekçede, "Başvurucunun tutum ve davranışları ile tedbir kararına yol açan kanuna aykırılık arasındaki bağlantının makul şekilde değerlendirilmemesi ve ortaya çıkan zararın giderilmemiş olması dikkate alındığında mülkiyet hakkına yapılan müdahaleyle başvurucuya şahsi olarak aşırı ve orantısız külfet yüklenmiştir." ifadelerini yer verildi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow